Gelenlerin bu nasıl bir hayat lan ehehe amuğa goyum buraya inek bağlasan yaşamaz dediği bir yerde yaşamaktır.
Duvarlarda sigara izmaritleri, küflenmiş çay dibi , küflenmiş makarna, küflenmiş tütün..
Tütün tabi lan. Para yok diye nikotinsiz mi kalalım ?
Aldık beş liralık adıyaman tütünü. Bir haftaya küflendi amk evinde.
ibne ev sahibinin aldığı 250 tl kira vallah haramdır billah haramdır.
Halılar bile küf tuttuydu.
Ciğerlerimizde oluşan yosunun verdiği yorgunluk ile 20 saat uyuyup 4 saat dışarı çıkardık o da akşamları.
Güneş ışığına hasret kaldık la.
Bi tane dandik bilgisayardan şarkı çalardı susmazdı hiç .
Yavşak ev arkadaşım sürekli saykodelik rock ve zenci müziği dinleyip dururdu.
Bir gün dedim, lan sikecem kapat şunu.
kültürsüz ıyy köy ayısı dedi.
Pillerindeki cıva akmış kumandayı attım kafasına şerefsizin.
Sonra metallica'dan the dey nat never koms açıp kafa salladık ergen metalciler gibi.
eğlencelidir. evin pisliğini, dağınıklığını takmıyorsan, arada bir temizlersen, en iyi arkadaşlarınla yaşıyorsan, uyduruktan da bir işin varsa ailen de para yolluyorsa, gittiğin üniversiteye de yakınsa harikadır. ben böyle bir şey hayal ediyorum. *
4 mevsim survivor yarışmacıları modunda yaşamak gibidir. başka bir şehirde her şeyden soyutlanmanın ama başka şeylere yoğunlaşmanın kapılarını açan bir yaşam biçimidir. süzgeç, bildiğin süzgeçe bile farklı bir gözle bakarsın burada. bi dal sigaranın bazen o kadar fazla önemi olur ki anlatmaya kelimeler yetmez. bu evde sike sike paylaşımcı olmak ve arkadaşını idare etmek zorundasındır. sorumlulukların, okulun, ideallerin vardır kafana estiği zaman kapıyı vurup çıkamazsın, her şeyi çok yoğun yaşarsın. burası sirk gibidir, hayatında bir daha görmeyeceğin tipleri ağırlarsın, bir daha hiç gülemeyeceğin kadar gülersin, sabah 5lerden 6lardan aşağı yatmazsın, 24 saat çalışan otelden farksızdır. tezgahın üstünde biriken yıllanmış bulaşığı, ayakkabılığa sığmayan 30 çift ayakkabıyı, banyo kapısının arkasında asılı duran turuncu renkteki havluyu, burnundan kıl aldırmayan adamın klozet yerine fayansa sıçtığını ilk defa burada görürsün. kısacası herkesin, her nesnenin, her hareketin göze battığı başka bir mesken yoktur, öğrenci evinde yaşamak bambaşka bir yaşam biçimidir, bazen hayvan gibi bazen krallar gibi yaşarsın.
o dönemlerde hoş olan bir yaşam biçimi olsada okulu bitirip hayatı bir düzene koyduktan sonra nasıl yaşamışım ben o evde it baglasan durmaz dedirten bir yaşam oluverdi şimdilerde. ama yine de her şeye ragmen tatlı tebessümleri yıllar sonrada yüzünüzde canlandıran ve illaki bir gün bitmesi gereken yaşam biçimidir.
yaşayabilme sanatıdır, zor bir meziyettir, her insanoğlu beceremez, risklidir de aynı zamanda (yoğun sigara dumanına maruz kalmak, alkol koması, kanser riski başlıcalarıdır). hani ev geçindirmek derler ya anne ve babalar işte o olgunun öğrenilmesi için gerekli olan şeydir öğrenci evinde yaşamak.
tanım: bildiğin, gerçek, elle tutulur şekilde yaşamaktır.
zor mudur bir bakalım:
-kendi evinizde yüzüne bile bakmadığınız küçücük bir ev eşyası öyle bir lazım olur ki tabi yoktur heveslendiğiniz iş yarım kalır. (bakmayınız: morphy yasaları)
-evi çoğu zaman bok götürür, temizlenmez, mutfak tezgahındaki kirliler bi size bakar, bi siz onlara bakarsınız.(hele bir de yalnız yaşıyorsanız)
-çok kişi geldiğinde dağınıktan gürültüden sıkılırsınız, kimse gelmediğinde yalnızlığınızdan.
-bundan önceki hayatınızda sövdüğünüz o sigara yalnız ama yapayanlız zamanlarınızda en yakın dostunuz olmuştur da farkında değilmişsinizdir.
-geçindirmeye para yetmez, yani yeter de siz yetiremezsiniz. bu yüzden babanın kulaklarını çınlatırsınız yada rahmetle anarsınız acaba nasıl geçindiriyor(du) diye.
-anneye dua edersiniz bol bol. evi çekip çevirmenin ne kadar da zor olduğunu anlamışsınızdır. "biz kendi başımızın çaresine bakamazken o tüm ailenin çaresine bakıyor? nasıl beceriyor?" soruları aklınızdan geçerken duanızı edersiniz. özlersiniz.
evet zordur. çok zor. hayatın da ne kadar zor olduğunu kenarından gösterir.
hayatın introsudur diğer bi deyişle.
ey bu satırları okuyan öğrenci. ne bakıyosun? git iki süpür ortalığı.
