üniversite öğrencisi olmak öyle bir şeydir ki insana yemekhaneden çatal bıçak çaldırtır.
her bulduğun şeyi ben bunla bir şey yaparım ki diyerek eve getirmektir.
sigara paketleriyle özene bezene komidin yapmaktır komidin ulan komidin.
ha bide para falan da sorun değildi bizim için sadece kazanmasını bileceksin arkadaş yeri gelir asosyal olursun yeri geli alemlere akarsın ama sakarya'da öğrenci olmak isteyeniniz varsa gelmeyin kardeşim çok sıkıcı şehirdir biz de izmit'e es-es'e falan kaçıyoruz zaten alem yapmaya.
edit: tekel bayi bulmak için 2 km gece 3 te yürüdüğüm oldu lan benim.
yan gelip yatmak daha sonra da işsizlikten dert yanmak! ne yazık ki çoğu türk üniversite öğrencisinin durumu budur. gider sadece derslerine kasar kendini geliştirmez sonra gelir ben neden işsizim der! özeleştiri yapacak olursam ben de bir çalışan olarak keşke mal mal durmasaydım üniversitede demişimdir hep kendime.
askerlik anısından başka anılara sahip olmaktır. her erkek asker olabilir ama herkes kampüsü olan bir üniversitenin öğrencisi olamaz. zorluklar , kazıklar , aşklar , dostluklar üniversite öğrencileri kendi aralarında bir dünya kurarlar mezun olana kadar. hep genç görmekten sıkılmaktır üniversite öğrenciliği.
üniversite öğrencisi olmak, o günlerin içindeyken kıymeti bilememek, sürekli şikayet etmektir. okul bitip gerçek dünyaya geçiş yapıldığında ise geri dönebilmek için herşeyinizi verebileceğiniz yıllardır. nitekim tek derdiniz vizeler ve finallerdi ama şimdi, dertlerinizi 40'a bölseniz, her birini kırık katıra yükleseniz, her katırı bir bağa yollasanız, o bağlarda 40bin çeşit ot biterde dertleriniz gene de bitmez.