insanın çektiği aşk acısının farkındaymışçasına, bütün acılar ve çaresizliklerle elbirliği edip, zaten derinin üstüne çıkmış olan sinir uçlarımıza usulca dokunup yaralarımızı yalayan şarkılardır.
(bkz: üstüme basıp geçme yar) gökhan kırdar'ın aşkı nasıl naif ve naif olduğundan daha şiddetli algıladığını sonuna kadar hissettiren şarkısı kadar üstümüze geleni yoktur galiba.
(bkz: beni hatırla)
kadınlığın ve erkekliğin ve de sevgililiğin ne olduğunun çok farkında olan bir kadının, nazan öncel' in iç sızlatan şarkısı da başlığa yeterince uygundur.
(bkz: yastayım) ercan saatçi sanırım yaratacağı yıkımın farkında değildi bu harika baladı yazarken. yoksa kimse bunca yasak aşk yaşayan gerçek sevdalılara böyle acımasızca kıymayı göze alamazdı.
(bkz: devlerin aşkı)
(bkz: cahit berkay) üstadın söz yazmaya gerek bile duymadığı yoğunlukta duyguları işleyen, gözyaşlarını burun seviyesinden göz seviyesine taşıma gücüne sahip şarkı.
hanginizin gözünün önüne kalemle çekilmiş gibi gözleriyle türkan şoray gelmedi şu an acaba.
*ölene kadar aşık olmassınnnn.
-gelmeeeee!
*birisi çıkkar onu annnayamasssınnn.
-gelme dedim!
*sen o tür oyunlara katlanamassınnn.
-gelme noolur!
*senin bi kalbiiiiinnnvar.
-gelmeeeeeeeeeeeeeeeeeaaaaaaaanneeeeeeee...
ölünce sevemezsem seni
üzerinde on saniyeden fazla düşününce bile insanın içini titreten bir şarkı ismi daha bilmiyorum.
bir acım var, anlatsam önünü göremezsin...