öğrenci evinden akılda kalanlar

    1.
  1. Evin camına Tanışalım mı yazıp karşıda ki kız yurdundan gelen kızlar ile tanışmak.

    Soğuk bir odaya 4 kişi girip sürekli sigara içerek duman ile ısınmaya çalışmak.

    balkonda mangal yaptığımız için evi polisin basması.

    Terlikle yürüyoruz diye alt komşunun sürekli şikayete gelmesi.

    Yanda oturan 60 yaşındaki teyzenin "müziğin sesini açın duyamıyorum "diye bağırması.

    Ev sahibin evde içki içmeyin demesinden 1 hafta sonra elinde biralar ile eve gelip içelim mi diye sorması.

    Fenerbahçenin şampıyonlar liginde çeyrek finale çıktığı gün balkonun altında taraftar kitlesi toplayıp 3 lü çektirmek, yolu kapamak.
    6 ...
  2. 2.
  3. insanların namaza kalkacaklarını haber veren sabah ezanının size yatma vaktinin geldiğini haber vermesi.
    5 ...
  4. 19.
  5. salağın biri vardı. kız önden vermeyince oda arkaya geçmiş. çıktı geldi.zor oluyor acıyor falan deyip arko kremi aldı odasına geri döndü.

    yarım saat sonra bir daha çıktı geri geldi. baktık saçı başı arko olmuş. orada lafı patlattılar.

    - oğlum karıya hangi kafayı soktun sen ?

    çok çok komikti.
    3 ...
  6. 5.
  7. üst kat komşusunun gürültüden sebep şikayete gelmesi.
    sabahleyi evden 30 kişinin çıkması.
    3 ...
  8. 18.
  9. 3.
  10. boş bira şişeleri, yerdeki ekmek kırıntıları ve yumurta kokan duvarlar...
    3 ...
  11. 4.
  12. doğalgaz faturasını ödeyememekten kaynaklanan üşümenin giderilmesi için gereğinden fazla alkol tüketilmesi.
    2 ...
  13. 27.
  14. 20.
  15. sadece cam aralığından değil çatlayan duvardanda yağmurun girdiğini öğretir öğrenci evi. onun tüm halıları ıslatıp günlerce o ıslattığı halıların kokabileceğini öğretir. evet ıslak halı kokarmış işte tam olarak bunu öğretir.
    1 ...
  16. 10.
  17. eve adımını attığın anda hissedilen yalnızlık, sessizliğin sesi.

    oda kapısının kolunun* işlevini yitirmesi.

    odanın ışığı açıldığında ampulun* ilk anlarda tam performans çalışmaması ve bunun sonucu oluşan loş ortam.

    odanın her daim dağınık oluşu.

    odadaki masanın üzerinde geçen günlerden (peki peki yalan yok) haftalardan kalan tabak, kaşık, çatal, bardak gibi bilumum mutfak malzemelerinin duruyor olması.

    terlikleri sürekli kaybetmeniz; ikisini de aynı anda bulamayışınız. terliklerden birinin salondan birinin banyodan çıkması.

    odadaki duvar saatinin saniye kolunun sesi.

    eve girer girmez direkt odanıza gitmeniz ve ilk iş olarak bilgisayarı açmanız.

    odanın duvarlarını süsleyen birbirinden güzel, büyük boy film ve oyun posterleri.

    son zamanlar iyice rahatsızlık vermeye başlayan eskimiş yatak.

    odanın duvarındaki sebep olduğunuz çay lekesi.

    zaman zaman çalışmayı red eden televizyonun kumandası.

    odada yer alan balkon kapısından usul usul gelen soğuk hava.

    babanın bir ziyaretinde elektrik anahtarıyla duvarın arasına sıkıştırdığı "sağlık karnesi yenilenecek"(okulu bitirene kadar orada duran) notu.

    zaman zaman teklemesi sonucu odayı diskoya çeviren elektrik anahtarı.

    klavye ve fare'nin ucu ucuna sığabildiği, küçücük bilgisayar masası.

    odadaki prizin bozuk olmasısı sebebiyle metrelerce uzunluktaki beşli priz.

    *
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük