okullar kapandıktan sonra, bir temmuza kadar idari olarak okulda çalışmaları gerekiyormuş, yalnız yılın altı ayı tatil yapan öğretmenlerimiz bunu az görerekten, 20 haziran - 1 temmuz arasını rapor alarak tatillerini arttırmaktalar.
bir öğretmenle ilgili en komik durumlardan biri, sınıfa müfettiş gelip dersi izlediği anda, öğretmenin hal ve tavırlarının rutinden farklılaşmasıdır. o hep bilinen kişi değildir.
cumhuriyetin ilk yıllarında revaçta olan fakat günümüzde ne öğrencisi ne de velisi hatta ve hatta ne de bağlı bulunduğu bakanlık tarafından ciddiye alınan, devlete tasarruf olması için sayıları azaltılmaya çalışan memur topluluğu
iki yıl sonra başlayacağım mesleğim.atamızın bile saygıyla bahsettiği ama günümüz insanının acıyarak baktığı meslektaşlarım (ki bu olay beni deli etmektedir)
her günün akşamı ertesi gün öğreteceklerine çalışan, öğretmek için öğrenen; sürekli yıllık planmış,ders planıymış,zümreymiş hazırlamak ile uğraşan tüm devlet memurları içinde eve iş getiren yegane çalışan.
içinde her türlü insan barındıran, çeşitli ideolojilerini küçük beyinlere işleyen, grevlerde tvde izlerken gördüğümüz, kimi edebiyat hocası necip fazıl kimininde nazım hikmet şiirleri okuttuğu, üç kuruş para için sizlere katlanıyoruz dediği, bayanların ideal mesleği, * ilk okulda sakız çiğnedin diye babandan yemediğin tokadı yemeni sağlayan ** idareci olanının bankacı gibi çalışması, kimisinin de kan ter içinde kalıp iki gram bilgi öğretmek için saçlarını döktüğü, erken menepoza girdiği,sigara içenin çıkışta sigarasını paylaşması * ergenlik çağındaki bebelerin gürültüsüne alışabilen kimsedir. saygı duyarım ama sevgim tartışılır...
dünyanın en kutsal mesleği olması da en zararlı mesleği olması da icra edenin elindedir. bu yüzdendir ki göreve başlamaları için kpss'den kaç puan aldımdan ziyade sabır, hoşgörü, kültür, özgüven, idealistlik gibi vasıflarını geliştirmeye yönlendirmeleri daha yerinde olacaktır. öğretmen de nihayetinde para kazanmak için çalışan biridir herkes gibi.ama yine de 70lerdeki bir çocuk için taşıdığı anlamı yitirmemeli doğruyu, güzeli temsil etmelidir kanımca.
her şey bir yana çok da güzel ve özel bir meslektir.ve çoğu kimse inanmasa da her bir öğrencisini kendi çocuğu gibi sevebilendir*
çok keyif veren bir meslektir. çocukların yaptığı abukluklar cem yılmazın espirilerine bin basar şekilde komiktir.
onlar çatlak patlak oynarken, daha dün annemizin kollarında yaşarken i söylerken yüzde hafif bir gülümseme olur ve uzaklara dalıp gidersiniz.
(bkz: hey gidi günler)
eve iş getiren meslek gruplarından olup fazla tatil yaptıkları için linç edilmek istenen kişilerdir.linç girişimi son derece haklıdır;zira:
50 kişilik bir sınıfın hakimiyetini sağlamak, her birinin anlatılan konuyu anlaması için çırpınmak, ödev kontrol etmek, yanlışları düzeltmek, belirli gün ve haftalar için program hazırlamak, rehberlik yapmak, sosyal faaliyet düzenlemek, sınav hazırlamak, yüzlerce sınav kağıdını kısa bir süre içinde okumak zorunda olmak, dönem sonu işleriyle uğraşmak, öğrencilerin sorunlarına çözüm bulmaya çalışmak, onları yönledirmekle mükellef olmak, plan yapmak,müfredatı yetiştirmeye çalışmak, veli toplantısı düzenlemek, velilerin her birini teker teker dinleyip ortak noktalar bulmak, on dakikalık tenefüslerde bile soru çözmekle uğraşmak vs vs vs vs vs gibi işler bir yana dursun öğretmenler mütemadiyen yatmakta, derslerde gazete okumaktadırlar (!) tü onlara.*
bolca tatili olan ve kendisine verilen yetki gereği öğrencilere "istersem gelir gazetemi okur size de şu sayfayı çalışın derim. maaşımı da alırım" palavrasını sıkabilen ve bazen de çok ama çok iyi insanların da yer alabildiği bir kamu görelisidir.
bunun adayı da bizzat öğretmen olanı da de her şeyden sıkılan hiçbir şeyden memnun olmayan tiplerdir. çok kişiseyle tanışma fırsatım oldu oluyor da ama ortak özellikleri beni gerçekten şaşırtıyor. hep böyle burun kıvırmalar, şunu yapalım mı? sorusuna yok o sıkıcı, şuraya gidelim mi? yaa orası berbat bi yer, peki şu nasılmış? yok ya kötü cevaplarını verebilen şahıslardır ki bi yerden sonra ehhh çektiriyorlar adama. ya benim karşılaştığım tipler numuneydi ya da bunu olacaklar ya da bunu çoktan olmuşlar çok sorunlu. okulda dersleri nasıl öğretiyolarsa artık beğendiremiyosun bu arkadaşlara bi bok.