bazen haftalar boyunca cebinde 5 kuruş olmadan yaşamayı, bazen boş dolabı açıp dakikalarca içine bakmayı, bazen sabahlara kadar muhabbet etmeyi, bazen bir kızın paraya tapan et parçasından başka bir şey olmadığını, bazen bulaşık yıkamak ve yemek yapmanın o kadar da angarya işler olmadığını...say say bitmez ama buradaki kazançlar ya da kayıplar ciddi bir yer kaplar ömrümüzde.
deplasmanda okunuluyorsa çok şey öğrenilir ama ailenin yanında kalmaya devam ediliyosa durum farklıdır. ailenden uzakta tek başını okumak, hayata tek başına tutunmak asıl getiri buralardadır. vahşi hayvanların belirli bir süre sonra yavrularını doğada tek başına bırakması gibidir. üniversitede ne sex öğrenilir ne de bağımlılık, bunları öğrenme yerleri çok farklıdır. ailenden uzakta hayatı öğrenirsin, tek başına mücadele etmeyi öğrenirsin, ay sonunu nasıl getireceğini öğrenirsin, insan olmayı öğrenirsin vesselam.
üniversite okumuş olmanın en güzel tarafı, eğer okumasaydın üniversite okuduğu için bir bok sanacak olduğun adamın aslında hiç bir boka yaramaz adam olduğunu anlamak.
arkadaşlık bağları, sosyal olma ve cinsel deneyim açısından ortam hazırlaması hasebiyle bir şeyler katabilir elbette lakin aydınlanma, kendini geliştirme açısından pek bi bi gereği olmadığı açıktır üniversitelerin.