iş bulup aldıkları eğitimi göstermeye fırsat bulabilirlerse elbet kalkınırız. ancak günümüzde mühendislikten mezunlar kasiyerlik yapıyor. (küçümseme değil yanlış anlaşılmasın)
tahminen yüzde ellilik kısmından daha azı için geçerlidir bu. zaten çoğunluk istediği bölümü değil zoraki tutturduğu bölümü okuduğu için bir an önce mezun olup bitirmeyi düşünmektedir.
Turkiyede universiteler Turkiyenin karanlik yuzudur. Hic bir mali destek alamayan, dokulen, pislikten tozdan gecilmeyen, kisaca zeki adam yetistiremeyen devlet universiteleri bu gunku yonetimin en karanlik ve gercek yuzudur...
hayır efendim, üniversiteler türkiyenin aydınlık yüzü değildir.
-üniversite yurtlarını propaganda yapmaya çalışan pkklılar olduğu müddetçe,
-aynı yurtlarda genç beyinleri saçma sapan faşit düşüncelerle dolduruşa getirmeye çalışan insanlar olduğu sürece,
-üniversite kantinlerinde "akşama hangi ayakkabıyı giysem" düşünceli, koluna taktığı makyaj malzemesi dolu çantayla gezen kızlar olduğu sürece,
-son model arabasıyla fakülteye girip, kendisiyle aynı bölümde okuyan adama araba anahtarı fırlatıp "al çek arabayı" cümlesini kuran insanlar olduğu sürece,
--"gördün mü çocukta bilmemne marka araba var! ay dur bi' tanışalım" şeklinde diyaloglara giren kızlar olduğu sürece,
-he kürtün pkklı olmadığı gerçeğini anlayamayan insalar olduğu sürece,
hayır efendim, üniversiteler türkiyenin aydınlık yüzü değilidir. tüm bu utançlar arasında okumaya çalışan genç beyinler türkiyenin aydınlık yüzüdür!
doğruluğu tartışılır bir önermedir. aydınlık bir yüzden bahsedebilmek için öncelikle öğrencilerin aydınlık düşüncelere sahip olması gerekir. ama biz üniversite öğrencileri geleceğimizle ilgili karamsarız. çünkü yarın bizi de dışarda diplomalı işssizler ordusu bekliyor olacak. istediğimiz işi değil, bulabildiğimiz işi yapacağız. biz yıllarca dirsek çürütürken bir şeyler yapabilmek adına birileri isimle, parayla bunu halledecek. bunlar sadece gelecek kaygılarımız, bir de üniversite içinde dönen kirli dolaplar var. yaz okulundan daha çok para alabilmek adına dersten bırakan hocalar, kağıdın arka sayfasını okumayı unutan (!) profesörler, kişiden kişiye değişen yönetmelikler, rahatça pkk fanatikliği yapabilen tipler, siyasi düşüncelerini ille de birilerine aşılamaya çalışan kişilerin olduğu kurum aydınlık mıdır?
üniversiteler bilim yuvasıdır ve bunu uygularsa aydınlıktır. ancak ülkemizde üniversiteler kimilerine yasak yuvası, kimilerine göre de üye toplama yuvasıdır.
eskiden belki öyleydi ama şu durum hiç de aydınlık görünmüyor. yök ün son saçmalıklarından sonra ipini koparan herkes 3,5 soru yapınca üniversiteye girebiliyor. bir kere büyük üniversiteler hariç öteki üniversitelerin kalitesi tartışılır. üniversite gençliğinin çoğu alem, kız , moda peşinde koşturuyor. ötekiler ise afedersiniz hindu inekleri gibi dersleri put gibi dinler , katip gibi yazar ve sınav günü subhaneke ezberler gibi soruları ezberleyip yüksek not peşinde koşar.
şahsen çevreme baktığımda beş para etmez ülke meseleleri hakkında tek kelime edemeyen sadece okuldaki safsataları ezberleyen teröristlere şehit diye hitap eden , solcu geçinip amerikan özentisi olan , yurtlarda kendi düşüncesinde olmayanları döven insan topluluğu görüyorum. üniversiteler aydınlık bir yüz mü ? hiç sanmam.
önce o üniversiteye girmek için çekilen onca sıkıntı stres, sonra üniversiteden mezun olduktan sonra kpsssiydi uzmanlık sınavıydı çekilen onca stres sonrası aydınlık yüz ha? (bkz: götümle gülerim)
yanlış önermedir. ezbere eğitim yapan iq'su 80 olan herkesin bitirebileceği üniversitelerdir. dersin sınavdan bir gün önce ezberle ve o dersten geç rahatlıkla. sonra da bilimsel araştırma, öğrenmeyi öğrenme, yaratıcı düşünme, eleştirel düşünme gibi çağdaş eğitimin temel taşlarını hiç duymamış öğrenciler yetişsin bizde bunlara aydınlık yüz diyelim güldürmeyin beni.
üniversiteler aydınlık bir yüzdür; fakat içerisindeki öğrencileri ve orayı geliştirebilen, hakkını vererek kullanabilen hocaları sayesinde. ordaki imkanlar çerçevesinde.
bazı üniversiteler demek daha doğru bir önermedir.