toplum baskısı haline gelmiş, insanların kendisine eziyet ettiği saçma sapan bir ritüel. bir şeyi ütülü giymenin daha güzel olduğu algısı insanlara empoze edilmiş. gereksiz zaman kaybından başka bir şey değil. son 10 senedir hiçbir kıyafetimi ütülü giymedim. makinadan çıkarttığım gömleğimi 3-4 kere çırpınca zaten kendine geliyor. jilet gibi olmasada düzgün bir hal alıyor. jilet gibi olmayıversin.
20 tane gömleğimi 10 dakikadan 200 dakika ütüleyeceğime öyle giyerim. zaten kötü bir görüntüsüde yok. bende zaten ingiliz kraliyet sarayı mensubu değilim. o kazandığım 200 dakika ile kitap okusam, film izlesem bana kazanç. hiç bir şey yapmasam gider uyurum yine kardayım.
bunlar sade gömlekler... iç çamaşırlarını bile ütületen manyakları hesaba katarsak çorap, pantalon, ceket, tişört ve daha bir sürü kalem var...
200 dakika boyunca ütünün yaktığı elektrik hem benim cebime kalır hemde doğaya zarar vermemiş olurum. hem enerji kaynaklarını tüketmedim hemde radyasyon yaymadım...
fişte unutulan ütülerden çıkan yangınları hiç söylemiyorum bile. ütünün icadından bu yana dünya çapında ütü yüzünden yüzlerce insan ölmüştür. yanan evlerin ve maddi hasarları saymıyorum bile. ev kazaları ve küçük yanıkları da söylemiyorum hiç...
herşeyi geçtim ütülerini annesine veya karısına yaptıranlar bir kere ütülerini kendileri yaparlarsa anlayacaklardır o kadınlara ne kadar eziyet çektirdiklerini ve bir daha yaptırmayacaklardır.
eğer ingiliz kraliyet sarayı mensubu değilseniz biraz mütevazi olun ve bu saçma düzeni değiştirin. ütü hakkında söyleyebileceklerim bu kadar. sevgiler...
hidrojen bağları kopar ve elbiseler kırışık görünür. ütünün sıcak ve düz yüzeyi sayesinde kırılan bu hidrojen bağları tekrar oluşur ve kumaşı düz görünmesini sağlar.
eğer kırışık bir elbise ütülenmeden giyilirse bir süre sonra vücut sıcaklığının etkisiyle kısmen düzelir.
bundan (çok değil) 20-30 yıl öncesine kadar közleri ısıtıp metal bir haznenin içerisinde tıpkı mangal ısıtır gibi ısıtılarak kullanılan cihaz..tabi buhar falan işler tıkırında şimdi..
kanımca ev aletleri arasındaki en ilkel alet. ev aleti dediğimiz teknoloji harikalarını genelde fişe ya da güce bağlarız, onlar işlerini görürler.
buzdolabını prize takarsın. mikrodalga fırını prize takarsın. çamaşır makinesine deterjanı atar, tuşuna basar kendi haline bırakırsın. bulaşık makinesi keza bu şekilde. daha bir sürü vardır. ama bu ütü denen alet yıl olmuş 2013 hala manuel kullanılacak şekilde geliştiriliyor. lan yemişim yakmayan tabanını, süper sıcak yüzeyini, yağ gibi akmasını. ben hala ütüyü elime alıyorum ve yaz günü terleye terleye işimi görüyorum. teknoloji bunun neresinde? bırak arkadaş. öyle bir alet tasarlayacaksınız ki, içine, üstüne ya da herhangi bir yerine kıyafeti koyacağız ve giysi jilet gibi olacak. bunu istiyorum.
20 yıl önce bir odayı kaplayan tüm cihazları şimdilerde göt kadar iphone'un bünyesinden toplamayı başarıyorsunuz da, iş ütüye gelince neden adam olmuyorsunuz lan? kim var lan arkanızda faiz lobisi misiniz nesiniz? lanet olası dış mihraklar.
