ötesini tanımam arkadaş. futbolculuğuna bir şey demem de, ünlü birisi olmasa yüzüne bile bakılmayacakken, sırf ünlü diye 'arda' diye ayılıp bayılan kızları gördükçe sinirim zıplıyor yahu.
hiç tatlıdır matlıdır geyiğine girmeyin arkadaşım, şimdi gözlerinizi kapatın ve arda'nın ünsüz birisi olduğunu, günlük kıyafetleriyle yolda yürüdüğünü ve sizin onu ilk kez gördüğünüzü düşünün. 'ay ne tatlı, aman ne yakışıklı' diye dikkatle inceler misiniz? incelemezsiniz.
böyle bir güruh var mı bilmemekle beraber yazılmıştır.
şahsen bir kız olsam, allah korusun. ayrıca şükürler olsun ki değilim. yalnız ola ki öyle bir durumda ''shell club smart card'' üyesi olurum, kahtalı mıçı fan page'yi beğenirim, yine de o nihat'ı sevmem, yine de sevemem. vay arkadaş! *
ünsüz bir tipsize aşık olan kızlardan daha zevklilerdir. en azından ünlüler. zenginler vs vs. hem o aşk da değil. hayranlıktır. gelip geçicidir. yaş büyüdükçe kişi de güler zaten ben eskiden bu iticiye hasta oluyordum diye.
arkadaş adamın orasını çeviriyorum burasını çeviriyorum götüme benziyor. Hadi bire bir tanışıp aşık olsaler neyse penelope cruz gibi de Javier bardem nedir allah aşkına birisi bana bunu açıklasın çok merak ediyorum.
tamamen ünlü olmasından kaynaklanır. hem ünlü hem de eli yüzü düzgün bi' adam dahi söz konusu olsa durum yine değişmeyecektir. misal; brad pitt yukarıda bahsettiğim 2. türe girmekte. malum şahıs ünlü değil de; bi' devlet memuru yahut çöpçü olsaydı, kaç hatun kişisi yolda gördüğü an müthiş bi' hayranlık besleyecekti? o yüzden geçiniz bunları mirim, tek nokta "ünlü" olabilmek; gerisi hikaye.
ünlü bir tipliye bile aşık olmaması gereken insanlardır. onlarla evlenseler, hep, yayın yapılan stüdyoda oturur gibi veya film sahnesindeki gibi karşılarında göreceklerini sanıyorlar galiba. bu hayatın kötü cilveleri var yavriiim.