çünkü üniversitede insanlar ''hayat kaygısı''nı daha ciddi hissetmeye başlıyor bunun akabinde not kaygısı, diğerlerini geçme hırsı kendini daha fazla gösteriyor. bu yüzden arkadaşlıklar ikinci planda kalıyor. üzücü.
seviyesizlik varya seviyesizlik iste o birşey olmaya fırsat vermiyor. ota boka gülmeler. üzülmesin diye sırıtmalar.sürekli dert anlatma dert dinlemeler cıkar ilişkileri biraz konusmasan küstü sanmalar bunlar ve daha fazlası be sözlük . yine öfkelendim he di mi?
Bu sorunsala benim de kafa yormuşluğum oldu. Kafa yoranları dinlemişliğim de. Artık alıştığım için dinlediklerimi de öyle, boşver diyip geçiştiriyorum.
iyi başlık lafının üstüne açılırmış mı desem ne desem?
Şimdi kardeşimle konusuyorduk. Bizim mezuniyetin ne kadar kötü ve sıkıcı olduğunu dile getiriyordu. Sen nasıl o sınıfla okudun abla diyip yarama tuz basıyordu. Bende samimiyetsiz insanların bir araya gelmesinden ne bekliyorsun , Hazır ol her şeye her zaman böyle güzel gitmeyebilir okul hayatın dedim. (Ne kadar pesimist bir ablayım).
Gelelim esas konuya neden? tamamen insanlarin yaşayış ve yetiştiriliş biçimiyle alakalı olduğunu düşünüyorum. Birçoğunun şehirde yalnız oluşundan kaynaklı korkuya bağlı olduğunu. Birçoğununda günu kurtarma çabası uğruna yaptıkları gerizekalıliktan dolayı olduğunu düşünüyorum. Samimiyet çok farkli bir şey yapaylığa asla gelemez nettir ya samimisindir ya değilsindir o yüzden samimi insanların hissettirdiği duygu bende hep başkadır. Her geçen gün hasret kalıyoruz samimi güzel insanlara.
çok yanlış bir genellemedir. ayrıca sizin iyi insanlarla karşılaşmadığınız gösterir. benim gibi önyargılı bir insan bile kardeşi gibi sevdiği arkadaşlar edinebiliyorsa, sorun ya sizde ya da çevrenizdedir.