Bir devlet memuru veya özel okul çalışanının aylık kazandığı para.
Evinde bir iki tanesiyle uğraşamayıp kendine "ebeveyn" diyenlerin en az 200 tanesiyle aynı anda uğraşmaya çalışanların kazandığı parayı bir türlü hazmedememesi durumunu anlayabilmiş değilim.
Amına çaktığımın yerinde herkes insan, herkes hakkıyla; kanının terinin son damlasına kadar çalışmayla kazanıyor da parasını, bir öğretmenler yan gelip yatıyor.
Ben şu pazar günü, sabahın 9' undan beri burada heyecanla çocuklarımın sınav kitapçıklarını bekliyorum içim içimi yiyerek. Gebeşin biri de evde götünü yan devirmiş tek eliyle entry girip benim maaşıma dil uzatıyor. Hasiktir oradan.
Mühendislerde, öğretmenlerin aldığı parayı hemen hemen alıyor. Ama mezun olduktan sonra gelen mühendislere değil. Uzman olanlara anca o kadar veriyorlar.
Beğeniyorlar mi ? Hayır.
Hallerinden memnunlar mi ? Hayır.
Bence bu mühendis topluluğu öğretmenlere laf sokacaklarina gitsinler sisteme karşı ayaklansinlar....
Lisede bir dil ve anlatım hocası vardı. Adamın kafası kırıktı. Üst üste girdiği 2 ders süresinde ritimli bir şekilde sıraların arasında dolaşır kendi kendine konuşurdu. 2 yıl boyunca ağzından işime yarayacak tek kelime çıkmamıştır. Müdüre falan şikayet edildi, ne denetlendi ne de kimse umursadı. Ve bu adam bu şekilde emekli oldu. Yani demek istediğim çok çalışmak, işini düzgün yapmak falan hiç önemli değil. Bu ülkede yalnızca doğru zamanda doğru yerde olacaksın. Bu da biraz şans işi. Gerisi hikaye.
öğretmen maaşı/doktor maaşı diye sürekli bu durumun kategorize edilmesi artık epey gereksiz.
Herkes değerinden az kazanıyor ve herkesin maaşı eriyor artık ülke şartlarında.
Ha öğretmenlere gelince 9bin küsür azdır. Ama genelde maaşlar haftalık 40 saat üzerinden hesaplanırken öğretmenlerin haftalık 20 saat üzerinden hesaplanır. illa ki bunun ders hazırlığı, sınav hazırlığı vs. bunlar için de harcanan bir mesai vardır. Bunun yanında veli terörü de vardır. Kolay demiyoruz. Ama haftada 2,5 gün fiziksel olarak çalışma lüksün de vardır.
Title bazlı değil bir azınlık dışında artık genel olarak aldığımız paranın bir şeye yaradığı yok.
Şikayet edenlerden sıkılınca da koyun oluyorsun. Ama bizim gibi insanların da yapabileceklerinin bir sınırı var. Bir kibrit dünyayı aydıtlatmaya yetmiyor o özlü sözlerdeki gibi maalesef. Herkes şikayet etmek yerine kendi sahip olduklarına sarılıp ve çıkarabildiği kadar anlarının tadını çıkaracak. Bundan ötesi yok.
Özel sektörde oldukça düşüktür. Sen eğitim alsın diye biriciğini emanet ediyorsun öğretmenlere. Öğretmenler gereken değeri ve parayı almayınca da işini doğru düzgün yapmıyor. Devlette bir nebze daha iyi maaşlar özele göre. Tatil konusuna da gelecek olursak karşımızdaki bireylerin yaşı küçük olduğu için 12 aylık bir eğitimi kaldıramadığı için yaz tatili var. Öğretmenlik kolay diyenlere gerçekten sinirlenmiyorum bile artık. Daha iyisini yapabiliyorsanız buyrun sahneye davet ediyorum sizleri. Karşısında 7 yaşındaki çocuk yarım saat ağlasa, zırlasa ülkeyi terk edecek adamlar gelmiş öğretmenlik kolay diyor. Öğrettiğin şeyler müfredat olarak kolay evet karşındaki çocuğun algı kapasitesine göre hazırlanmış çünkü. Ülkedeki çoğu öğretmen artık işini bırakmak isteyecek duruma gelmiş durumda. Devlet okulları bakın tekrar diyorum en azından daha kolay ama oradaki şartlarda iç açıcı değil. Bir sınıfta 35 40 çocuğu okuduğu zamanlar oldu. Bu çocukları sıfırdan alıp belli bir temel vermeye çalışıyorsun. Hepsi aynı zekaya da sahip değil. Sınıfta ister istemez akademik olarak farklılık çıkıyor. Yeri geliyor geride kalanları tamamlamak için ekstra etütler yapıyorsun. Tabi ki mesleğinin gereği olduğu için karşındaki çocuğa saygı duymalı ve onu en iyi haline getirene kadar da çabalamalısın. Tabi ki devlet kapısına dayanıp işini kötüye kullananlar olmadı mı oldu. Pandemi sürecinde Online dersleri açmayanlar, Ya da kendi isteğine göre ders saati belirleyenler oldu. Çocukların 1.5 senesini boşu boşuna heba edenler oldu mu oldu. Bu yadsınamaz bir gerçek ama bir o kadar da işini hakkıyla yapan insan var. Tatili fazla olan bir meslek evet buna kimsenin dediği bir şey yok ama özel sektörde öğretmenseniz size tanınan tatil max 1.5 ay * 1 haftalık ara tatillerde de okula çağırıldığınız oluyor. Gidince ne yapıyoruz hiçbir şey. Ne bir eğitim veriliyor ne bir seu yapılıyor. Sırf patronun sana maaş veriyor diye seni o 1 hafta okula çağırıyor. Sözlerimi şu şekilde noktalamak istiyorum insanla uğraşılan her meslek zordur ve saygıyı hak eder.
