ümit yaşar oğuzcan

entry514 galeri18 video3 ses1
    39.
  1. en sevdiğim şiirlerinden biri de şudur:Sevi Şiiri
    Ben senin en çok sesini sevdim
    Buğulu çoğu zaman, taze bir ekmek gibi
    Önce aşka çağıran,sonra dinlendiren
    Bana her zaman dost, her zaman sevgili

    Ben senin en çok ellerini sevdim
    Bir pınar serinliğinde, küçücük ve ak pak
    Nice güzellikler gördüm yeryüzünde
    En güzeli bir sabah ellerinle uyanmak

    Ben senin en çok gözlerini sevdim
    Kâh çocukça mavi, kâh inadına yeşil
    Aydınlıklar, esenlikler, mutluluklar
    Hiç biri gözlerin kadar anlamlı değil

    Ben senin en çok gülüşünü sevdim
    Sevindiren, içimde umut çiçekleri açtıran
    Unutturur bana birden acıları, güçlükleri
    Dünyam aydınlanır sen güldüğün zaman

    Ben senin en çok davranışlarını sevdim
    Güçsüze merhametini, zalime direnişini
    Haksızlıklar, zorbalıklar karşısında
    Vahşi ve mağrur bir dişi kaplan kesilişini

    Ben senin en çok sevgi dolu yüreğini sevdim
    Tüm çocuklara kanat geren anneliğini
    Nice sevgilerin bir pula satıldığı bir dünyada
    Sensin, her şeyin üstünde tutan sevdiğini

    Ben senin en çok bana yansımanı sevdim
    Bende yeniden var olmanı, benimle bütünleşmeni
    Mertliğini, yalansızlığını, dupduruluğunu sevdim
    Ben seni sevdim, ben seni sevdim, ben seni...
    2 ...
  2. 38.
  3. bugün yıkığım biliyor musun?
    ezginim, çaresizim, umutsuzum
    sancılıyım bırakma beni, insanlar kötü
    bırakma beni korkuyorum.

    bir deli otlar büyüyor içimde
    sancılıyım, yorgunum, kederliyim
    bu halini sevdim gitme kal
    çamurlar çirkefler içindeyim

    bir dayak yemiş adamım şimdi
    bezginim, kararsızım, yılgınım
    al götür beni o kayıp gecelere
    yeter ikimize yalnızlığım..

    tapılacak şiirin şairi...
    4 ...
  4. 37.
  5. inşallahla maşallahla adlı sosyal konuları, eleştirileri içeren kendi imzasını taşıyan kitap ellerimdedir şimdi. hiç sıkılmadan, bıkmadan o akıcı uslübuyla çevreler sizi ümit yaşar oğuzcan. babamın en sevdiği şairlerden birtanesidir onun şiirlerini az dinlemedim babamdan küçüklükten bu zamana.
    1 ...
  6. 36.
  7. GERÇEKTEN SEVMEK


    O durmadan kaçıyor;

    sen ardından gitmiyorsan;



    o günün her saatinde saklanıyor,

    sen yollara düşüp deli divane aramıyorsan;



    o sana acıların en büyüğünü tattırıyor,

    sen bundan en yüce hazzı duymuyorsan;



    boşuna aldatma kendini,

    onu sevmiyorsun demektir.



    Elindeki içki kadehinde,

    dudağındaki sigarada ,

    okuduğun kitapta,

    mırıldandığın şarkıda,

    söylediğin şiirde,

    gördüğün rüyada

    ve yaşaman için

    ciğerlerine doldurduğun havada

    o yoksa;

    Onun vazgeçilmezliğini anlamamışsan;

    onu sevmiyorsun demektir.



    Renkler onunla değerlenmiyorsa,

    örneğin onsuz kırmızı kırmızılığının,

    mavi maviliğinin farkında değilse,

    beyaz yalnız o giydiği zaman

    güzelliğini haykırmıyorsa,

    sabahları onu görünceye kadar

    güneş doğmuyorsa

    ve onsuz gökyüzü geceleri

    aya, yıldızlara

    hasret değilse

    onu sevmiyorsun demektir.



