doğru önermenin dibidir. kesinlikle katılıyorum. mesela ben yazılım ve bilgisayar konusunda becerilere sahip bir lise öğrencisiyim. ancak kimya biyoloji gibi işime belki de hiç yaramayacak dersler görüyorum. bu derslerden sınav olmak zorunda kalıyorum.
yapılan sınavlar belli seviyeye gelebilmiş insanları ölçmektedir.
bazıları çok zekidir ama az çalışır, bazıları o kadar zeki değildir ama çok çalışır.
bazıları çok zeki ve çok çalışkandır ama streslidirler, bazıları çok çalışmazlar ama durumu çok iyi kontrol edebilirler.
tıpkı iş dünyasında senden beklenen gibi. hedeflenen verimi elde et, nasıl yapacağın sana kalmış. sorumluluk sahibi olmayan ve hiçbir işi tamamlamayacak olan ultra zeki kişiyi de istemez, yirmi dört saatin yirmi beş saati çalışan ama üretmenin anlamına tdk'dan bakıp söyleyen bünyeyi de.
iyi üniversite iyi bölüm tutmayınca hemen söylenen söz. Tıp kazanan inek hukuk kazanan ezberci mühendis gözlüklüdür bunlar için. Çok zekidirler (!) ama sistem zekiyi yaratıcıyı hep dışlar bunlar da uşak su ve su ürünleri bayburt halkla ilişkiler ya da yozgat iktisat falan okurlar. Kıyamam.
eğitim sorununa çözüm neden illa üniversite sınavına bakılması gerektiğini hala anlayabilmiş değilim. bu sınavın zaten her versiyonu denendi.demekki sorun sınavda değilmiş.
bana göre meslek eğitimine liseden itibaren başlanmalı.her mesleğin kendine özel lisesi olmalı.haftada 5-10 saat meslek dersleri verilmeli.üniversite sınavında da eğer aynı mesleğin bölümünü seçerse artı 10 tarzı bir puan verilebilir öğrencilere.öğretmen liseleri hesabı yani.
sonra öğretmen maaşları yükseltilerek öğretmenlik bölümlerinin puanının artırılması sağlanabilir.böylece 5-10 sene sonra daha iyi öğretmenler mezun olabilir.
uzun lafın kısası yapılabilecek birçok uygulama varken insanlar neden hala sınavla oynama taraftarı hala anlayabilmiş değilim.
Dünyanın en saçma fikri. Doğuştan gelen özelliklerle seçim yapılması insan haklarına aykırı zaten.
Ayrıca dünyanın en büyük balonudur.
Zeka kadar saçma bişey yoktur dünyada. Zeka insanın en büyük düşmanıdır. Çok tehlikelidir. Yüksek miktarda ego verir insana. O ego da insanı yeni şeyler öğrenmekten uzaklaştırır başarısızlığa mahkum eder. Zekayı kontrol altına almak gerekir. Bunun için de zekaya hiç başvurmamak kendini zeki olarak addetmemek gerekir. Bir kişi kendisinin zeki olduğunu düşünüyorsa zekası onun yeni şeyler öğrenmesinin önünde bir ego kalkanı oluşturmuş olur. zekayı silah olarak kullanacağına kendi aleyhinde kullanır. Yani zeka denilen kavramı kendi aleyhinde kullanacak kadar gerizekalıdır. Bu da bir paradokstur.
birey yeteri kadar zekiyse, zaten diğer sinavlari da kazanır.
zeka testi/üstün zeka çok da şey degil yani. her üstün zekâlı einstein olmuyor.
istatistiklere göre her iki bin kisiden biri üstün zekâlı olarak dünyaya geliyor. yani öyle bulunmaz hint kumaşı değil bu. sıkıntı, yeteneklere göre yön vermeyen sistemde.
aslında bu da değil tüm mesele.
einstein'ın 160 iq'suna karşın, sharon stone'nın 154 iq'su var. ikisi de "dahi" sınıfında. ancak dunyaya verdikleri ortada.
ismini hatirlayamadigim bi eleman var, 250+ iqya sahip, ölçülemeyen yani. dünyanın en büyük hayal kırıklığı deniyor bu amca için. lisan öğrenmekten başka bişey yapmamış.
zekâ herşey değil, kullanabilmek mühim.
bu sebeple, zekâ testine girip yüksek puan alan kişi, ömrü boyunca disiplinli çalışıp sınav kazanan kişiden daha değerli olmayabilir.
Zeka testleri zekayı ne kadar belli edebilir ki? Bazı bilim adamları bu testlerin gerçek zekayı gösteremiyeceğini söylemektedirler. Bende bu görüşe katılıyorum. Fakat üniversite için farklı sistemlerde var yani bir değişikliğe gidilebilir. Gerçi bizde yeni gelenler hep daha kötü oluyor
