her an, her saniye bir olay patlak veriyor. gün geçmesin ki yeni olaylar,yolsuzluklar,tapeler, şikeler, ölümler baş göstermesin. üzerine ötekileştirilmiş insanlar olduğumuzu varsayarsak; bu durum daha hızlı ve daha sık cereyan ediyor.
öyle ki uyuyup uyandığımızda yeni bir güne başlamak değil; yeni bir gündeme, yeni bir tartışmaya, daha sivri bir ayrışmaya başlamış oluyoruz. bütün olaylara yetişmek ise neredeyse imkansız az da olsa duyarlı vatandaşlar için.
geziydi, seçimlerdi, yolsuzluklardı derken amerikan yapımı filmlerden bile daha heyecanlı hale gelen; yasak aşklar ve seks kasetleri ile brezilya dizilerinde yaşanan aşk,ihtiras ve ihanet üçgenine daha çok rastlar hale gelmemiz; ve de ölüm olayları, ölümlerin siyasileştirilmesi, yoksulluk ve devlerin kapışması ile arada kalan ve tek kaygısı ailesi ile daha iyi bir yaşam sürmek olan halkın çaresizliği ise izlenen en büyük dram filmi, belgeseli niteliğini almış olmasını göz önünde bulundurarak ülkenin uzun bir süre reklam arsına gitmesi gerekiyor, çok bocaladık.