    Sokakta gördüğün her yüzde

    ondan birşeyler aramıyorsan,

    güzel bir manzara,

    hüzünlü bir musiki onu hatırlatmıyorsa,

    uykudan uyandığın zaman

    yaşamakta olduğundan önce

    onu hatırlamıyorsan,

    omuzlarına dökülmüş saçları,

    bir sis perdesinin ardında

    her zaman gülen,

    ışık saçan gözleri

    aklına gelmiyorsa,

    durup durup avuçlarının

    sıcaklığını özlemiyorsan;

    Onu sevmiyorsun demektir.



    Dünyada yaşıyan öteki insanların

    senin için hala bir değeri varsa,

    ona karşı tutumunu

    toplumun köhne ve manasız

    kurallarına göre ayarlıyorsan

    ve açık açık

    sanki var olduğunu haykırırcasına

    sevgini söylemiyorsan;

    Onu sevmiyorsun demektir.



    Yok o senin için

    herşeyden değerliyse,

    gözünü yumduğun anda

    onu görebiliyorsan,

    o bütün şarkılarda,

    bütün şiirlerde,

    bütün resimlerde ise,

    ona muhtaç olduğunu

    söylemekten utanmıyorsan,

    senin içten ve büyük sevgine

    karşılık vermiyeceğinden

    korkmuyorsan,

    bütün bencil duygularından

    sıyrılabilmişsen

    onun için herşeyi,

    ama herşeyi yapacak gücü

    kendinde buluyorsan,

    her hali sana

    ayrı ayrı güzel geliyorsa,

    karşısında kendini

    bir çocuk gibi hissediyorsan,

    istediği anda onun için

    ölebileceksen,

    onun için yaşıyorsan

    ve yine onun için

    bildiğin bilmediğin

    bütün düşmanlıklara

    karşı koyabileceksen,

    o her geçen dakika

    sende biraz daha büyüyorsa

    ve kendi kendine bile

    çok sevdiğini bütün

    samimiyetinle,

    inanmışlığınla

    itiraf edebiliyorsan,

    bir gün o seni hiç,

    ama hiç sevmediğini söylese bile,

    senin sevginde azalma olmayacaksa

    ve ölünceye kadar onu aşkların

    en ölümsüzü ile sevebileceksen;

    işte o zaman

    onu seviyorsun demektir.



    O sana sevmeyi,

    gerçek aşkı öğretti.

    Sen onu hep sevecek

    ve sevilmenin mutluluğunu tattıracaksın.



    O, hiç sen olmasan bile,

    seni bir parça sevmese bile...
    5 ...
  8. 35.
  9. Kendisi bir kekemedir. Bu yüzden olsa gerek kendisi gibi olan dildaşlarını unutmamış, hem onlardan hem de kendisinden bir parça eklemiştir şu koca dünya ya..

    Bir kekeme bilirim; dolaşır garip garip
    Bu şehrin daracık sokaklarında
    Kelimeler zincire vurulmuş gibidir
    Dudaklarında

    Ne ismini söyleyebilir doğru dürüst
    Ne sevdiğine ilan-ı aşk edebilir.
    Sormayın neden yalnız yaşadığını
    Kusurunu bilir

    O güzelim siirleri hep içinden okur
    Bu dert de çekilmez doğrusu
    Güzel söylenilmiş cümlelerle doludur
    Bütün uykusu

    Günahsiz harfler onun nazarında
    Birer siyah heyula gibidir
    Ay ışığında sevgiliye söylenen sözler
    Rüya gibidir

    içince az kekelermiş diyorlar
    Sarhoş gezdiği de hep bu yüzdenmiş
    Ama neye yarar? ismine bir kere
    Kekeme denmiş

    Ümit Yaşar Oğuzcan
    1 ...
  10. 34.
  11. --spoiler--
    platonik takılanların ilahıdır kendileri.
    --spoiler--

