bunu duyan y firması xxxx fiyata kendinden kapanan wifi ağ bağlantılı bir ütü yapar ve bize itabarlı bir şekilde çakar. böylece basit bir istatistik ihtimal genelin bütçe açığını artırır...olur biter.
ütünüz güvenlik sistemine sahip ise korkmanıza gerek kalmayacak durumdur. ütüleme konumunda 30 saniye içinde, dik konumdayken de 5 dakika içinde kendisini kapatan ütü'ler bulunmaktadır. bu ürün sizde bulunmuyor ise ve böyle bir dalgınlığınız var ise mutlaka bir adet edininiz.
Bir eğitim nedeniyle bir haftalığına norveç'e gitmiştim, evdeki gazı, ocağı, kombiyi kapatıp gönül rahatlığı ile Ankara Esenboğa'ya doğru yola çıktım. Yeni bir yer görecek ve yeni insanlarla tanışacak olmanın mutluluğu içinde havalimanına vardım. Uçağa bindikten sonra Türkiye'ye ait beynimdeki bütün prizleri söküp çıkardım. Eğitimi güzel bir tatil havasında geçirmek istemiştim. Norveç'e gittim, efendim, gördüm, eğlendim, öğrendim ve sonunda tekrar vatana geri geldim. Evimi ve vatanımı özlememiştim, sonuçta kısa süreliğine ayrılmıştım. Yattaki jakuzi keyfi, fiyordlar, kırmızı evler yaşadığım diğer güzellikler zihnimde canlı duruyordu. Eve vardığımda zihnimdeki bütün güzellikler ve o neşe bir anda silip gitti. Bir haftadır evde kimse de olmadığından, ütü prize takılı halde duruyordu.
tatildeyken hatırlanmadığı sürece sorun edilmeyecek durumdur, ta ki eve dönüp de bu korkutucu vaziyeti görene kadar. ütü, iki gün sonra takılı halde bulunduğu vakit bir an durulur, beynin buna bir anlam vermesi beklenir. beyin yavaş yavaş kendine gelmeye başladığında çevik bir hamleyle ütü ele alınır ve nar gibi kızarmış bir halde olduğu farkedilir. soğukkanlı bir şekilde prizden çekilir ve apartmanın yanmamış olmasından dolayı sevinç duyulur. sevinç duyulmasının hemen akabinde ütünün dehşet elektrik yakan bir edevat olduğu ve iki gün boyunca yanması neticesinde çoluk çocuğun rızkının elektrik faturasına yatırılacağına kanaat getirilir ve büyük üzüntü yaşanır, kendi kendine tokat atılır. dahası, evden çıkarken ocağın yanıyor halde unutulup da son anda kapıdan çıkarken hatırlandığı ve "ulan, ulan!" nidalarıyla söndürüldüğü de akla geliverince kişi, unutkanlığı giderici bitkisel karışımlar edinmek üzere dr. ömer coşkun'un kapısına gitmeye karar verir. *
(bkz: o hikayedeki mal benim)