sadece kendi derslerinin vize ve finallerinden sorumlu olduğumuzu zanneden ve sorumlu olduğumuz konuları ellerinden geldiğince genişleten egoist hocalar.
okul sorunları:okullarda gereksiz kabadayı gösterimi ve ezilen taraf
kantin sorunları:kantinciler kantini ek iş geliri yaparak öğrencileri sömürdüğü gerçektir.
hocalar:bu kutsal görevi kendi çıkarları için kirleten en vicdansız ve namussuz insanlardır.
yasaklar:bir çoğu abartılmamak şartıyla gayet uygun kılık kıyafet konusu tek tip disiplin konusundan taviz vermeyen hocalar olduğu sürece en düzgün Türk nesili yükselecektir.
otobüs ücretleri:bir çok kez düzenlemeye gidilsede hala dar gelirli ailerlerin çocukları için kabus olmakta
özel indirimler:devletin belirlediği kişiler ile bir düzenleme yaparak dar gelirli ve orta seviyeli öğrencilere okul kayıt paraları sosyal ortamda en cazip indirimlerle onları TÜRK devletine geri kazandırılması en büyük zaorunluluk ve sorumluluktur.
derse gitmeyerek geçmeyi çok büyük meziyet sanmak.
şöyleki derse gitmeden geçenler bunu büyük marifet gibi her yerde anlatırlar. bazı dersler için cidden sıkı çalışsan bile geçmesi zordur o bakımdan tebrik ediyor olmakla beraber derse sürekli gidenleri biraz ezici tavır sergilediklerinden dolayı esefle kınıyorum. dersi geçmiş olabilirsin ama dersi takip eden öğrencinin o dersten elde ettiği yararı elde edemeyeceksin. dersleri düzenli takip eden birisi dersle hiç ilgisi olmayan bir öğrenciye göre konuya ilişkin faktörleri tespit edip alternatifleri daha iyi değerlendirebilir.
öğrenci işlerinin üstünde 'öğrenciler giremez' yazısını görmüş biri olarak rahatça fuck the system diyebilirim.
öğrencileri ekmek teknesi olarak görüp yaz okulu açılacağını duyunca finali hard core yapan hocalar bunların başında gelir.
bulaşık, kira ödeme günleri, faturalar hele ki kışın gelen doğal gaz faturası, sınav haftası, not arama çabaları.
paranın yattığı o ilk gün yaptığın harcama ve geri kalan 29 günün nasıl geçeceği endişenin tadı da bir başka.
