efenim sınıfın en azılı kopyacalarından olmasının yanı sıra bütün derslerde kopya çekme alışkanlığıyla bilinen, nereseyse bütün hocaların kopya çekmesin diye cephe aldığı öğrencidir.
sınıfta herkes ikişerli/üçerli otururken herhangi bir sırada ki öğrenci fazlalığından dolayı, öğretmenin aralarından bir tanesini seçmesi ile öğretmenin masasında sınava girmek zorunda kalan öğrencidir.
sınıfın en çalışkan çocuğu olmasına rağmen, çalışkan öğrenci profiline denk düşmeyen yani anlıyacağınız çalışkan ama kopya veren, tembel çocukların can simidi olan biri olduğu hocalar tarafından bilinmesinden dolayı dava arkadaşlarından ayrı düşürülen öğrencidir.
son olarakta masasında hiç bir öğrencinin sınava girdiği görülmemiş olmasına rağmen, hocanın kopya çekerken yakaladığı ve üzerinde ceza-i işlem, yaptırım * uygulamaktan kaçınıp * inisiyatifini kullanarak, sınavın kaldığı yerden devam etmesi için rutinini bozup masasına gönderdiği öğrencidir.
lise boyunca insana yapışan etiketlerden sonra, tüm sınavları bu şekilde girerek, size zorlu anlar yaşatan durumdur. bir de bunun sınıftan ayrı olarak sınava başka bir ders girme durumu vardır ki, o daha da beterdir.
çatır çatır birbirinden kopya çeken arkadaşlarını gören ve bulunduğu konumdan ötürü içinden lanet okuyan acınası öğrencidir. (bkz: biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar.)
en rahat kopya çekebilecek öğrencidir.taktiği bilsin yeter.hocalar genelde sınıfın ortasında dururlar.ve bu öğrenciye sırtları hep dönüktür.yani öndeki arkadaşla yapılabilecek kopya muhabbetini olayı abartmadığınız sürece farketmesi mümkün değildir.
bu öğrenci aslında sınavın ilk dakikalarında arka sıralarda oturan öğrencidir, fakat geçen süre onu öğretmen masasına taşır nasıl mı birlikte inceleyelim buyrun şöyle ki;
- sınavın ilk dakikalarıdır, öğrencimiz uykusuz bir şekilde etrafından medet umar,
- ardından öğle aralarını birlikte kah top oynayarak, kah simit yiyerek geçirdiği arkadaşlarının suratına bile bakmadığını görünce inceden küfürlere başlar,
- gece bilgisayar oyunu oynamaktan bırakın ders çalışmayı kopya bile hazırlayamamıştır,
- hıştt pişşt bi kaç arkadaşına seslenir fakat şerefsizler ses vermezler,
- artık o kdar sinirlenmiştir lan bi buraya bak göt diye haykırır sınavın ortasında,
- o an taşınmamanın vakti gelmiştir, tıpış tıpış öğretmen masasına gidip ,arkdaşlarını gözlerinin içine baka baka söver rahatlar...*
bütün sınıfa bakıp ''hehehehe'' diye gülen şahıstır.
kendisine yakın sırada ki çocuğa seslenir.
-lan burda bütün sorunların cevabı var.
+ne. gerçekten mi?
-dur bi dakka
+ne oldu
-4. soru yok aga be.
+ben sana söyleyeyim
-tamam.
.
.
.
.
-aga be 3 de yokmuş
+dur onu da söyleyeyim.
uzayıp gider anlayacağınız.
kopya ihtimali sıfıra inen, diğer elemanlar çatur çutur kopya çekerken mazlum mazlum bakan, daha sınav başlamadan kopya çekmeye yeltenmiş safım benim.
halbuki beklese gene bi saf çıkar o koltuğu dolduracak. öğretmen kendine 1-2 tane de nisbet bulur ve ilerleyen dakikalarda rahat rahat kopya çekilir. burda anahtar kelime sabırdır.
ya kopya ustasıdır ya da o dersi öğretmenden bile iyi bilen bir öğrencidir. (bkz: inek)öğretmenin burdaki amacı, sınava çalışmayan diğer öğrencilerden bu güzide öğrenciyi uzak tutmaktır. kopya ustası da olsa o bir güzide öğrencidir. çünkü (bkz: kopya çekmek bir sanattır).
kopya almamasından çok kopya vermemesi istenen, genelde öğretmenin gözde öğrencilerinden biridir ama göze girdikten sonrası asıl profesyonellik isteyen taraftır nitekim hocaya çaktırmadan hem kopya çekilecek hem de kopya verilecektir.
hoca nasılsa güvendiği için masada oturttuğu öğrenciye bakmayacağından en önde oturan arkadaşlarla hasbihal edilir, sınav kağıtlarını erken bırakanların kağıtlarına bakılır vs. ve sınav sonunda öğretmene içten teşekkür edilir. *
tembelliği ve absürd davranışları yönünden düşündüğümüzde hocanın sen geç kopya çekenleri bana söyle şeklinde oyalamaya çalıştığı öğrencidir.oysa ki herkesten çok kendisi kopya çekmiştir.