    Sen uykusuzluk nedir bilir misin

    Tırnaklarınla yastığını parçaladın mı

    Gözlerini tavana dikip

    Düşündüğün oldu mu bütün gece

    Ve bütün bir gün

    Belki gelir ümidiyle bekledin mi hiç

    Gelmeyince

    Seni aramayınca

    Ölesiye ağladın mı

    Sonra çekilip en koyusuna yalnızlıkların

    Ona ait ne varsa

    Bir bir hatırladın mı



    Sen günden güne erimeyi bilir misin

    Dev bir ağacın vakarı içinde ölmeyi

    Bir teselli aramayı

    Issız parklarda, tenha sokaklarda

    Ve bütün bir şehir uyurken uzaklarda

    Deli divane yollara düşüp

    Yaşlanmış bir köpek gibi

    Eskimiş bir gömlek gibi

    Atılmışlığını hissettiğin oldu mu

    Sevmekten

    Günler geceler boyunca yürümekten

    Elin ayağın yoruldu mu



    Sen yalnızlığın acısını bilir misin

    Unutulmak bir hançer gibi saplandı mı sırtına

    içinde kıskançlığın zehirli çiçekleri açtı mı

    Bütün gururunu çiğneyip

    Sevdiğinin geçtiği yollarda

    Bastığı toprakları eğilip öptün mü

    Sen çaresizlik nedir bilir misin

    Sen yokluk nedir gördün mü

    Yanan başını

    Duvarlara vurup parçalamak geldi mi içinden

    Sen her gün bin defa öldün mü



    Böyleyim diye ayıplama beni

    Bir gün kendimi

    Sonsuzluğun koynuna bırakırsam

    Yaralı ve yenik bir asker gibi

    Darılma

    Unutma ki

    Her seven isimsiz bir kahramandır

    Unutma ki

    insan; sevebildiği kadar insandır.
    10 ...
  12. 33.
  13. kelimeleri kifayetsiz bırakan şair. hakkında ne yorum yapılsa yetmeycek gibi.
    1 ...
  14. 32.
  15. bunu yapan insan olamaz dedirten şairdir. bu kadar mı duygulu yazılır, kelimeler bu kadar mı etkileyebilir, bu kadar mı susuturur şiirler, söyleyecek bir şey bırakmaz..

    Ayrılanlar için

    Yollarımız burada ayrılıyor
    Artık birbirimize iki yabancıyız
    Her ne kadar acı olsa, ne kadar güç olsa
    Her şeyi evet her şeyi unutmalıyız
    Her kaderin tesellisi bulunur, üzülme
    insan ne kadar sevse unutabilir
    Mevsimler, gelir geçer, yıllar geçer
    Sen de unutursun bir gün gelir
    Hiç yaşamamışçasına, hiç sevmemişçesine
    Unutursun o günlerimizi, gecelerimizi
    O günlerce gecelerce sevişmelerimizi
    Her şeyi evet her şeyi unutabilirsin
    Hatta bütün yazdıklarımı satır satır
    Kalırsa, içinde bir derin sızı kalır

    Çok Geç

    Israrina kandim diyemezsin, çok geç.
    Bir anda inandim diyemezsin, çok geç!
    Kor nerde ki? Bir baksana küller sogumuş...
    Ateş gibi yandim diyemezsin, çok geç!
    2 ...
  16. 31.
  17. 30.
  18. intihar üzerine yazdığı şiirler aşk şiirlerinden çok daha güzel olan şair. defalarca intiharı denemiş ama becerememiştir. intihar oğluna nasip olmuştur.
    3 ...
  19. 29.
  20. aşk şairi...

    keşke yaşasaydı da, oturup aşk hakkında konuşsaydık. ben anlatsaydım o dinleseydi, o anlatsaydı ben dinleseydim...

    (bkz: bir gün kapına gelsem)
    (bkz: tanrı bile ağlar)
    (bkz: yaşayan ölü)
    (bkz: ümitsiz aşklar için)
    (bkz: unutamıyorum)
    (bkz: unutamamak)
    (bkz: sevdalar böyle başlar)
    (bkz: rıhtımda)
    (bkz: insan bir kere ölür)
    (bkz: istanbul yoktu sen olmasaydın)
    (bkz: gözlerim gözlerinde)

    Ben ağlayacak adam değildim bir kadın için,
    Beni perişan edecek ne vardı bu kadar,
    Bir de "Erkekler ağlamaz" diyorsun,
    Tanrılığından utanmasa, Tanrı bile ağlar...
    4 ...
  21. 28.
  22. ALIŞKANLIK

