dersi anlatırken öğrencileri birden dersten soğutmaya yarayacak espirilerdir.
ders kimya. öss hazırlık sınıfı. dersin hocası disiplinli, hafif kafadan kırık ama zehir gibi bir hocadır. tam kimyacıdır yani. efendim kimyanın ilk konuları; genleşme felan filan işliyoruz. hoca yazdı tahtaya bütün özellikleri sonra altlarına tanımlar v.s.
derken esnemeye geldi. sınıfa dönerek şu soruyu sordu:
- kimler esner?
ardından cevabı kendisi verdi. ancak gel gör ki bu cevap tarihe o derste yapılmış en iğrenç espiri olarak geçecekti. cevap aynen şu şekildeydi:
- tabiki uykusu gelenler!
o gün hayatımda ilk ve son defa kimya dinledim o da sadece 10 dakika. ondan sonrasını hatırlamıyorum. her kimya dersinde bu espri geldi ve her seferinde lanet ettim! lanet olsun! ve duydum o hoca şimdi dershanenin müdürüymüş. allah sabırlar versin ne diyeyim!
-ama hocam bedenci izin verdi,
-bedenci de ne demek beden mi satıyor hocanız. hahahh. beden öğretmeni evladım.
-ben bunu nasıl düşünemedim ya. ne zeki bi karısın sen öyle.*
ilk defa yapıyormuş duygusuyla yaptıkları bol tekrarlı espirilerdir. sahte gülüşlerin prensi olursunuz. malum öğretmen herşeye rağmen hala kral, tahtsız kral.
öğrencilerin en büyük kabusudur. bazen dozajın arttırılmasıyla yan etkileri gittikçe artar.
seçmeler
öğrenci: hocaam nereliisiniz ?
öğretmen: gel gösterim şlakkk !! tokatlıyım.
öğretmen: murtaza sana hocanın selamı var
öğrenci: hangi hoca?
öğretmen: nasreddin hoca.