kısa süreli bir inceleme ile dahi ne kadar doğru olduğu anlaşılabilecek tespit.
kim çocuğu özel bir şirkette ara eleman olsun ister?
kim 25 sene sonra ne kadar maaş zammı alacağını ve ne kadar terfi edebileceğini, altında ve üstünde kimlerin olabileceğini bilerek yaşamaktan nefret etmez?
kim iki paralık adamların çocuğunu rencide edeceğini bile bile varını yoğunu vererek onu saçma sapan arkadaş ortamlarının da içine atarak okutmaya çalışır?
tabii ki eğitim nedir, gerçek dünya nasıldır, hayat ne şekilde yaşanmalıdır sorularının cevaplarını düşünmeye dahi fırsatı olmadan ekmek kavgasına düşmüş zavallı türk insanı.
şimdi soru :
denizli bilmemne üniversitesi çevre mühendisliğinden mezun oldu oğlun. ne iş yapacak söyler misin bana?
veya cidden büyük adam mı oldu şimdi bu çocuk?
götürsene bakalım bir netaş'ın genel müdürlüğüne bunu kimlerle diyalog kurabilecek?
veya al götür kaynaşsın general motors'un türkiye ofisinde çalışanlarla...
adam yerine bile koymazlar senin oğlunu.
ee ne yaptın dayı sen şimdi?
ittirdin kaktırdın oğlunu...
denizli yi de geçtim.
uludağ işletme mezunu olsun oğlun. kim neresine takar? hangi sözünü dinler? kim ciddiye alır söyleyesene???
yapmayın, etmeyin, kandırmayın bu milleti...
bir klima tamircisi 80 milyon alıyor 20 dakikalığına. günde 5 kişiye gitse (ki çok daha fazla gider) 100 milyon. 30 u masraf olsa 70 i kar. ayda 20 gün çalışsa 1400 tl. hangi işte çalışacak da senin o sabahlara kadar mesai yapıp da okuttuğun sakarya üniversitesi ekonometri mezunu oğlun da o parayı alacak. kimlere boyun eğecek, nerelere girip çıkacak?
çocuklarınızı saçma sapan okullara göndermek için hayatınızı mahv etmeyin...
baktın boğaziçilik değil, bilkent bursuluk değil alın okuldan. verin bir meslek öğrensin. marangozluk yapsın. paraya para demez ciddi diyorum. kuyumcu tamirciliği yapsın.
bunların hepsi ihracat yapan bir özel şirkette rererörö olmaktan daha saygı duyulacak işler. aynı bile demiyorum dikkat et.
