bir sürü psikolojisi bozuk faşist yetişmesi sağlanmıştır. hadi yalan de?
ek:
- bir kişiye on kişi saldırmak.
- küpe takanlarla, saçı uzun olanlarla uğraşmak aynı zamanda götü göbeği açık kız arkadaşlar yapmak. hemen yermeyin. bu kişilik bozukluğu ülkücü kardeşlerimizin geçliğe kattığı değerlerden biridir.
- henüz neyi savunduklarını bilmeden savunmak. bak yine hemen yeriyorsunuz bu adamları. siz hiç yıllarca neyi savunduğunuzu bilmeden savunma yaptınız mı? işte bunlar yaptı. hadi yiğidi öldürün ama hakkını da yemeyin.
- kendi aralarında sınıf oluşturmaları var birde. statü yaratıyorlar on on beş kişi arasında. hadi sen reis ol bizde senin götünü yalayalım durumu. ve biz yaladıkça sen daha coşkulu estir terörünü.
bir zamanlar alparslarn türkeş demişti ki, kürtçe serbest olamaz! olmayacaktır! türk anne ve babadan olan çocuk gerçek türktür. safkan türk. bu devletin dili şudur budur falan hikayeleri. şimdi kendisi ile iletişim kurma şansımız olsaydı kürtçenin serbest olduğu, üniversitelerde bölümlerinin olacağı, kürtçe tvnin yayına girdiği bizzat söylenmeli ve eklenmeliydi. işte bu kadar ileri görüşlü bir lidersiniz diye.
aynı türkeş.. hadi neyse yazmıyorum daha fazla. zaten ulumanıza yeter bu kadarı.
yalnızsan duvar dibinde, arkana bakmadan, kendinde sorular sormadan, arkadaş grubuyla berabersen cengaver olup yolun ortasından yürü. ses edeni biz kalabalığız havası vererek korkutmaya çalış, çöktüğün adamın arkası sağlam çıkınca topukla.
kızlara teklif et, kabul ederlerse -o vakit sorun kızdadır- gez, toz tadını çıkar ama yobazlık yapmadan, kabul etmezse ''gardaş bize yakışmaz, bizim de anamız bacımız var'' de.
Vatan millet sakarya muhabbeti ve etnik kimlik bunalımları haricinde herhangi bir şey olup olmadığı merak edilendir.
edit; cevap veremeyip, şunun bunun kattıkları şeklinde kontra yapmaya çalışan ülkücülere sakin olun diyoruz. küfür etmedik bak, heyecanlanma sadece sorduk. varsa sana olumlu, güzel katkıları buyur açıkla, aydınlat bizleri.*
keşke bu başlık altına uzun uzun yazabiliyor olsaydık. fakat cevap şu ki; "koca bir hiç". neler kaybettirmiştir diye başlık açılırsa, gereğinden fazla sayfaya ulaşacağına kesin gözüyle bakıyorum. "vatan" "vatan" diye diye vakt-i zamanında yaşanmaz hale getirmiştir bu ülkeyi. vakit geldi maşa oldular, vakit geldi provakatör, şimdi ise sinsice bekliyorlar yuvalarında, bir iç savaş halinde en öne sürülecek piyonlardır. önce kendilerini, sonra çevrelerini ardından ülkelerini anlamaları gerekir ki dünyayı algılayabilsinler.
takım elbise giydiğinde kendilerini bir bok sanma yetisini kazandırmıştır.
memleketi kurtardıkları zihniyetini onlara aşılayarak istediklerini yaptırmışlardır.
arkadasım memleketi öyle 3tane çapulcu bır araya gelerek kurtaramazsın. eger cok istiyorsan git vatanın için mılletın ıcın calıs. oyle bı masanın etrafında toplanıp o partıye bu partıye laf atmak degıldır bu olay.
daha çocukken, ilkokulda gitmeye başladım ben bu meclislere.
çok eğlenceli, babacan, sevecen abiler amcalar vardı.hoşuma gidiyordu burada vakit geçirmek,sohbet etmek. hatta bana dini bilgiler ezberletip böyle kurtlu hilalli bi tişört vermişti bıyıklı kilolu bir amca.
sonra lisede de birkaç defa gittim.ama artık eğlenceli gidilesi bir yer değildi.
okuldan ne kadar sevmediğim kıro,kendini dayı sanan, polata, kosovalıya özenen öğrenci varsa ordaydı hepsi. gitmedim ondan sonra.
sonra üniversitede sınıf arkadaşım temsilci olduğu için onu kıramadım. iki üç defa daha gittim. bu sefer hiç hoşnut olmadım, gurur filan da duymadım.
zira çoğu din nedir,kitap nedir, niçin yaratıldık, niçin türk-islam ülküsünün peşinden koşuyoruz bilmeden "ya allah bismillah allahu ekber" diye bağırıyorlardı.
halbuki ne kadar doğru söylüyorlardı:allahu ekber.
ama onlar bunu hissettikleri için değil karşılarında duran reisleri öyle istediği için, belki de onun gözüne girmek için böyle bağırıyorlardı. günah almayım birçoğu cünuptu belki.
onlar bir sosyal kabul olarak görüyorlardı bunu.
işte böyle.
katkılarına gelince kolay kız tavlarsın, çevren olur, dayak az yer çok atarsın.
keşke özünü kavrayıp asıl nimetlerinden faydalansanız be ülkücü gençlik.
ben mi, ben vatanımı dinimi belki onlardan çok seviyorum.
üniversite kantininde cendere müziğinin gazıyla ortamı pis pis kesip, solcu lan bunlar hesabı millete tekme tokat dalmak akabinde sandalye masaların havada uçuşması...
