Biraz da çabalamayan nesildir. Madem üniversitelerde iş yok, tablo bu kadar kötü ise çoğumuz için kötü, o Zaman biz kendi dünyamızı zenginleştiricez. Üniversite yılları kişinin kendisini geliştirmesi için bir fırsat. Bir-iki iyi hoca varsa her şey çok daha kolay. Ama onlar da bir şeyler öğretmez. neyi nasıl araştıracağınıza rehberlik eder. Bir de kaynak önerir. En önemlisi de heyecan verir. işte o heyecandan yoksunuz. iki sohbet etme imkanı bulursunuz, kendi yaşantısı ile örnek olur. Okuma, öğrenme aşkı, kendi alanına hâkimiyeti, farklı alanlara olan ilgisi.. bunları gördükçe çabalarsın işte.
istanbul'un üniversite olmadığını öğrenmesi gereken yazarlar var. evet de'ler de ayrı yazılıyor. takılıyorum bunlara.
ayrıca herkes kendi adına konuşuyor. şuan işsiz bile olsam iyiki okumuşum. bir dünya görüşüm, bir vizyonum oldu. hala öğrenmeye devam ediyorum.
devleti, sistemi, kurumları ve mevcut düzeni eleştir. hocaları da eleştir. ancak üniversite okuyup bir şey ögrenememek ahmaklıktır. kusura bakmayacaksın.
Eğitimin kalitesiz olmasının baş nedenlerinden biridir.
Bunun suçlusu da öğrenciler değil eğitmenlerdir.
Üniversite hocaları öğrenciler bize liseden hiçbir şey öğrenmeden geliyor diyerek sorumluluğu liselere atmaya çalışıyorlar ama lisedeki öğretmeni de ilkokuldaki öğretmeni de siz eğittiniz ve sizin üniversitelerinizden mezun oldular.
Kısacası eğitimin düzelmesi üniversitelerden başlar.
bunlardan birisi de benim ne öğrendiysem dışarıda öğrendim. üstüne üstlük istanbul gibi bir üniversitede okudum. eğitim kalitesi sıfırın altında eksi yüz. koca fakültede toplasan 2yi geçmez adam gibi eğitimci sayısı. herkes birbirine sakso çekme peşinde. nitelik yok.