ülkücüleri yıllardır gazeteci öldürürken, yazar kurşunlarken, veya bir kilisenin papazını keserken gördük. bazen bir alevi ailesinin oturduğu evi yakarken, bazende seçim meydanlarında 15 20 kişilik gruplar halinde gördük. fakat ellerinde sopalar ve bıçaklarla, bir kaç karşıt görüşlü genci kovalarken. sebebi bilinmez. çoğu ülkü ocakları amacından sapmış gayrimeşru işler peşinde kendine yeni amaçlar edninmiş, yeni gelir kapıları açmış. eğer bir gazeteciyi öldürmek çoğu sorunu ortadan kaldıriyorsa, eğer bir papazı öldürmek hristiyanları camiye getiriyorsa bence çözüyorlar.
daha önce görev veridliğinde (1992) ülkü ocakları karabağ'a gitti kardeşim ne diyosun sen. ermenileri göt üssü otturduk orda. battaniyeyle tankı kör edip ele geçirdik. çenlibelde, ağdam'da, ağdere'de çatışmalara katılındı. o zamanlar bir devlete kafa tutan ülkü ocakları şimdi pkk'ya mı kafa tutayamıcak. bi gidin allah'ınızı severseniz. hiçbiriniz ülkü ocaklarına gitmediğiniz için orayı sadece liselilerden oluşuyor zannediyorsunuz.
bak dün de oktay vural ne demiş:
2013 te erken seçim için akp ile uzlaştık! haber
yani oktay vural gibi mhp nin en aktif adamlarından birisi nasıl bu erken seçim tongasına düştü onu anlamak mümkün değil.
mhp li kadronun yatak odalı videolarını da biliyoruz. bayağı sorun çözülmüş anlaşılan..
sesli gülmeme sebebiyet veren önerme. bu ülkücü dediğimiz organizmalar hemen gaze gelebilen ancak piyon, maşa olabilen/olan zeka açısında baya sıkıntıları olan kişilerdir.
bir kişiye 5 kişi saldırabilecek zihniyete sahip insanlardan oluşur bu ocaklar. ülkü ocaklarından birkaç kişi birleşirse ayakkabılarının bağcıklarını çözebilirler tabi o ayrı. gerçekten kafası çalışan milliyetçi delikanlılardan kurulacak gizli örgütler belki bir şeylere yardımcı olabilir. tarihin tozlu sayfalarını karıştırmak gerekir.