şimdilerde temmuz 2011 öyp atamasında yanlış beyan ve atanıp beğenmeme gibi sebeplerle boş kalan kadrolar için ek atamanın, harıl harıl üds/kpds ve ales çalışan adayların aksine büyük ihtimal bu ay(eylül) sonunda olacağı dedikodusu var akademik camiada, ilgili sitelerde ve yök'ün telefona çıkan memurlarının beyanında...
2011 ek yerleştirmeler hakkında yök görevlilerinin tutarsız konuştukları iddia edilen poroğram.
neden tutarsız diye sorarsanız;
arayıp soranlara eylül sonu gibi tüm ilanların çıkması bekleniyor denmesi.
bir müddet sonra sadece açık kalan kontenjanlar açılacaktır. tarih ekim ortası gibi denmesi.
daha sonra açık kalan kontenjanlar + 600 beklenen ek kontenjan denmesi.
şu aralar da yine sadece açık kalan kontenjanlar ilana çıkacaktır denmesi.
kesin bir bilgi vermeyen yök insanı deli eder gerçekten. o kadar insan heyecanla beklemede... insanın umutlarıyla oynanması hiç de hoş değil, bunu iletmek isterim.
yüzde 60 ales puanı, yüzde 25 100lük sistemde diploma notu ve yüzde 15 varsa dil puanı baz alınarak hesaplanan sistemdir.tercihleri ösym sistemi üzerinden yapılır ve 10 tercih hakkı verilir. yüksek puan elde etmenin zor olduğu bir sistemdir, çok tercih edilir ancak çok az kişi yararlanabilir.yurt dışına gitmek isteyenler için sadece ales puanıyla yls faydalı olabilir,yurt içi başka bir alternatif arayanlar içinse kpds ya da üds kasmak daha makuldür.
yeni yönetmelik ile; ales puanının yüzde 60' ı, not ortalamasının yüzde 25' i ve yabancı dil puanın da yüzde 15'i alınarak puanınızın hesaplandığı program.
4000 kişilik kadro açıklanıp gün itibariyle 2272 kişi alınacağı duyurulan program.
niye lafı çevirip duruyor koca adamlar anlamam. ales'i de %60'a çıkartmışlar. türkçe matematik puanıyla akademisyen seçiyorlar.*bu kafa neyin kafası bir de bana söyleyin. http://www.yok.gov.tr/content/view/1242/
Dil puanini ilk giriste onemsizlestirip, kabul edilenleri dil okullarina gonderip, belirlenen sure icinde belirlenen puani alamayanin ilisiginin kesildigi program. Bosa harcanacak para cok tabii. Mesleki anlamda yeterliligi sadece mezuniyet ortalamasiyla olcmesi de apayri bir ilginclik. Guya merkezi sisteme agirlik verilip torpil engelleniyor, ama isini yuruten yine bal gibi yurutuyor. Olan yine dayisi olmayana oluyor.
artık öğretim elemanı yetiştirmekten ziyade ilahiyat adamı yetiştirmeye başlamışlar. açılan kadroların %80'i ilahiyat fakültesi. ayrıca diğer bölümlere tanınmayan imkanlar ile bazı bölümlere direk "yüksek lisans yapmış olma" şartı varken bu bebelere "...yapıyor veya yapmış olma." şeklinde bir ön şart koyulmuş ki akıllara ziyan.
eğitim fakülteleriyle, fen fakültelerini bu alımlarda es geçen program.bugün kadroları açıklanmış.
o ne kadar ilahiyatçı kadrosudur öyle! öyp'nin parlayan bölümü olmuş. mühendis alımları coşmuş. tıpçılar da bu coşkuya eşlik etmiş. geri kalan avcunu yalamış. artık kalan 2000 kadronun aralıktaki ek alımlarda akıbeti ne olur bilinmez.
tazminat olayını "kendi arasında halledebilenler" bulunmaktadır.Ayrıca gerçekten de tazminatsız olarak gidilebilecek üniversiteler vardır , zira görevlendirme olmazsa tazminat ( taahhüdnamede) olmayacaktır.Siz kalkıp yüksek lisansı başka üniversitede yaptıracak üniversiteyi yazarsanız taahhüdname devreye girer , ancak okuyacağınız yüksek lisans o üniversitede varsa normal araştırma görevlisi gibi oluyorsunuz diye öğrendim.Tabi herhangi bir şekilde öyp katkı paralarından uzak durmanız , sadece maaşınızı almanız kaydıyla...
ilk sayfasına not düşülmüş : 4000 kadronun geri kalanı ve bu atamada boş kalanlar sonradan tekrar ilan edilecektir diye...
yine birşey dönüyor gibi ,Allah ıslah etsin.
