özellikle üniversite sınavına hazırlanan genç dimağlara bir üst tabaka tarafından ne amaçla söylendiği belli olmayan yalandır. hemen düzeltelim besyo ve eğitim fakültesi ha birde iki yıllık bölümler hariç bir yere gidecekseniz ve hala yatmayı düşünüyorsanız üzerinizde çok ağır bir yükün olmasını da onaylamışsınız demektir (bkz: tecrübe)
üniversite sınavına girecek öğrencileri motive etmek için söylenen ama gerçekleri yansıtmayan cümle. üniversitede sizi yakışıklı erkekler/ güzel kızlar, sabahlayacağınız ev arkadaşları, kolayca geçeceğiniz dersler beklememektedir. her aşama gibi üniversite aşaması da zor ve olması gerekenden çetrefillidir. kanmayınız.
Kim söylemişse doğru söylemiş. Geçen yıl 5 dersten büte kaldım 4 tanesini verdim.Büte kalma sebebi yat uyu kalk film izle başka bir şey yaptığım yoktu. 5 büte kalınca ulan çalışacam yatmak yok seneye dedim. Olmadı hacılar yine yatıştayız haftaya finaller başlıyor finallerden önceki cumartesi pazar açık öğretim var umrumda mı. Evet umrumda ama çalısmayacağım yatışa devam edeceğim. Sınav sabahı sınıfa gireceğim herkes harıl harıl ders çalışıyor olacak içimden ulan bu mallar napıyor dieceğim sınav sonuçları açıklanacak büyük ihtimal o çalışanlardan birçoğunu geçeceğim.Olmadı bütte veririz. Son olarak geçtiğim dersleri öğrendiklerinden içten içe kendilerini yiyecekler ulan dönem boyunca sınıfta dahil olmak üzere yatışlardasın nasıl geçiyorsun diye sitem edecekler.O an büyük hazzı yaşayacağım...Eğitim fakültesi.
mühendislik okuyacak birinin hayatında duyduğu ve duyabileceği en büyük yalandır fakat bu işletme edebiyat vs. gibi bölümlere gideceklere söylenince doğru çıkacak sözdür.
bir aldatmacadır. Gerek mühendislik, gerek dil ve edebiyat, gerek eğitim fakültesi gerek önlisans hiçbir şekilde yatarak dersten geçilmiyor. Üniversiteye gelince büt korkusu, okulu uzatma korkusu alıp veriyor. Ardından mesleğe başlama kaygısı. Buradaki tek olumlu yan kazanıp da üniversiteye gelmektir. Yoksa stres, çalışma hiçbir zaman bitmez.
öss'ye hazırlanan öğrencilerin sınav stresi karşısında bunalıp, oraya buraya atarlanması karşısında söylenebilecek bir söz. aslı var mıdır? asla yoktur. çünkü üniversite "yan gelip yatma yeri" değildir.
Üniversiteden üniversiteye göre değişir. iyi olmak istiyorsanız bazı sınavlara üniversite sınavından çok çalışmanız gerekir, vasat bir öğrenci olsam yeter hatta bütte geçerim en fazla uzar diyorsanız yatabilirsiniz.
isletmeyi ve egitim fakultesini yatis yeri sayanlarin soyledigi yalandir. isletmedekilerin anasi agliyor lan neyin derdi bu ? pdr bolumundekiler 700 sf lik sosyolojik kuram ezberliyor yarim donemde. herkes gelmis su kolay bu kolay diyor. hicbiri kolay degil amuniyum.
en büyük yalanlardan biridir. daha fazla çalışıp daha fazla ideal edinmeniz gerektiğini hissediyor it gibi koşturuyorsunuz.
diyeceksiniz ki tüm bölümler için geçerli değil bu olay. doğru ama durum şu: burda bol bol yatarsın dediğin öğrenci muhtemelen ağır bir bölüm hedefliyordur ki o stresle başa çıksın diye pembe yalanlara başvururlar.
ki o öğrenci güzel bir bölüm kazanacaktır. yatmak yok, çaliş köle çaliş. zaten kötü öğrenci sürekli yatan öğrencidir. üniversitede yatma gibi bir derdi yoktur.
bu yalan sadece çalışkan öğrencilere söylenen bir kurgudan ibarettir.
üniversitede birilerinin bir vucüt bölümünüzünden kan almasıyla sandalye üzerinde saatlerce oturmaktan kıç acısı, bel ağrısı, göz yorulması ve hatta görme kaybı gibi durumlar ile sonuçlanan durumdur.
yalandır. en zor eğitim hayatım üniversitedeyken geçti. hem uzaksın evine hem etrafında sahte yüzler bir de üstüne kasım kasım kasılan üniversite hocaları çok zor çook.
liseli ergenlere ebeveynlerin verdiği "ya şimdi yan gelip yatar gününü gün eder sonra onun bunun emri altında ezilerek çok çalışmak zorunda kalırsın ya da şimdi götün çengele takıp derslerine çalışır iyi bir üniversite kazanır, sonra ömür boyu rahat edersin. tercih senin evladım" tembihi aklıma geldi.