üniversitede mücahitkene mezun olunca müteahhit olmak gibin.
olur öyle. paranın yüzü tatlıdır.
bir de üniversitede solcuyken işadamı olanlar vardır ama o anlaşılır birşeydir. 70 sonrası solcu olup, hapse girmeyecek kadar şanslı olup, üniversitelerden mezun olabilenlerin çoğu da fişlenmiş oldukları için devlette işe giremediler, güvenlik soruşturmalarını aşamadılar. geriye kalan seçenek de kendi başlarına bir şeyler yapmaktı ki bunda da gayet başarılı oldular.
68 kuşağının içinde bulunduğu grup. zamanında en radikal eylemleri yapan, dünya için barış,özgürlük,adalet istiyoruz diyenler şimdi eşitliğin ebesini s.ken büyük şirketleri sahipleri.
bu başlıkla aklıma gelen çarpıcı bir örnek var:
cem karaca , yıllar önce sınır dışı edilmiştir bir çok devrimci sanatçı gibi.
(bkz: selda bağcan) vs.
değişmeyenleri tenzih ederek konuşmak istesem de, cem karaca tekrar vatana döndüğünde aynı yerde değildi giderken olduğu gibi. belki gereklilikti, belki başka bir şey bilemem, beni ilgilendirmez de, neyse döndü ve bambaşka bir cem karaca vardı, sadece sanatını yaptı kısmen yapısını değiştiremese de artık liberallik yolundaydı...
ancak vefaat ettiği zaman eşinin bir röpartajı dikkatimi çekmişti çok,
''cem beni tekbirlerle gömün diye vasiyet etti'' dedi eşi.