Edit1: düşündükçe bu konu hakkında bir şeyler ekleme gereği duyuyorum. Ülkede eli kolu tutan herkesi öğretmen yapabilecek bir eğitim sistemi var maalesef. Hal böyle olunca da ülkenin eğitim kalitesi düşüyor. Belli başlı okullarda eğitim fakülteleri olmalı hatta puanlar o kadar yüksek olmalı ki insanlar çalışıp girebilsin. Bunun yanı sıra eğitim fakültelerine öğretmen kabul ederken mülakatlar da yapılmalı ama yapıyor muyuz asla. Sistemimiz o kadar kötü ki. Puanı yapan alınıyor bölüme, son sene kpssye çalışıp ezber yapan kişi de devlete atanıyor ve bitiyor, kpssden sonra yalandan bir mülakat yapılıyor evet ama ne kadar yansız bilemiyorum. Her öğretmenlikten binlerce mezun veriyoruz. Devlete atanamayan veya atanmak istemeyen kişilerde istemeyerek özel sektöre başvuruyor. Kendini geliştirmiş alanında iyi olan kişi iş başvurusunda iyi maaş bekliyor haliyle. herhangi bir okuldan mezun olan veya öğretmenlik alanında yeterli bilgisi olmayan veya sırf açıkta kalmamak adına her maaşı kabul eden kişiler yüzünden maaş skalası git gide aşağı çekiliyor. Senin kabul etmediğini başkası kabul edince patron da ucuza çalışacak insanı alıyor. Geçen gün çok sevdiğim ve cvsi dopdolu olan bir matematik hocamız ile görüştüm. Adam o kadar iyi ki alanında. iş görüşmesinde Red yeme sebebi başvurduğu okulların onun istediği maaşı vermemesi. Siz iyi olanı görmezden gelip,hakkını vermedikçe bu eğitim düzelmez. Öğretmenler açız iş bulamıyoruz diye ağlıyor her yerde ve hala eğitim fakülteleri azaltılmıyor. Hadi azaltmadınız açmaya da devam etmeyin.
Neden asagilik kompleksi anlatsana biraz. Ogretmenlik uni bitirdiginde, bir baltaya sap olamayanlarin son kalesidir, ne anlatiyorsun sen?. Ogretmen olmak ustun bir basari midir ki, asagilik kompleksi yasayayim. Asil asagilik kopmleksi sizler de var. Her firsatta alakali alaksiz "bir egitimci olarak" diye lafa girmeler, bence asagilik kopmleksidir. Kendini surekli muhendislerle, doktorlarla mukayese eden meslektaslarin agir asagilik kompleksi yasiyor. Ben taksici oldugum icin mi boyle absusrt bir dusunceye kapildin?. Ben bilegimin hakkiyla, kimseye eyvallah etmeden parami kazaniyorum. Sizin gibi mudurlerin velilerin kicini opmuyorum daha yazarimda neyse.
Biz okul yillarini geride biraktik kardes. Benim bir suru ogretmen musterim var. ozelden ararlar, diledikleri yere gotururum. yattigi yerden maas kiviran ozellikle yeni nesil ogretmenlerden, onlarda sikayetci. Muameleye gelince, kendi seviyeni gosteriyorsun benim umurumda bile degilsin. Maasinizi hakedin ek ders, kurs, ozel ders pesinde kosmayin ve aglamayin.