    Gitgide alışıyorum sana....
    Hiçbir alışkanlık bu kadar güzel olamaz...
    Ellerin ellerimden uzaksa nasıl güçsüzüm bilemezsin...
    Yanımda olduğun zamanlar;
    sigara dumanı gibi ciğerlerime doluyor,
    alkol gibi damarlarıma yayılıyorsun...
    Durmadan başım dönüyor verdiğin hazdan...
    Alışkanlıklar daima korkutur beni...
    Düşün ki ben yaşamaya bile alışkın değilim...
    Kendimi kendime alıştıramadım yıllardır...
    Fakat şimdi sana alışıyorum...
    Alıştıkça özlemim artıyor, daha yoğunlaşıyor.
    Yalnız içimde garip bir korku var.
    Sana alışmaktan değil seni kendime alıştırmaktan korkuyorum...
    Bir gün sana şimdi verdiklerimden daha güzelini
    daha değerlisini verememekten korkuyorum...
    Bir gün ansızın ölmekten ve seni, bana olan alışkanlığınla
    yapayalnız bırakmaktan korkuyorum...

    Oysaki her zaman ve günün her saatinde
    yanında olmalıyım senin... Bana alışmış olmaktan
    pişmanlık duyacağın bir dakikan bile olmamalı...
    Bütün zamanlarını zamanlarımla karıştırıp
    emsalsiz bir zaman bileşiminde yaşatmalıyım seni...
    Uykularda bile aynı rüyayı görmeliyiz.
    Her şeyin ve her zevkin yarısı senin olmalı, yarısı benim...
    "Bana alış" demeyeceğim... Nasıl olsa alışacaksın bir gün...
    Şimdi çirkinliğimde güzellikler bulan gözlerin,
    o zaman en güzeli görecek bende! Alışkanlığınla,
    sevginle yepyeni bir "ben" yaratacaksın benden!

    ilk defa sevilmenin ürpertileri içindeyim inan. Sevgimle
    mukayese edebileceğim tek şeyi beni sevmende buldum...
    Ömrümde kimse bana sevmenin gerekliliğini öğretmedi.
    Kimseden sevgisini istemedim, verdiler almadım.
    Bencildim bir zamanlar, sevmek benim hakkım diyordum.
    Oysaki şimdi bir zamanlar hiç sevmemiş olduğumu
    kendi kendime biraz da utanarak itiraf ediyorum.

    Asıl büyük sevgiyi seni sevmekte buldum ve sevgim
    senin sevginle değerleniyor, ayrı bir anlam kazanıyor...
    Sevgin olmasaydı değersiz bir cam parçasıydım.
    Sevginle bir aynayım şimdi. Bana bakanlar baştanbaşa
    seni görecekler içimde...
    Bir zincirin iki halkasıyız seninle anlıyor musun?
    Aynı kadehte karışmış iki içkiyiz.
    iki kelimeyiz seninle birbirini tamamlayan.
    Her yerde iki olduğumuz için
    bir bütün haline geliyoruz durmadan...

    Alışkanlığım devamlı sana çekiyor beni...
    Durup durup dudaklarını öpmek geliyor içimden...
    Saçlarını okşamak geliyor, ellerini tutmak geliyor...
    Kokunun tenime sindiğini hissediyorum geceleri...
    Teninin dudaklarımda eridiğini hissediyorum...
    Boynunun en güzel yerini benden başkası bilemez artık...

    Seni kimse benim kadar benimle bir bütün olduğuna inandıramaz....
    Gitgide bu alışkanlığın içinde kaybolduğumu hissediyorum...
    Beni yaşadığım zamanın dışına çıkarıyorsun.
    Bir gün tarih öncesinde yaşıyoruz , bir gün bulutların üstünde...
    Uzun süren bir baygınlık sonrasının
    o anlatılmaz baş dönmesi içindeyim...
    Bütün merdivenler birbirine eklendiği zaman
    seninle vardığım yüksekliğe erişemez...

