genelleme yapmak olmaz. mesela ben asla ayağa kalkmazdım, sınıfa öğretmenden sonra girer onu ayağa kaldırırdım, ceketini falan iliklerdi böyle, tırnak kontrolü yapar öyle elini sıkardım, bakımsız öğretmenle ders yapmak istemezdim tabi.
tabii ilgili girdiyi yazarken beklenen diğer görüşler de teşrif buyurmuşlar.
saygılı türkiye değildir, kesinlikle saygılı türkiye değildir. neden?
eğer gerçekten de saygıyla alakası olsaydı çocuklar mecburiyetlerinden değil istedikleri için ayağa kalkarlardı.
ayağa biraz geç kalktığı ya da unuttuğu için kafası gözü kırılan kaç çocuk var biliyor musunuz?
bu durum bazen ters teper ve öğrenci bu durumu silah gibi kullanır. Afra tafra yapacağı vakit ayağa kalkmayarak yada yarım yamalak kalkarak hocayı kendince protesto eder.
Bu durum yanlışı ta en başında yaptığımızın göstergesidir. itaat et boyun ey soru sorma vatandaşını oluşturmanın ilk adımıdır.
Bir gün olurda atanırsam lisede öğrencilerime sadece bunu hak ettiğimi düşünenlerin ayağa kalkmasını istiycem.*
hasta olup, ağrıdan iki büklüm olmuş öğrencilere bile "kalk ayağa" diyen öğretmenleri tanıma sebebi. kalkmayan var mı diye, 2 dakika boyunca tetkik edenleri de vardır, tokat patlatanları da.
koyun sürüsü mantalitesine yakınsayan davranışın sergilendiği ülkedir. bize özgüdür. saygı ile ilişkili olduğuna katılmıyorum zira sınıfa öğretmen geldiğinde ayağa kalkan öğrenci güruhu o sınıftayken nice saygısızlık ve şaklabanlığı sergileyebilmektedir.
Bizim kültürümüzde var olan şeyler..
aile büyüğü içeri girdiğinde ayağa kalkmak, öğretmen içeri girdiğinde ayağa kalkmak,
bunlar beden dili ile saygıyı ifade etmektir. Öğretmen sınıfta ders anlatırken, başka bir öğretmenın içeri girmesi durumunda sınıfın ayağa kalkmasıda bir o kadar saygısızlıktır mesela. Orada kişiye değil, ''öğreten'in eylemi'ne '' saygı gösterilir
(Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum. Hz.Ali )
sorgulamak ve eleştirmek tabi ki güzeldir, fakat özümüzden ve kültürümüzden kopmayarak.
aynı türkiye öğretmen karşısında önünü ilikler ve sakız da çiğnemez -öğretmenlerin deyişle geviş getirmek- bunu offlayığ puflayıp yapmadığımız için günümüze kadar gelmiştir, gelenektir, saygı göstergesidir, üniversitede zor üstümden attım o başka, hala arada kalkmaya yeltendiğim oluyor mal mıyım neyim.
müdürün odasına girmeden ceketinin düğmesini iliklemekle eş değerdir. saygı gösterisidir.gösterilmese kimse gırtlaklamayacaktır, gösterilirse de kimse sınıfta kalmayacaktır.
türkiye'nin en önemli sorunudur. eğer bu sorun ortadan kaldırılabilirse , ekonomi düzlüğe çıkar , pkk tamamen ortadan kalkar , rüşvet ve yolsuzluk son bulur.. örnekler çoğaltılabilir , o derece faydalı olur yani yersen tabi!
militarizmin kölesi olan türkiye. her davranış, her eylem askeri düzene göre. saygıyla falan alakası yoktur. ayağa kalkmayanı dövüyorlardı lan ne saygısı ? "korku" de bari.
öğretmenle öğrenci arasındaki ilişkinin yanlış kurulması sonucu ortaya çıkan topum modelidir. öğretmen öğrenciden tiksinmeyi, öğrenci de öğretmenden korkmayı öğrenir.
Saygıyla alakası olmayan iştir. Aynı Türkiye ilkokuldaki beden eğitimi derslerinde , rahat, hazır ol, sağa çark, sola çark komutlarıyla yetişir. Kız öğrenciler bile "ileri marş" komutuyla hareket edip "kıta dur" komutuyla dururlar. Hatta " iyi dersler arkadaşlar ve saol " kelimelerini andımızın bir parçası sanarlar.
öğretmenlik mesleği yüce bir meslektir, bu yüzden olabilir.
edit: eksileyen arkadaşa sesleniyorum. sana okuma yazma öğreten öğretmenin olmasaydı, beni eksileyebilir miydin.