ilk mezun olduğunda kesinlikle mezun olan şahsa vay anasını dedirten olay. koskoca bir (ortalama) 4 - 5 yıl geçmiş, arkadaşlar, kankalar da bitirmiş, herkes iş arayışına girişmiştir. hayat yeni başlamış ve mezun olan şahıs sudan çıkmış balık gibi ortama alışmaya çalışmaktadır, sürekli çırpınıyordur. sürekli bir şeyler düşünür, "acaba kariyer mi yapsam?", "hemen işe mi başlasam?", "acaba iş bulabilecek miyim?", "askerliği hemen aradan çıkarsam mı?", "master mı , iş mi?" " özel sektör mü, devlet mi?", "acaba yurt dışı şansımı mı zorlasam?", " en azından bir nişan yapsam mı acaba?" "hangi şehire yerleşsem?"... bu sorular akla gelen soruların onda biridir, kader yavaş yavaş ağlarını örmektedir ve sizin için biçtiği rolü size yavaştan oynatmaya başlar, bir yerden sonra kadere karşı koymanın imkansız olduğunu görürsünüz ve rolünüzü kabullenmeye başlarsınız, işte o an hayat otomatiğe bağlanır, artık boş zaman yoktur, artık sorumluluklar vardır, etrafındaki herkes yaşama ve kendini geçindirme derdindedir ve sizde öyle olmak zorundasınızdır. yeni bir hayat başlamıştır ve artık eski günler asla unutulamayacak hatıralar olarak, ileride şans eseri karşılaşılacak eski dostlarla yad edilmek üzere hafızadaki yerini almıştır.
-meslek kazandırma kurumu gözüyle bakılan binalardan diploma alma durumu.
-her anne-baba'nın evladı için istediği,olmazsa olmaz olarak lanse edilen bir durum ve kazanan kişinin erdiği,kazanamayanların kazananlara gıptayla baktığı,hangi bölümün kazanıldığından ziyade, 'üniversite'nin' kazanıldığı, bitirildikten sonraki garip durumsallık.
-ebeveynlerin oğlu-kızıyla övünmesini sağlayan durum.
-okumanın cahilliği aldığı yer.
-niyetin varsa akademik kariyer yaparken,tez hazırlaman gerektiği durumlarda,tanınmamış,ya da kimsenin kolayca bulamayacağı(araklamak yasak olmakla birlikte) konunla ilgili makaleleri bulup,cümlerlerin bazılarını değiştirmen,gerekli katkıları yapman ve tezini sunman ve(yakalanmama görevini de ifa ederken) asistanlık,uzmanlık,yrd.doç,doç,prof. gibi ünvanların alınmasının ilk adımı.
öğrenciliğin özlemeye başlanacağı ilk andır üniversiteden mezun olmak.
mezun olmak için önünüzdeki tek engel olan son sınavdan çıkarsınız, artık geçtiğinizden de eminsinizdir. okulun o boş koridorlarında yavaş yavaş yürürsünüz çıkışa doğru, duvarlara bakarsanız, tek tek yanından geçtiğiniz sınıflara bakarsınız hepsinde ayrı ayrı anınız vardır, duvarlarda o size senelerdir anlamsız gelen panolara bakarsınız yürürken bir yandan düşünürsünüz orayı ilk gördüğünüz günü, önünüzdeki senelerin ne kadar uzun süreceği gelmiştir mutlaka aklınıza ama artık sondur bitmiştir. yavaş yavaş karanlık koridor biter çıkış kapısına gelirsiniz. bilirsiniz ki o kapıdan çıktıktan sonra artık öğrenci değilsinizdir, adımlarınızı yavaşlatırsınız sanki o günlerin bitmesini isteyen siz değilmişsiniz gibi. içinizi bir hüzün kaplar ve dışarı çıkarsınız güneş yüzünüze çarpar döner şöyle son bir kez arkanıza bakarsınız, okulunuzu görürsünüz o kocaman harflerle yazılmış adını; işte artık orası sizin değildir; siz onun değilsinizdir. yepyeni bir hayat sizi bekliyordur önünüzde, geri gelmeyecek günleri üniversite içerisinde bırakarak uzaklaşırsınız.
sivilcelerimden kurtulmaktır. stresli günlerin bitmesi daha berbat stresli günlerin başlamasıdır. bitsede özlesek diye bakılan günleri gerçekten özlemektir. bütün çevrenin dağılması, bir şehirde yanlız kalmaktır.
ama yinede güzeldir.
öğrencilikten tek farkı ya askere gideceksinizdir ki merak etmeyin en erken 6 ayda fgidersiniz ya da iş ararsınız... öğrencilikte de askere gitmek için beklenen sürede de iş ararkende de evde boş boş oturursunuz...
kendini boşlukta hissetmek sözünün canlı yaşandığı andır. son sınava girersin , çıkışta mesleğe hoşgeldin kokteyline gidersin okulda. o an bir tuhaf olur bünye , hocalarla birlikte , okul sınırları içinde legal yoldan alkol alımı yaşanmaktadır ve sen artık onların öğrencisi değil meslektaşısındır. sonra kep töreni gelir. kendi cübben , kepin bi heyecan yaratmıştır ama 4 yıllık hocalarını kendi cübbeleri içinde görmek durumun vehametini ortaya koyar.
civcivin kabuğunu kırıp dış dünyaya merhaba demsidir. yada balığın sudan çıkması. aynı hissi verir insana. okurken ah şu okul bitse denir ama bitince de neden bitti olur.