    Açılmış bütün kuyuların derinliği
    içimde seni bulduğum yer kadar derin değil...
    Alışkanlık kozasını ören bir ipekböceği gibi gitgide tamamlıyor bizi.
    Emsalsiz bir oluşun içinde yuvarlanıyoruz.
    Korkunç bir yangın başladı yüreklerimizde.
    Özlem, kıskançlık, arzu ne varsa içimizde hepsi birdenbire tutuştu.
    Alev almayan bir yerimiz kalmadı.
    Alevlerimiz muhteşem bir kızıllığın içinde yıldızlara kadar uzanıyor.
    Hiç bir su, bu ateşi söndüremez artık.
    Nehirle, denizler boşalsa üstümüze hiç sönmeyeceğimizi biliyorum.
    Bu yangın biz birer kor haline gelinceye kadar sürecek.
    Önce bakışlarımız alıştı birbirine, sonra parmak uçlarımız...
    Bu oluş tamamlandığı anda yeryüzünde
    ßizden güçlüsü olmayacak!
    En mutlu olduğumuz yerde en güçlü de olacağız seninle...
    Bu bir sonun değil bir varoluşun başlangıcıdır.
    Geçmişteki tüm alışkanlıkların bana alışmanı önleyemez artık...
    9 ...
  23. 27.
  24. aşık veysel' le araları iyi olan şair. iş bankası yayınlarından ' dostlar beni hatırlasın' kitabı, sayesinde çıkmıştır.
    1 ...
  25. 26.
  26. Bekleyenler için

    Bir ayak sesi duymayayım
    Kapıya koşuyorum
    Gelen sen misin diye
    Bir siyah saç görmeyeyim
    Yüregim burkuluyor
    Ağlamaklı oluyorum
    Her şey bana seni hatırlatıyor
    Gökyüzüne baksam
    Gözlerinin binlercesini görürüm
    Bir rüzgar değse yüzüme
    Ellerini düsünmeden edemem
    Yaktığım butun sigaraların dumanları sana benzer
    Tadı senden gelir
    Yedıgım yemişlerin
    içtiğim içkilerin
    Ve içimdeki bu dayanılmaz sıkıntı
    Bu emsalsiz hüzün
    Seni beklediğim içindir

    Resmine bakamaz oldum
    Uykulardan korkuyorum artık
    Utanıyorum odamdaki bütün eşyalardan
    Şu sedir hala gelip oturmanı bekliyor
    Şu ayna karsısında güzelliğini seyretmeni
    Şu kadeh dudaklarına değebilmek için duruyor masada

    Ve şu saat geldigin anda
    Durabilir sevincinden
    Zaman çıldırabilir
    Çünkü benim dünyamda
    Olumsuzluk, seni sevmek demektir.

    Bir çocuk doğmayı bekler
    Bir ağır hasta ölmeyi
    Bitkiler yağmur ve güneşi bekler
    Yalnız bir kadın sevilmeyi
    Ve dusun ki bir adam
    Icinde butun bekleyenlerin korkusu ve umidi
    Seni bekler
    Asılmayı bekleyen bir idam mahkumu gibi

    Sen gelinceye kadar
    Pencerem kapalı duracak
    Rüzgar gelmesin diye
    Artık perdeleri açmayacağım
    Gün ışığı girmesin diye
    Sonra kahrolacağım
    Bu karanlıkta, bu derin yalnızlıkta
    Ve günlerce gecelerce haykıracağım
    Nerdesin diye, Nerdesin?

    Bir gün bu kapıdan sen gireceksin
    Biliyorum
    Ergeç bu bekleyişin bir sonu gelecek
    Yıllarca sonra
    Öldüğüm gün bile gelsen
    Bütün bu bekleyişimi ve öldüğümü unutup
    Çocuklar gibi sevineceğim
    Kalkıp sarılacağım ellerine
    Uzun uzun ağlıyacağı
    3 ...
  27. 25.
  28. kendisi, "son şiirimi altıncı kıtasına kadar okuyup da bana aşık olmayacak kadın yoktur," demiş. mersin'de çıkan kıyı isimli edebiyat ve sanat dergisi, almış bu sözü, demiş ki, "nedense, ümit yaşar oğuzcan büyük söz etmeye meraklıdır. bencil duygulardan öte, biraz da şiire saygı duyalım. kendisine övgü söyleyenleri değerlendirmeyi okurlara bırakıyoruz."
    4 ...
  29. 24.
  30. milyon kere ayten

