her ne kadar sefalet içinde yaşansa da karı kızın kolay kolay eksik olmadığı evdir. geceleri okey falan oynanır sabaha karşı uyuyakalınır. senin benim yoktur, üç arkadaş birbirinin donunu çorabını giymeye alışır. yaratıcılık sınırlarının zorlanabileceği fırsatlar bütünüdür. insan değerini kaybedince daha iyi anlar. özledik o günleri.
*makarnanın ana vatanıdır. evet efendim sanılanın aksine orası italya değil tam anlamıyla burasıdır. her türlüsü bu evde mevcuttur. salçalısından, tuzlusuna; tuzsuzundan yağsızına; yoğurlusundan, ketçaplısına..
*bardak yıkamaya üşenip, 5lt şişenin kafaya dikildiği yerdir. kişi kirli olan bardakları görüp etrafında ev ahalisinden kimse olmadığından emin olduktan sonra 5lt şişeyi ağırlığını hiçe sayarak kafasına diker.
*aile evinde küçük olan ekmeğe gider kanunu bu evde geçerli değildir. ekmeğe gitmek için aday olan taraflar birkaç el dost kazığında kozlarını paylaştıktan sonra kazığa oturan kişi ekmeğe yollanır.
*unutmuyoruz! yemeği yapan kişi bulaşığa dokunmaz.
*beyler açık ışıkları kapatalım. sabancı dedemiz değil
ogrenci denen yaratıkların mecburiyetten dolayi kaldıkları mekan. genelde üniversite öğrencileri tarafından kullanılırlar. evde bulunan insanların ailelerinin herhangi bir sebepten ziyarette bulundukları tarihler dışında bu evlerde temizlik, duzen, hijyen, doğaya saygı, hayvan sevgisi asla yoktur. mutfak denen bolumde daima yığılmış bulaşık vardır. yerlerde ise toz üzerinde ayak izlerine rastlanır. eger evde kalanların yardımsever ve hamarat kız arkadaşları yoksa asla yemek pişmez ve temizlik yapılmaz...
her turlu kagit oyununu oynayabileceginiz, bunlara ait ekipmanlari da temin edebileceginiz (bezik tablosu bile), topluca şampiyonlar ligi maclarini buyuk zevkle izleyeceginiz, (testesteron ve bira-sigara eşligiyle) sabaha kadar geyik yapacak birisini bulabileceginiz (gerektiginde memleket kurtarmak icin bile), bircok rahatligi annenizin evinde bile bulamayacaginiz evler. cok yaratici mekanlardir, her turlu oyun her şekil ve techizatla bullunur ve başariyla uygulanir.
gayet düzenli, odaları birbirinden özenli, memlekette kendi evimiz neyse aynısını bu ortamda da bulmaya çalıştığımız kısacası şirin yuvamız dediğimiz evdir kendisi. birliğin ortaya çıktığı, bağların daha da kuvvetlendiği üniversite yaşamının en güzel anlarının yaşandığı yerdir ayrıca. tabi bu bizim için.
siz ne olduğunu anlamadan toplama kampına dönebilir, birdenbire boşalabilir de... öyle bir ev. şimdi de misafir olduğum öğrenci evinde birdenbire yalnız kaldım. yatakların altına, dolaplara filan bir bakayım hiç insan kalmış mı ? sizde var mı fazla insan ? varsa biraz alırım.