kardeşim ben bu atamada gideceğim belki , ama sen daha iyi kadroları "birilerine" sakladın...nereden emin olayım ? ta ne zamandan beri 4000 kadro deyip sonradan niye değişim yapıyorsun ? ayrıca bu atamalara çok az zaman kalmışken neden yönetmeliği değiştirip , alesi yüksek olanlara avantaj sağlama peşindesin.evet , pekala ales puanının katkısı yükseltilmeliydi ancak bu ales önce belirlenmesi gereken birşey değil miydi ? veyahut bir dahaki atamada dikkate alınması gereken bir kural olması gerekmiyor muydu ?
birileri ales'in haberini aldı , birileri açılacak kadroları biliyor , kadrolar açıklandıktan sonra bile "bazı şartlar değiştiriliyor - sitede sayfasının alt kısmına doğru görebilirsinizi ,18 değişiklik var -...Allah ıslah etsin...
2011 i 2012 ye bağlayan dönemde yapılan atamalarda kazandığım ama askerde olduğumdan kaydımı yaptıramadığım program, kazandığım üni kaydımı yapıp dondurmamı nedense kabul etmedi, öyp de şimdi arkadaş sen kazandın ama gitmemişsin ayağına 2012 atamasında puanımı yüzde 3 düşürdü o yüzden yeni puan hesaplama sistemine göre eski puanımdan daha yüksek olan yeni puanımın yüzde 3 düşmesi sonucu kazanamadığım program gerçi düşmese de girebilir miydim bilmiyorum onu yerleşme puanları açıklanınca göreceğiz.
ales'in iyiyse gel mantığıyla bilim insanı yetiştireceğini iddia eden program. analitik düşünme ve sorgulama yetisinden uzak pek çok adayın ales puanı yüksek olması sebebiyle yerleştirildiği görüldüğünde bilim insanı neden yetiştiremeyiz sorunu bu sistemde yatıyor.
torpil döneceğine öyp ile atansınlar mantığı çok çok daha iyi bir mantıktır. ayrıca türkiye'de yapılan sınavlar içerisinde analitik düşünmeyi, mantıklı düşünmeyi hızlı karar vermeyi ve refleksi ölçen bir sınav olan ales gayet de makul bir sınavdır.%60 etkisi vardır öyp puanına.
ha derseniz ki tamam ales iyi ama lisans ortalama puanı daha önemli olmamalı mı? cevabı çok basit; kesinlikle hayır. ales herkese eşit davranır odtüde götünü siktirip zar zor 2.75 yapan adamla, gidip yeni bir üniversitede 4.00 yapan adamın kıyaslanmasını azaltmıştır bu sınav. yine de %25 etkisi vardır.
he bir de %15'lik dil puanı var. madem akademik araştırma yapacaksın dil de bil kardeşim, bilmiyorsan da git 65 alana kadar kas gel diyen sistemdir ki bu da mantıklıdır.
tamam belki çok iyi akademisyen yetiştiremeyecektir bu program ama torpili ortadan kaldıracaktır. profesörün kayınçosu değil hakeden kazanacaktır bu programı.
bana kalsa ales %60, dil %25, lisans ortalaması %15 olmalı. ama bu da makuldür.
kadroların açıklandığı sistem, torpilin önüne geçildi diye savunulan ancak yalnız ales ve okul ortalamalarının yüksek olması sebebeiyle yerleşen pek çok insanın yeterli düzeyde bilimsel bilgisinin olmamasından ötürü bundan 10 yıl sonra yetişecek "bilim insanları"nın yetersizlikleri oldukça komik olaylara yol açacaktır.
başvurmayı düşündüğüm ancak üniversitelerin içinde bulunduğu boğuk ve özgürlükten uzak ortamın beni fazlasıyla tedirgin etmesi bir zamanlar çok istediğim akademisyenlikten soğumama neden oldu.
12 sayfa ilahiyat kadro ilanı bulunmakta. coştu mübarekler. bizimki 2 sayfa ya la. bırakıyorum abi ben bu işleri puana bak kadroya bak başvuran sayısına bak ha bir de milletin arkasındaki dayılara bak. ohooo. canım uzat sen ordan bi kpss kitabı bana.
korkudan başvurulması zor olan program. ya bırakırsam senetleri ödeyemezsem, hapislerde çürürsem sözlük. yazık değil mi bana gençliğimin baharında?
tabi en önemli sorun şu ki, onlar da beni bekliyordu sanki. *
açılan kadrolara baktığınızda, "yurdumun ne kadarda çok ilahiyat fakültesi araştırma görevlisine ihtiyacı varmış" demekten kendinizi alamayacağınız programdır. Merak konusudur bunca ilahiyat fakültesi araştırma görevlisiyle ne yapılacağı.
yayınlandığı andan beri sürekli kadroların kalıdırlıp yenilerinin açılması ve şartlar üzerinde yapılan oynamalardan sonra, canım ülkemde "torpil"in giremeyeceği yer yoktur savının temellendirildiğine şahit olduğumuz programdır.
