3 sene öncesine kadar durmadan yaptığım, 3 senedir eksiksiz olarak yaşadığım şeydir. nasıl yaşamanız gerektiğini biliyorsanız istediğiniz her şeye ulaşabiliyorsunuz.
özellikle bu hayaller lisede sevgili olduğunuz kız ile beraber aynı üniye gitmek ve onunla ilgili aptal aşık hayalleri ise vah derim ben o hayali kurana.
olmuyor gençler. olmayacak da. olan %1 e güvenip kendinizin de onun hayatını da karartmayın. tertemiz gidin üniversiteye orda kimle tanışıp nasıl bir hayaliniz varsa yaşamak için çaba gösterin.
daha sonraki zamanlarda da açlıkla mücadelenin hayalini kurmaktır. yüzde 90 nın özgürlük için
gittiği ve ortam hayali olarak gittiği üniversite hayatının gerçeklerinin yüze vurması ile sona eren bir hayaldir bu.
sınıfından tanışacağı ve aşık olacağı bir kızla evlenmek ve okul bitincede bir ömür boyu beraber çalışmak ve berarber yaşamak. evet farkındayım çok salakça bir hayaldi.
liselilerin hep yaptığıdır. bunların arasında üniversitede kızlar teklif ediyormuş en popüleridir. üniversite talebeleri yok öyle bir şey gardaş dese de liseye göre bu olayın yaşanabilirlği çok fazladır.
yoğun geçen öss temposunun ardından rahatlama yeri olarak düşünülen fakat çok daha zor şartlarla karşılaşıldığından hüsranla sonuçlanan her gencin başına gelebilecek bir durum.
büyük şehirlerde okumaya gidip kitap yüzü açmadan, hep arkadaşlarıyla eğlenerek 4 sene geçirmek gibi gerçekten hayaller kurulur. Bu hayaleride kurmaya sebep olan şu sözdür. (bkz: üniversiteye gir gerisi kolay).
Gideceğin veya gitmek istediğin üniversite uludağ üniversitesi ise sadece hayal kurmakla kalırsın aklını boşuna meşgul etme diyerek tavsiye verilecek eylem.
lise döneminde dersanelerden gelen tanıtımcıların broşürlerinde çimen üstünde seksi hatunlar, gitar çalan, üzik dinleyen, uzanmış güneşlenen gençleri görünce havaya girmektir. kimi üniversitelerde on numaradır manzara çünkü yeşil alanı, güzel kızları ve bu kızlara tanışılacak güzide ortamları vardır. ancak...
istanbul üniversitemsisinde hele de edebiyat fakültesinde okuyorsan, bu hayallerin üstüne kara bulutlar doğar. her tarafı beton,çimleri olmayan hapishane avlusu gibi bir avlu, kırık banklar, kedi, köpe dinazor, tapir vs türlü türlü yaratıklar ki öğrencileri de dahil bu guruba, dolu bir ortamdır. bırakın o çimlerin üstünde kız kesmeyi oturacak çim yoktur.
zararlı olan davranıştır. gerek yok yapma. ben hayal kurmadan girdim şimdi her halime şükrediyorum. çok iyiyim mutluyum. daha da uzun yazacaktım ama çizim yapmam lazım. olsun oh her akşam maket çizim ne kadar iyiyim mutluyum. hayal kurmamıştım nasılsa bundan iyisi nedir bilmiyorum.
hayallerin top10'unda bir numaradır lisedeyken üniversite düşleri. kızlar teklif ediyormuş abi, bekar evide açarız türünde cümleler havada uçuşur. sürekli ailesi tarafından baskı altında olduğunu düşünen ergen bünyeler üniversite hayatını sonsuz özgürlükler ülkesi(!) gibi düşler acı gerçekle üniversite kayıt kuyruğunda tanışır. ne kızlar üstüne atlıyordur, ne de yalnız yaşamak o kadar kolaydır. yurt ya da bekar evlerinde yenilen ilk yemekte anne-ev-temizlik, hatta o bıkılan aile diyalogları bile özlenir.