Benim için önemli olan okulun bulunduğu şehir, şehrin insanları, kampüs ortamı vs.. Bir kere amaan sanki bir ömür burda mı durucam diyip saçma sapan bir yerde okumaya kalktım başaramadım yarım bıraktım.
Artık beni etkilemese bile her sene daha çok nefretle baktığım tercihlerdir. Herkes etrafa saldırıyorken oturup izlemek ve yine birilerinin istemediği bölümlerde sürüneceğinin fragmanıdır.
tercih nasıl yapılır konusu öğrencilerin en merak ettiği konudur. şahsen benimde zamanında çokça tedirgin
olup hatalı sıralamakla istemediğim bir okula gitmeme sebep olmuştur. o yüzden yeni nesilin bilgilenmesini temenni ediyor ve bir adet bilgi kaynağı bırakıyorum: uskudar.edu.tr/tr/sayfa/441/universite-tercihleri-nasil-yapilir
97 li kardeşlerim dikkatli olsunlar.
önemli olan sehir değil bölüm.
bizim zamanimizda pekte tercih imkanı yoktu şimdi heryerde tercih Çadırları vs var..
bölümleri iş olanaklarını iyi araştırın unutmayin yapacağıniz tercih hayatının sonuna kadar sizin Peşinizde olacak.
An itibariyle 15 saat kalmıştır.
97 liler olarak şunu yapalım, çoluk çocuk tercih yapsın, çıksın biz seneye üniversiteye gidelim çoluk çocukla aynı yerde okunur mu?
istanbul kültür üniversitesini yazın. ben yeğenlere öyle tavsiye verdim. zaten anaları babaları bana bıraktı işi. asıl mezvu mezuniyet sonrası iş bulma. okul mezuniyet sonrası öğrenciye iş bulma konusunda destek sağlıyor. bu da onu diğerlerinden bir adım öne taşıyor.
muğla üniversitesi turizm otelcilik.
anadolu üniversitesi bankacılık ve sigortacılık.
sütçü imam üniversitesi seyahat acentacılığı.
anadolu üniversitesi adalet açık öğretim.
hiç birinden mezun olamadı...
öncelikle, özel sektörün halini bilmezmiş gibi mesleklere kocaman kocaman anlamlar yükleyerek kendinizi kandırmayın.
Ülkede yetişen bilim insanı, akademisyen, araştırmacı sayısına bir bakın.
Mühendislerin çalışma hayatındaki durumlarına bakın.
Epeyce bir kısmı taşeron şirkette çalışıp, bir şekilde kapağı belediyeye atmaya çalışırken, kalan kısmı da şirketlerde satış, pazarlama, satın alma, eğitmen, asistan, ön muhasebe gibi her işten anlayan "vasıflı" eleman şeklinde çalışıyor.
Öğretmen olup atanamayanların durumu malum.
iibf çıkışlılar zaten ( sadece onlar da değil neredeyse lisans mezunu herkes) banka sınavlarına, mulakatlara girmekten helak olmuş durumda.
yani yazın bir yer gitsin,
ilk yıl biraz kurs araştırıp sertifika manyağı,
ikinci yıl ben oldum ya havası
üçüncü yıl abi bu okul nasıl biter yahu paranoyası
dördüncü yıl yeni mezun işsiz naifliği
sayılı bir kaç üniversite ve eskimeyen bir kaç bölüm dışında çoğumuzun iş hayatı birbirine benzer ilerlediğinden, takmayın kafanıza tercihi.
her kafadan bir sesin çıktığı "bilir kişi"lerin bilip bilmeden konuştukları aileyle şiddetli fikir çatışmaları yaşatabilecek sonunda da "aman nolursa olsun yeter ki bitsin" feryatlarıyla yaka silktiren mide bulantısı baş dönmesi gibi yan etkileri olan dönem.