benim ve arkadaşlarımın an itibariyle içinde bulunduğu durumdur.
ramazanın 30 gününün en az 20 sofrasının * ana yemeği patates kızartmasıdır.
yemeği kim hazırlıycak ve bulaşığı kim yıkayacak sorunu ramazanda da son sürat devam etmektedir.
eğer güzel bir organizasyon yapılırsa gayet güzel olan durumdur.
mesela daima kıyıda köşede evde tek kalan arkadaşlarınız veya yurtda kalan arkadaşlarınız varıdr.
şöyle yapıyoruz: ilk başta haber edilir bizde iftar yapalım die. daha sonra aga şu eksik gelirken alıversene denilir.
herkes toplanılır. eğer kalabalık olursa daha güzel olur. o sırada organizator arkadaş iş bölümü yaptırır ve hem çok güzel bir yemek ve arkasından çay veya kola artık ne isterseniz.
hemde kardeşlik artar.
sahur içinde aynısı geçerlidir.
eğer ankarada kalsaydım benim yapacağım durumdur.
su ile oruç açılan, ardınsan sadece patatesli yumurta* ve makarna yenen iftardır. bu zengin(!) içerikli sofradan kalkıldıktan sonra "iyi yedik be baba" şeklinde gururlu söylenişler başlar ve herkes bulaşığı kim yıkayacak diye birbirinin suratına bakar.
mesela bugün yeni bişey bulduk. soslu makarna + knoor hazır çorba (ezogelin) ve bim usülü hazır mantı hem de yogurt + salça soslu. içecek lipton ice tea şeftali.