ülkü tamer sözlüğü

entry1 galeri0
    1.
  1. Vefatını dün gibi hatırladığım trajikomik bir tarihte ikinci yenicileri kuşları, doğayı, koruyu bizlere kağıtlarda ve içimizde bir yerlerde bırakan ülkü tamer'in kendisi kadar naif, kırılgan bir sözlüğüne denk geldim.

    acı: on iki ayın mor kanatlı kelebeği
    buz: gölün tavan arası
    ceviz: sincapların sandık diye açtıkları kutu
    çit: çimen saati
    düğüm: kuşların yüreğindeki patika
    elmas: ayışığının sesi
    fırıldak: rüzgârın çocukluğundan bir anı
    göktaşı: meleklerin kırık oyuncağı
    ğ: alfabenin ıssız deresi
    haydut: ağaçların üstünde dörtnala giden adam
    ıhlamur: hasta böceklerin başucu ağacı
    inci: deniz diplerinin kırağısı
    jüpiter: yüzyıllar önce yola çıkmış bir kirpi
    küskünlük: yaprakların yere düşerken rastladıkları komşu
    leke: karın üstüne damlayan serçe kanı
    masal: gürgenlerin çocuklara söyledikleri ninni
    nöbetçi: kovuk başlarında biten mantar
    okyanus: yeraltından fışkıran gökyüzü
    pas: güz bulutlarında donan yağmur
    rıhtım: toprağın taştan kılıcı
    saçak: kumruların şemsiyesi
    şapka: orman cücelerinin tüylü evi
    takvim: yılların kıyısında dolaşan kayık
    uyanış: şafağa altın boşaltan bakraç
    üçgen: kış gelince yağan piramit parçaları
    vadi: coğrafyanın atlara armağanı
    yılbaşı: korunun sonunda başlayan koru
    zebra: üvey kardeş
    10 ...
© 2025 uludağ sözlük