üstün dökmen

entry110 galeri13
    60.
  1. Tanıyanların iyi ama kibirli olarak nitelediği akademisyen.
    0 ...
  2. 59.
  3. tanışma isimli şiirin sahibidir.

    eğer bir gün
    yüzünün renginden ötürü
    çıkarsan mahkemeye,
    vallahi kalıtımdan oldu diye
    korkma, ben sana tanıklık ederim.

    insanların,
    yüzlerinin ve gözlerinin rengi
    başka başka da olsa,
    gözyaşlarının rengi hep aynıdır.

    ne bir kelime de anlaştılar,
    ne aynı avuçtan su paylaştılar.
    yalnızca gözyaşında,
    bir de kahkahada buluştular.

    yer tanık olsun, gök tanık olsun,
    bütün doğmuşlarla ve doğacaklarla tanışmak mümkün.
    akıllarda ve yüreklerde gözgöze geldik bugün
    bin yıl önceden bana selam söylediler.
    bin yıl önceki anneler,
    annemden az mı sevdiler?
    1 ...
  4. 58.
  5. muhteşem adam. tek kelimeyle muhteşem. ah olaydı da hocam olaydı be..

    http://www.dailymotion.co...r-ustun-dokmen_shortfilms
    1 ...
  6. 57.
  7. dökümcü oğludur. soyadı da çağrıştırıyordu zira.
    0 ...
  8. 56.
  9. kızların arkadaş olmayı tercih edeceği bir tarzı olan çok bilgili amca. bu sebeple zor bir ergenlik geçirğini ve ehlileşe ehlileşe bugün ki durumuna geldiğini düşünüyorum.
    2 ...
  10. 55.
  11. Türkiye'de fazla abartılıyor....
    Kendisine verilen yeri tam olarak dolduramamaktadır...
    2 ...
  12. 54.
  13. başarılı bir kişisel gelişimcidir. kitaplar yazmış ve trt de program da yapmıştır. hitabeti güzel, kendini dinletebilen bir adamdır. * ayrıca psikoloji ve kişisel gelişimle ilgili kitaplar arasında, ilk okduğum kitabın yazarıdır. bu arada o kitabın adı: küçük şeyler. ablamın diksiyon ve hitabet dersleri verirken yararlandığı kitaplar arasındadır. ilk önce kendi okumuş sonra babama hediye etmiş. babamdan da ben almıştım işte böyle başlamıştı.. * * *
    2 ...
  14. 53.
  15. ismini her duyduğumda ''yediğin şeyi üstüne dökmen hoşuma'' gitmez gibi absürd bir cümleyi çağrıştıran psikoloji alanında profesör kimse. doğan hocanın öğrencisidir, iyidir, hoştur, akıllı adamdır.
    1 ...
  16. 52.
  17. müstakbel hocamdır kendisi, severim de severim, lokum gibi sesi olan, bir o kadar da fikren üstün insandır.
    2 ...
  18. 51.
  19. 50.
  20. 49.
  21. günümüzde ki en büyük problemlerden olan kişilerin birbirine karşı saygısızlığını çok güzel bir şekilde özetlemiştir kendisi.

    --spoiler--
    yere düsen ekmegin üstüne basan insan görmedim ama yere düsen insani tekmeleyen çok kisi gördüm" diyor... saygili olmaktaki kusurlarimizi söyle anlatiyor:

    - birbirimize saygili olma konusunda 3 tip temel hatamiz var...

    avrupa'da yasayan vatandasimiz, orada yerlere çöp atmiyor ama kapikule'den girer girmez yerlere tükürmeye, çöp atmaya basliyor. niye burada böyle yapiyorsun diye soruldugunda, herkes böyle yapiyor diyor. kendi fikri olmayan insanin duruma göre hareket etmesidir bu.

    ikinci hatamiz, adama göre davranmamiz. karsimizdaki adam iri yariysa, 'buyur abi', diyoruz, ufak tefekse, 'ne var lan!' diyoruz. oysa ki, insanlarin onuru birbirine esittir.

    üçüncü hata, keyfimize göre davranmak. keyfimiz yerindeyse eve girerken 'merhaba millet' diyoruz, degilse surat asiyoruz. oysa keyfimiz yerinde olsun olmasin insanlara saygili davranmak zorundayiz.

    diyorum ki, yerdeki ekmege saygili olma konusunda ülkemde mutabakat var, kimse basamaz, ayagiyla dürtüklemez ya da öper, koyar bir kenara.

    ekmek nimettir kabul, peki insan nimet degil mi?
    --spoiler-- *
    3 ...
  22. 48.
  23. sevmediğim adamdır.
    öncelikle kendisi o tvlerde gördüğünüz anlayışlı amca rolünde birisi değil. amk 2 sene dersini aldım adamın biliyoruz.
    kendisine bir şey danışmaya gittiğimde, ki kendisini anlayışlı bilirdik benimle tartışmış kişidir aynı zamanda. öyle de triplere girer ki, sınıf 2 dk sessiz durmasın, çeker giderim ayakları yapar. kanım ısınmadı bir türlü adama.

    tabii ki bu benim kişisel görüşüm. sübjektif yani. gammazlayın hadi işsiz herifler.
    3 ...
  24. 47.
  25. toplumda oluşan çatışmalara sağlıklı kurulan iletişimlerle çözüm bulunabileceğini savunan ve yıllardır türkiye’yi hem psikolojik hem de sosyolojik anlamda aydınlatan akademisyen, yazar ve televizyon programcısı üstün dökmen, meydan sohbetleri kapsamında 20 şubat 2011 pazar günü saat 16.00’da anatolium’a geliyor...