    Ben bir Ayten'dir tutturmuşum
    oh ne iyi Ayten'li içkiler içip sarhoş oluyorum ne güzel
    Hoşuma gitmiyorsa rengi denizlerin
    Biraz Ayten sürüyorum güzelleşiyor
    Şarkılar söylüyorum Şiirler yazıyorum
    Ayten üstüne
    Saatim her zaman Ayten'e beş var
    Ya da Ayten'i beş geçiyor
    Ne yana baksam gördüğüm o
    Gözümü yumsam aklımdan Ayten geçiyor
    Bana sorarsanız mevsimlerden Aytendeyiz
    Günlerden Aytenertesidir
    Odur gün gün beni yaşatan
    Onun kokusu sarmıştır sokakları
    Onun gözleridir şafakta gördüğüm
    Akşam kızıllığında onun dudakları
    Başka kadını övmeyin yanımda gücenirim
    Ayten'i övecekseniz ne ala, oturabilirsiniz
    Bir kadehte sizinle içeriz Ayten'li iki laf ederiz
    Onu siz de seversiniz benim gibi Ama yağma yok
    Ayten'i size bırakmam
    Alın tek kat elbisemi size vereyim
    Cebimde bir on liram var
    Onu da alın gerekirse
    Ben Ayten'i düşünürüm, üşümem
    Üç kere adını tekrarlarım, karnım doyar
    Parasızlık da bir şey mi Ölüm bile kötü değil
    Aytensizlik kadar
    Ona uğramayan gemiler batsın
    Ondan geçmeyen trenler devrilsin
    Onu sevmeyen yürek taş kesilsin
    Kapansın onu görmeyen gözler
    Onu övmeyen diller kurusun
    iki kere iki dört elde var Ayten
    Bundan böyle dünyada Aşkın adı Ayten olsun

    ümit yaşar oğuzcan
    11 ...
  31. 23.
  32. bilmem kaç yıl aradım seni bulana kadar
    ayıkladım içimi tek sen kalana kadar
    seninle bir bütünüm,seninle varım şimdi
    bil, sana tapacağım toprak olana kadar.

    &&&&

    bilmem ki verilmeyen nedir dünyada
    en sonra erilmeyen nedir dünyada
    insandaki çirkin şu çıkar kavgası ne
    tanrım,pay edilmeyen nedir dünyada

    bunlar ve daha bir sürü güzel rubailerin sahibi şair.
    3 ...
  33. 22.
  34. Bomba şiirlerinden birtanesi de Birgün Kapına Gelsem:

    Bir karanlık geliyor yokluğunun ardından
    Ne zaman güneş batsa bu son gecem diyorum
    Vazgeç yalan dünyanın köhne saltanatından
    Yetişir bunca keder, bunca elem diyorum

    Her şey sağır içimde ne şiir ne musiki
    Dünyadan bezginliğim dünyalar kadar eski
    Öylesine çözülmüş, öyle dağılmışım ki
    Be ne bitmez ayrılık bu ne özlem diyorum

    Beni çağırdığını bir defa duyabilsem
    Avuçlarımda ateş, yorgun gözlerimde nem
    Aşarak denizleri bir gün kapına gelsem
    Başımı duvarlara vurup ölsem diyorum.
    8 ...
  35. 21.
  36. gençlik yıllarının favori şairidir.şimdi kalmadı ama , sevgilinize kartpostal arkasına ümit yaşar dan bir şeyler karalamışsanız, ömür boyu saklanacağına emin olabirsiniz/olabilirdiniz.
    2 ...
  37. 20.
  38. imzalı kitabına sahip olmaktan durur duyduğum şair...
    8 ...
  39. 19.
  40. şu satırları yazmış insan, düzeltiyorum insan değil bu başka bir şey...

