genelde cengiz kurdoğlu, müslüm gürses vs.
dinleme potansiyelleri solculara göre çok daha yüksektir.
ayrıca her ne kadar protest dense de son dönem çalışmalarıyla
arabeske iyiden iyiye kayan ahmet kaya' yı
dinlemeleri bilinen bir gerçektir.
eee yani, hayır tanım yap diyecekler'de ne tanım yapılacak bu başlığa. insanların siyasi görüşleri, ideolojileri dinleyecekleri müziği etkiler mi? etkiliyorsa bundan bir yanlışlık var. Her fırsatta müziğin dili, dini yoktur deyip sonrada bu müzik, bu bölgeye şu ırka diye ayrıştırdığımız zaman bölücülüğü en başından yapmış olmaz'mıyız.
Ülkücüler ingilizce de dinler, Arapça'da, Çaykovski'de dinler, ibrahim tatlıses'de.
ölüler'de diriler her gün helva yiyor zanneder.
bu toprağın kültüründen gelen çocuklar tabi'ki çaykovski eşliğinde çay içmeyecektir. Koyar bir bardak demli çayını açar müslüm baba'dan hasret rüzgarlarını bakar işine.
genelleme yapılabilir mi bilemem ama yanlış olan durumdur.zira arabesk özü itibariyle arap ortadoğu müziğidir.ülkücü türkçü olan bir kimse de ne batı müziğini ne de arap fars müziğini (elbette yeri geldiği zaman dinleyedebilir ancak burda kastettiğim bu müzik tarzlarının aşırı hayranı ya da bağımlısı olmamaktır) çok dinlememelidir. ülkücü ya da milliyetçi her neyse elbetteki dünya müziğini de dinlemelidir ancak kendi türküleri,renkleri,çalgıları ve coşkusu varken elalemin müziğini kendine örnek almamalıdır.tabi olması gereken budur bence.illaki islamcı ilahi,batıcı opera,türkçü türkü dinler diye birşey de yoktur tabi.