    http://www.anatolium-bursa.com/etkinlik
    1 ...
  26. 46.
  27. iyi tespitlerde bulunan , empati kurabilen psikolog.
    2 ...
  28. 45.
  29. televizyonlarda, seminerlerde, konferanslarda dinlerken kendine hayran bırakan lakin günlük hayatında söylediklerinin zaman zaman tersini yapan psikolog. küçük şeyler adında 22 okulluk anaokulu serisinin de patronudur.
    0 ...
  30. 44.
  31. 43.
  32. hürriyette yayınlanan söyleşinden bir kesit (haber:faruk bildirici):
    --spoiler--
    evlilik
    angutluk edip kendimi bağladım

    lisede hiç kız arkadaşım olmadı, üniversitede de... 18-20 yaşıma kadar pastaneyi sadece pasta alınan yer zannederdim. meğer oğlanlar kızlar orada masaya oturup limonata içiyorlarmış. fazla korunan bir çocuk olduğum için böyle şeyleri bilemedim. arkadaşlık teklif ederdim ama olmazdı. arkadaşlık teklif edilmez, olunurmuş. bir-iki kız arkadaşım oldu ama köklü bir şey değildi. zehra, dil tarih’te psikolojide asistandı. ertuğrul diye ortak bir arkadaşımız vardı. zehra’yı beğendiğimi ona söyledim. o gitmiş zehra’ya, “üstün seninle evlenmek istiyor” demiş. zehra ile kızılay’da ali uzun pastanesi’ne gittik. “üstüncüğüm biliyorum, ertuğrul söyledi” dedi. ben ona bir şey teklif edemedim. o yazı öyle geçirdik sonra söz kestik, nişanlandık. kısa süre sonra da 85’te evlendik. şimdi ara ara evlenme teklif ediyorum, “ay bıktım 40 yıl oldu” diyor. “üstün bey eşinden ayrılmış” diye bir söylenti çıktı bir zamanlar. televizyona eşimle birlikte çıktım dedim ki, “kimse üzülmesin zehra dökmen ile ayrılmadım.” aaa bu ikinci eşi! ikinci kez televizyonda dedim ki, “zehra dökmen ilk ve son eşimdir.” yani angutluk edip kendimi bağladım. angut, kuş biliyorsunuz. bir eş seçiyor, birisi ölürse diğeri eş tutmuyor hayat boyu. sadakat benim için önemlidir.
    --spoiler--
    http://www.hurriyet.com.tr/pazar/15552605.asp
    4 ...
  33. 42.
  34. ankaradaki ulusal psikoloji kongresine "iyi ki gitmişiz" dememizin tek sebebi. eşi malesef trafik kazası geçirmiş yoğun bakımdan yeni çıkmış olmasına rağmen üstünü bile değiştirmeden konferansına yetişmiş, yüzlerce öğrenciye bilgi, bilgiden de öte neşe saçmıştır. çünkü onunla birlikte siz de oturduğunuz yerden ayağa kalkıp aktif olursunuz bir şekilde.seminere başlamadan önce de şu cümleyi kurmuş ve beni etkilemiştir.

    "şimdi hepiniz birer psikolog adayısınız. 3 saat sonra meslektaşım olacaksınız."
    1 ...
  35. 41.
  36. prof. özelliğini sonuna kadar taşıyan insan. bugün katıldığım semineriyle beni mest eden muhteşem kişi. kadınların araba kullanamama sorunuyla ilgili yaptığı açıklamalar keyif vericiydi. sorgulayamadığımız ya da inanmak istemediğimiz şeyleri yüzümüze vuran ve onlarla bizi utandıran özelliğine hayran olmamak elde değil.. ve ondan bir tavsiye:

    "opera, jazz ve konçertolar dinleyin ama bir de neşet ertaş vardır ki, onu da dinlemeyi sakın ihmal etmeyin"

    yüreğine sağlık üstün hoca. *
    2 ...
  37. 40.
  38. "çocuğumuz düşüp kafasını masaya çarpınca biz hemen masayi döveriz, eh masa ehhhh sen niye orada duruyorsun! diye, çocuk masa orada durmasa kafasini carpmayacağını sanır ve büyüdükçe yaptiği her hatayi yükleyecek birini veya bir seyi mutlaka bulur."
    gibi çok güzel bir tespiti vardır. Canlı izlenmesi gerekir.
    1 ...
  39. 39.
  40. kitaplarında sade bir dil kullanır. o hayatı kendi penceresinden anlatınca, sanki hayat daha kolaymış gibi görünür.
    0 ...
  41. 38.
  42. "küçük şeyler" konusunda bir kez daha düşünmeye sebebiyet veren kişidir.

    http://blog.trsohbet.com/resimler/82730.jpg
    0 ...
  43. 37.
  44. Empati konusunda gayet başarılı psikolog. iletişim çatışmaları ve empati adlı kitabını öneririm.
    1 ...
  45. 36.
  46. Herkes onu Doğan Cüceloğlu nun öğrencisi olarak bilse de, aslında Engin Geçtan ın (Ank.Üni. Eğitim Bilimleri Fakültesi) asistanıydı ve Geçtan ın bazen girmediği derslere girerdi. Şimdiki esprili yapısı o zaman da vardı. Askere gideceği zaman kapısına şu notu yapıştırmıştı: "Askere gidiyorum, döneceğim." insanın yaptığı işi ne kadar çok severse ve azimli olursa o kadar başarılı olabileceğinin klasik örneklerindendir. Psikolojiyi meslek dışı olarak herkese sevdiren birkaç akademisyenden biridir.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük