üretim toplumu bir şeyler ortaya koyma, asalak biçimde yaşamaktansa insanlığa katkıda bulunma gibi kaygılar barındıran insanların oluşturduğu toplum şeklidir. günümüzde bu doğrultuda fazla toplum bulunmamaktadır, bulunanlar da sömürülmektedir. emeğin sömürüsü insanları üretmekten soğutmakta, tüketmenin cazibesi dünya'nın tabiri caizse içine etmektedir. kazananlar diktatörler ve yine diktatörler olmaktadır.
türk halkı örnek verilebilir, bakınız Anadolu'ya, ne kadar üretkenler, hane başına ortalama 3 çocuk düşmekte..ki buna paralel olarak, en az 3 çocuk yapın diyen devlet babamız var..
çok matah bir olay değildir. japonya örneği ortadadır. üreten bir toplum olmanın yanında tüketmekte gerekmektedir. japonya nın ihracatı ithalatından fazla olmasına rağmen son zamanlarda borç harç içine düşmüştür.
demek ki toplumun gerçek ihtiyaçlarını üreteceksin ve bu üretimi gene ülke kaynakları ile yapacaksın.
elin paralarıyla fabrika kurduğunda gün geliyor bakıyorsunki o kadar uğraşmışın kazancın, borcundan kat kat fazla. yani yan gelip yatsan hiç değilse borcun olmayacak.
