ümit

    27.
  1. "...siyah günlerin üstünü beyaz karlar örtse, yeşil umutlar tomurcuklansa içinde..."

    (Daha Yazılmamış Kitaptan Notlar - R. Özcan, S.21)
    6 ...
  2. 25.
  3. Ümit, ancak bir amelle beraber olursa mana ifade eder. Yoksa kuru bir temenni olmaktan öteye geçemez.
    5 ...
  4. 26.
  5. 31.
  6. 22.
  7. bir kez kaybedilince geri gelmeyen beklenti. ümit demek yaşamak için bir sebeptir, ama ümidiniz yoksa gelecek de yok gibi bir şeydir hepimiz için.
    2 ...
  8. 11.
  9. güven ve inançtan ince bir çizgi ile ayrılmış kavram.

    şöyle ki;

    köy sakinleri yağmur duasına çıkmışlardı.
    bütün köy ahalisi toplandı. içlerinden sadece birinde şemsiye vardı.

    bu inançtır.

    babalar bebeklerini havaya hoplatır, çocuklar gülmekten bayılır. yere düşeceklerini akıllarına bile getirmezler.

    çünkü babaları onu tutacaktır.

    bu güvendir.

    yatağımıza girerken yarın uyanıp yaşamaya devam edeceğimize dair garantimiz yoktur.

    ama yine de ertesi güne dair planlar yaparız.

    bu ümittir. *
    2 ...
  10. 5.
  11. çiledir, ızdıraptır, ümit edilen an mutlu olunur lakin sonrasında uzun bir işkence başlar. dikkat edin, sizi ele geçirmesine izin vermeyin.
    1 ...
  12. 7.
  13. ümidiniz öldüğünü anladğınız an yıkılırsınız. o oyle bir bosluktur ki kimse dolduramaz. sadece zaman ilaç olur yaralarınıza.

    ne tuhaftır ki hayata baglanmak içinde yine yeni umutlar beslersiniz.

    kör döngüdür.
    1 ...
  14. 16.
  15. içinde '...ümit vermek istemem...' olan bir konuşma, ümit verilmek istenmeyen kişi için çaresizliğin üç kelimelik özetidir. çünkü konu bu cümlelere varacak kadar ilerlemişse çocuk yeterince ümitlenmiş, hatta bundan cesaret almış ve konuyu bir şekilde açmıştır. sonrasında bu cümle gelir ve yer yarılmaz.
    1 ...
  16. 3.
  17. Beklenmedik durumlar karşısında bir olaya inancınızın tekrar gelmesini sağlayacak nedenlerde kulanılabilecek bir deyimdir...
    artık ümüdim var
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük