üniversiteden öğretmen olarak mezun olmamasında rağmen öğretmenlik yapanlar yüzünden bu durumda olan maaş. doğal olarak eğitimin kaliteside düşük. eğitimini vermedğin adama eğitme görevi verir; eğitilmişede üç kuruş para verirsen olacağı budur.
öğretmen maaşına gelmeden önce öğretmen türlerine bir bakmak lazım. öğretmenler en az 4'e ayrılır: kadrolu, ücretli ( benim de dahil olduğum grup), vekil, görevlendirme...daha şuan adını hatırlayamadıklarımda var. doğal olarak kanunname de bu şekilde ayrılmışsa bunalrın maaşları da tabii ki farklılık gösterecektir. bir kadrolu öğretmenin ek dersler de dahil aldığı para ortalam 1800 lira iken, bir ücretlinin aldığı para ortalama 650 liradır. bu miktar girilen ders saatine göre değişmekte olup, 30 saat girmiş olsanız en fazla 850 liraya yükselmektedir. bir vekil öğretmenin aldığı maaş ise hemen hemen 1000 lira civarındadır. he bir de sözleşmeli öğretmen vardı ama onu hükümet sağolsun kaldırdı. bu parayı çok bulan bürokratları oturtun kırsal kesimdeki bir okula da görsün öğretmenlik kolay mı zor mu. ancak yol yapsın yavşaklar, milleti her öğrenciye bilgisayar vereceğiz diye kandırsınlar. o tabandan ahbersiz milli eğitim bakanı sayın ömer dinçer beyefendiyi okullara gezdirip öncelikle kara tahtaları kaldırmasını söylemek lazım. bu kadar da havadan atılmaz ki mübarek, allahtan inançlı insanlarsınız. inançsız olsanız ..... yemişti bu millet.
ücretli öğretmenlerin 'neden ücretli öğretmenim ben?' diye düşünmek yerine 'kadrolulardan benden niye fazla alıyor yeaaaaaaaa?' diye düşündüğü sürece bok gibi olacak maaştır.
eğitime ne kadar değer verildiği ortada. bunun yanında öğretmen maaşlarının bu durumu pek şaşırtıcı değil aslında. yakında öğretmenleri hizmetlilerle eşdeğer tutacaklar, zaten hizmetli ve öğretmen maaşları arasında çok fazla fark yok. özellikle avrupa ülkeleriyle karşılaştırınca arada ne kadar fark olduğunu görüyoruz. peki bu ülkede hak ettiği parayı alamayanlar sadece öğretmenler mi? hayır, öğretmenlerden çok daha kötü durumda olan iş grupları da var. fakat yine de eğitime ve öğretmenlere verilmesi gereken önemi tartışmaya gerek yok sanırım.
anlamadığım bir şey var, neden bir doktorun, mühendisin, itfaiyenin maaşı değil de öğretmen maaşına bu kadar takmış durumdayız? bizi bu kadar dürtükleyen şey ne?
adam mühendis ama mütemadiyen öğretmen maaşına takmış durumda. iyi misin canım sen?
asgari ücretle çalışan bir adamın (mesela ben) aldığı maaşın 3 katıdır! bu maaşa az diyenler var. mavi ekran verdirtiyorlar adama. ulan bana verecekler 1800 tl maaş (bir öğretmen arkadaşımın aldığı mayış) taklalar atarım lan evde.
günde 4 saat, yılda 9 ay çalışan, bu çalışmayı da yüzde 20 verimle yapan bir memur için iyidir. tabii gönül ister herkes 10 milyar alsın, öğretmenler kadar çalışsın.
maaşın az olmasının sebebi öğretmenlerdir.
yatanlardır.
taşın altına elini sokmadıkları için sesini çıkarmadıkları için hizmetli ile aynı maaşı alıyorlar.
ve maalesef o hizmetli mesai saatinde yerinde yoktur.
ve o hizmetli ben devlet memuruyum temizlik yapmam gidin temizlikçi tutun diyebilen ve okulun bok götürmesine neden olan ve öğrencisi, öğretmeni hasta olandır.
nerden geldik la buraya.
ailemin durumunu gördükçe yaptıkları iş karşılığı "ne iş yapıyorlar ki de şikayet ediyorlar?" dedirten maaştır. bu ülkede en az iş gücünü gösterip en iyi parayı alan meslek grubudur. aralarından gerçekten bu parayı daha fazla hakeden öğretmenlerin olduğu su götürmez gerçektir ama çoğu sadece gelir, oturur ve gider cinstendir.
edit:
hakkında gelen müjdeli haber geldiği gibi gitmiş olan maaş.
--spoiler--
şimşek, bugün yaptığınız açıklama çerçevesinde, ocak ayındaki artış, öğretmenlere yönelik farklı bir uygulama gibi algılandı. hükümetin öğretmenlere farklıbir çalışması mı olacak- şeklindeki soruya şu yanıtı verdi:
hayır. bugün yapmış olduğum açıklama çerçevesinde enflasyon oranında bir artış olacak dedim. öğretmenlerimizin maaşları, memurlarla yapılacak toplu görüşmeden çıkacak oran ve enflasyon farkı göz önünde bulundurularak artacak. bugün bu konuda yaptığım açıklama bazı yayın organlarında eksik olarak yer aldı. dolayısıyla kamuoyunda yanlış bir algılama olmaması için konuya açıklık getirmek istedim.
--spoiler-- http://memurlar7.com/egit...digi-gibi-gitti-5874.html
hiç bir zaman yeterli olmadığı düşünülendir. verdikleri emek bir yana gurbete gitmeleri de yeterli olmaması için yeterli sebeplerdir. iyileştirme yapılması dileğiyle.
niye bu kadar insanların dilinde olduğunu anlamadığım maaştır. bu meslek üzerine o kada konuşuluyor ki konuşa konuşa kişi de kendi saçmalığına inanmaya başlıyor. eğitim sistemini ya da veli hatta üzerindeki öğrenci baskısını hiç saymıyorum. haftanın beş günü sadece konuşarak, her sınıftaki bireyin dikkatini azami noktada konuya çekmeye çalışarak, nöbetlerde gırtlak patlatarak, sürekli ayakta durarak, daha ne kadar sayayım genç adam. say say bitmez. nöbet bildiğin kordor ya da bahçe nöbeti, her an hiperaktif ergenlerin birbirine girmesini engellemeye çalıştığın nöbet. bir gün nöbet sonrası o kadar yorgunum ki, sesim kısılmış, ve evet sesim ertesi gün gitti ve tam 12 gün boyunca kısık sesle biraz da öğrencinin dalgasına maruz kalarak derslerimi idare etmeye çalıştım. bu bile bu mesleğin zahmetini anlatır. neden hep polislerle karşılaştırılırız, ya da imamlarla, zaten bu imamları hiç anlamam hep bizim maaşla kafayı bozarlar, oysa günde 5 vakit... neyse oraya hiç girmeyeceğim bile.
bilir bilmez konuşmak, sürekli genelleme yapmak ve saldırmak söz konusu öğretmen olunca herkesin hunharca yaptığı eylem. ben öğretmen çocuğuyum, evet babam emekli, çocukluğumda da onun maaşı yetmezdi, şimdi de yetmiyor.