    Unutma Ki

    Sen uykusuzluk nedir bilir misin
    Tırnaklarınla yastığını parçaladın mı
    Gözlerini tavana dikip
    Düşündüğün oldu mu bütün gece
    Ve bütün bir gün
    Belki gelir ümidiyle bekledin mi hiç
    Gelmeyince
    Seni aramayınca
    Ölesiye ağladın mı
    Sonra çekilip en koyusuna yalnızlıkların
    Ona ait ne varsa
    Bir bir hatırladın mı

    Sen günden güne erimeyi bilir misin
    Dev bir ağacın vakarı içinde ölmeyi
    Bir teselli aramayı
    Issız parklarda, tenha sokaklarda
    Ve bütün bir şehir uyurken uzaklarda
    Deli divane yollara düşüp
    Yaşlanmış bir köpek gibi
    Eskimiş bir gömlek gibi
    Atılmışlığını hissettiğin oldu mu
    Sevmekten
    Günler geceler boyunca yürümekten
    Elin ayağın yoruldu mu

    Sen yalnızlığın acısını bilir misin
    Unutulmak bir hançer gibi saplandı mı sırtına
    içinde kıskançlığın zehirli çiçekleri açtı mı
    Bütün gururunu çiğneyip
    Sevdiğinin geçtiği yollarda
    Bastığı toprakları eğilip öptün mü
    Sen çaresizlik nedir bilir misin
    Sen yokluk nedir gördün mü
    Yanan başını
    Duvarlara vurup parçalamak geldi mi içinden
    Sen her gün bin defa öldün mü

    Böyleyim diye ayıplama beni
    Bir gün kendimi
    Sonsuzluğun koynuna bırakırsam
    Yaralı ve yenik bir asker gibi
    Darılma
    Unutma ki
    Her seven isimsiz bir kahramandır
    Unutma ki
    insan; sevebildiği kadar insandır.
    12 ...
  41. 18.
  42. Ben Seni Sevdim mi

    Ben seni sevdim mi? Sevdim, kime ne
    Tuttum, ta içime oturttum seni
    Aldım, okşadım saçlarını, öptüm
    içtim yudum yudum güzelliğini

    Ben seni sevdim mi? Sevdim elbette
    Bendeydi özlemlerin en korkuncu
    Çıldırırdım sen ne kadar uzaksan,
    Aşk değil, hiç doymayan bir şeydi bu

    Ben seni sevdim mi? Sevdim doğrusu
    Sevdikçe tamamlandım, bütünlendim
    Biri vardı ağlayan gecelerce
    Biri vardı sana tutkun; o bendim

    Ben seni sevdim mi? Sevdim en büyük
    En solmayan güller açtı içimde
    Ömrümü değerli kılan bir şeydin
    Sen benim boz bulanık gençliğimde

    Ben seni sevdim mi? Sevdim, öyle ya
    Bir çizgiye vardım seninle beraber
    Ve bir gün orada yitirdim seni
    Ben seni sevdim mi? Sevdim....
    9 ...
  43. 17.
  44. tesbih
    sen giderken gözlerim dopdoluydu
    ve yağan yağmurla gözlerim ıslak
    yoklugundan bir rüzgar esti hazin
    teselliler döküldü yaprak yaprak

    gökyüzünde bir bir söndü yıldızlar
    bir karanlık geldi gittiğin yerden
    ümitlerim vardı tesbih misali
    sen giderken dağılıverdi birden.

    ümit yaşar oğuzcan
    3 ...
  45. 16.
  46. benim en begendigim siiri rihtimda;

    bir beyaz gemiydi ayıran onları
    kadın güvertedeydi, adam rıhtımda
    şimdi unuttum yüzünü kadının
    adamın gözleri aklımda

    kana bulanmış bıçaklar gibi
    uzun kirpikleri ıslaktı
    adam dertli, adam darmadağın
    dokunsalar ağlayacaktı

    adam bitkindi, adam seviyordu
    kalan kederdi, giden gemiyse
    taş olduğu içindir dedim
    rıhtım taşları erimediyse

    derken bir düdük öttü ansızın
    bembeyaz gemi gitgide ufaldı
    korkunç yalnızlığıyla başbaşa
    rıhtımda bir adam kaldı

    ümit yaşar oğuzcan
    12 ...
  47. 15.
  48. Karşılıksız aşkların, karşılıksız sevilesi büyük şairi.
    6 ...
© 2025 uludağ sözlük