değişecek olan yönetmelikle artık adaylar hükümetin oluşturduğu bir kurul karşısına çıkıp manevi, milli? değerlerinin sorgulanmasından sonra çıkan sübjektif sonuca göre mesleğe adım atacaklardır.
uzun lafın kısası hal ve tavırlarına, cevaplarına bakılacak ve sana "ya bizdensin" denilecek "ya da bizimle değilsünn" denilecektir. o kuruldan çıkan öğretmenden de, onların verdiği eğitimden de hayır beklemek ise epey iyimserlik olacaktır.
Bugün anladım ki bağırarak konuşmaktan başka çaresi olmayan meslek grubu, 40 dk seminer verdim,Günboyu çalişmişim gibi hissettim , sürekli bağırmak nedir arkadas, bide tüm çocuklar aynı soruyu tekrar sorabiliyor , anlatıyorsun , anlıyorlar mı oda Meçhul , yok iyiki ögretmen olmamişim, Allah ses tellerine sabır versin Saygıdeğer öğretmenlerimizin.
bir süre sonra ses tellerinizin kalınlaşması demektir. ilk birkaç ay dönme gibi çıkar ses afedersin, sonra oturur. ama ses eski ses değildir kesinlikle.
şu dönemde çok rasyonel bir seçimdir. yarım gün çalışıp 40 dakikada bir 15'er dakika mola verip hele branş öğretmeniysen çok daha fazla boş vakit bulup tatili bol bir meslekle 3000'e yakın maaş almak... atanma mevzusuna gelirsek ise yılda defalarca öğretmen ataması yapıldığı halde bir iibfliye nazaran kurum sınavına ve mülakata tabi tutulmaması son derece avantajlı durumlar.
şimdiki aklım olsa öğretmenliği yazardım valla aptallık etmişim.
tatil zamanı, boşluktan ne yapacağını bilmemektir.
büyük şehirde olsam kesinlikle kurs falan değerlendirirdim.
ramazandan sonrasını bekliyoruz efendim.
seminerler de biter.
Bazi kindar ve kiskanclara dert olan eylemdir. Gider ozel sektorde dusuk maas ve kotu calisma sartlari ile surunur. "Benim maasim ve calisma sartlarim duzelsin." diyecegi yerde, ogretmenlerin maasi dussun, ogretmenler soyle,boyle... der. Evde bir tane cocugun hakkindan gelemez, gelir burda ogretmenleri kucumser, laf atar.
Genellemelere kurban giden meslek.evet yata yata para kazanan kisim illa ki var her meslekte oldugu gibi.ancak mesleginin hakkini veren ,ogrencileri icin faydali olmaya calisan ogretmenler de gozden kacirilmamali.
zordur. severek ve isteyerek olmadığı sürece kendiniz haricinde çoğu insana zarar verecek durumdur. ama eğer severek yapıyorsunuz, emek veriyorsanız, yoruluyorsanız ama mutlu da oluyorsanız dünyadaki en güzel meslek bile olabilir sizin için.
Öğretmen olmak öğretmenlik okumak değildir. Öğretmen olmak bölüm okuyupta formasyon almak hiç değildir. Öğretmen olmak sınıfta çocuklara bağırıp çağırmak insan yerine koymamak, Küçümsemek, Ezmek, Çocukları eğitimden nefret ettirmek değildir.
Öğretmen olmak çocuklara matematik, edebiyat, fizik vb öğretmek değildir. Onlar her yerde öğrenilir.
Öğretmen olmak çocuğa insan olmayı öğretebilmektir. Çocukları ahlaklı büyütmektir. Çocukları vicdanlı yetiştirmektir.
Burdan bütün öğretmenlere sesleniyorum; Ahlaksız, vicdansız, umursamaz bilgili insanlar yetiştireceğinize, insan olmanın ne demek olduğunu bilen, Ahlaklı, Vicdanlı cahiller yetiştirin.
bir sevdadır öğretmen olmak, karşımıza çıkan tüm engellere rağmen...
ne ile açıklanabilir almadan vermek, verdikçe çoğalmak, çoğaldıkça yaşamı kucaklamak? bir damla suya hasret bir çöl susuzu gibi bilgi bekleyen, aydınlığa susamış, binlerce, on binlerce çocuğa beyninizi, bedeninizi açmak neyin karşılığıdır? Hayır zor değil, bir tek sözcükle anlatabilirsiniz bütün bunları, bir tek sözcük sizi geleceğe çevirir: “Öğretmen”.
ingiliz dili ve edebiyatı mezunuyum sırf bu işi yapmamak için 4-5 dil daha öğrenip büro açmayı düşünüyorum. zor meslek, her insan yapamaz. ben hiç yapamam.
