bizimkisi ağır ceza hakimiydi. evi tuttuğumuzda 12 kişinin öldürüldüğü bir davaya bakıyordu. 1 gün bile geç ödeme yapmadığımızı söylemeye gerek yok herhalde...*
''nası ossa öğrenci adam, her istediğimi yapmak zorunda, o zaman otoriteme otorite ekleyerek, diktatörlük modunda istediğimi yaptırabilirim'' gibi düşüncelerle bezenmiş, ''yeri ve zamanı geldiğinde, sizin de kızınız ya da oğlunuz bu durumun içine düşebilir'' gibi düşünceleri kesinlikle kafalarının içine sokmayan, genelleme olmasa da, normal kiracıya göre, öğrenciye kötü davranan ev sahibi modeli..
kendisini avukat olduğuma inandırdığım ve her zam talebinde yok iş kanunu, yok ticari kanun palavraları salladığım naçizane insan, yani oya teyze...
kadın geçen gün aradı yine, boşanma davasına bakmamı istedi...sizinle bir iş ilişkisine giremem demem gerekiyordu sanırım ve dedim galiba...bankacıdan avukat mı olurmuş...peh peh peh...smiley was here baby..
sürekli akşam baskınları yapan ev sahipleridir. ev kirasını kişi başi olarak ayarlayanları vardır. * kontrata garip maddeler koyarlar. kirayı bankaya yatırmanızı kabul etmezler* elden teslim isterler her seferinde burnunuzdan getirirler. *
Günün her saatinde eve kız attığınızı,her gün evin bir parçasını hain kahkahalar atarak parçaladığınızı düşünen evrimsel sürecini tamamlayamamış konuşan maymundur.
ailesinden uzakta okuyan üniversite ögrancilerinin kabusudur. yapmadık kıllık bırakmazlar. bi kere daha bastan evini mi kiraya veriyor kızını mı veriyo anlmazsınız. o derece naz yaparlar. evi verdikten sonra da bitmez çile huzursuz etmeye devam ederler.
edit: istisnaların itinayla ellerinden öpülür, söz meclisten kovulur.