3 kişiydik. Herkes kendi odasında takılırdı.
Bir keresinde ortak iddaa kuponu yapmıştık. Kgv oynadığımız son maç 6-0 devam ediyordu.
"Ulan ben sana üst oynayalım demiştim amk" tartışmaları arasında sövüyoruz birbirimize...
Derken 90. Dakikada 6-1 oldu maç! Herkes birbirine atlayıp zıplıyordu sevinçten.
10 liraya 450 lira para almıştık.
Soğuk bir kış günü çok iyi gelmişti.
Bakın neredeyse her anıyı sktiredin diyebilirim, bizim ev Bi ara karikatür cihangirde bir ev gibiydi. Arada salonda ünlüleri filan görürdüm. Şu anda internette, tv de gördüğünüz neredeyse tüm aşçıların benim evde benimle içmişliği vardır.
televizyon kiralamıştık amaç paranormal activity 3 izlemek kurduk sistemi oturduk film korkunçluğun yanından bile geçmiyordu komiğimize bile gitmişti sonra arkadaşla aynı kanepede yatıyoruz göt göte dayadığımız için terlemiş arkadaş işedim sanmıştı uyandığımızda.
4 sene boyunca kaldığım evin salon penceresi apartman boşluğuna bakıyordu. ev en son kattaydı. bizde genelde birileri geldiğinde veya içmeli ortam olduğunda salonda takılıyorduk.tabi haliyle çok gürültü olabiliyordu. bir gece 2. katta oturan apartman yöneticisi teyze kapıyı çaldı açtım. aidatı alma görünümü altında ağzındaki baklayı çıkardı. çok küfür ediyorsunuz bütün ses evin içinde küfür etmeyin dedi. hayatımda kendi evimde dahi küfür edemeyeceğimi o zaman öğrendim.
Bir yil bir ev arkadasimla kalirken birkac arkadasi daha misafir ettik. Amac o gece aglamak. Bu sebeple aglanacak film secildi(incir receli) milyonuncu kez izlenilmek uzere benim yatagin karsisindaki koltuklara uzanildi ve baslandi filme. Ben tabi salak bu kizlar gerizekalilar modunda yataga girdim yaticam sessiz aglayin falan dedim neyse sabah oldu bi baktim bir tanesinin yuzu bes karis. Diyorum ki noldu sana ? Kizin verdigi cevap “ sen daha iyi bilirsin” . (Atacagi tribi sey edeyim) sonra gittim gece bizde hoykuren kizlara sordum bu niye boyle diye meger gece uyurken kizin adini seslenmisim gayet bagirarak ve kiz bakinca şlapss dıye hareket çekmişim. Kızda diyoki “ kanka tamam kabulumdu ama o ses oyle bi cikti ki cok dokundu icime senden beklemezdim” . Iste sonra toptan o hoykuren tayfayi hayatimdan cikardim falan.
Banyoda bulaşık yıkayanından tutun, su ısıtıcısında yumurta haşlayıp makarna yapımına kadar Bi ton olay gördüm ama en güzeli ütü üzerinde yumurtalı sucuk yapmıştık o oldu.
Arkadaşların cati katındaki evine yardıma gittik bunlar da mangal yakacaklar. Arkadaş Odun konusunu evin çatısından halletmeye kalkınca elimdeki bıçakla uzaklastirmistim. Sanırım bütün erkek öğrenciler bu çatı kat tahtalarını sökmeye meyilliler. Neden ama yani.
Öğrenci değil de yurt anım şöyle; yine zeka fışkırdığım bı gün de sıcak süt içmek istedim. Su ısıtıcısıyla da sütü kaynatıyım dedim, tabi aklıma hemen ya bozulursa sorusu geldi üstün zekam bu soruya "su ısıtıcısı bunun süt olduğunu nerden anlayacak ki" gibi harika bi cevap verdi.su ısıtıcısı bozuldu arkadaşlar.
Öğrencilik yıllarımı, kyk yurdunda geçiren fasfakir bir insan olsam da, dostların öğrenci evlerinde bolca bulundum.
ilk tanım:
Yoğun sigara dumanı, mobilyaya, perdelere sinmiş kesif sigara kokusu, yığılı bulaşıklar, beni döökkkkk diye yalvaran kültablaları, bakterilerin halay çekip, mendil salladığı artık yemekler, bayram eden karıncalar ve bilimum haşerat...vs...
ikinci tanım:)
Tertipli, düzenli, mis gibi deterjan ve yemek kokan, evinizi anımsatan, rahat ettiğiniz, müzik dinlediğiniz, yemekler yapıp mütevazi ziyafetler çektiğiniz ama giderken mutlaka, derleyip, topladığınız, kurallı evler.
Her iki tanımdan da dostlarım oldu, çoook sevdiğim ve halâ hayatımda olan.
Berduş takımı halâ berduş ama çok şeker.
Kurallı olanlar, evli, mutlu, çocuklu ama onlar da şeker.
Özlüyorum hepsini, o yılları...
Zaman makinası icat edilsin artık pilis!
bu gözler akla gelebilecek her şeyin küflendiğini gördü. demlikteki çaydan bildiğiniz coca kolaya kadar. çay neyse de kola küflendiğini ilk defa tatbik etmiş oldum. bir kere makarna yapılmıştı evin tek tenceresi ile. sonrasında bulaşık sırasındaki arkadaş yıkamamakta direttiğinden, bizimde işin inata bindiği için yıkamamamız sebebiyle bir atığın doğada nasıl yok olduğunu tam bir aylık süreçte inceledik. sonrasında tencere çöpe atıldı tabi.
Tam olarak geçen yılbaşındaydı. Bugün kendimize bi güzellik yapıp alkol alalım karnımızı bulgur pilavıyla doyururuz diye çıktık dışarı. Biraları kapmış yağmurda eve doğru yürüyoruz 2 grup halinde 6 kişi. Öndekiler bi köşede durdu yere bakıyorlar. Yanlarına varınca sordum noldu lan diye. Yerde 20 lira görmüşler örnektir yazısını arıyorlar. Ya gerizekalılar alın bakın diyerek yerden aldım. Para gerçekti. Sevinçten olduğumuz yerde bir kaç kez zıplayıp ardından koşarak markete tavuk almaya gittik. Evdeki piçlerden biri güzel yemek yapıyordu. Bulgurun yanına güzelce hazırladı tavuğu ve masadaki çatal kaşığa dokunmadan yediydik. Güzel bir akşamdı. Evet.
bahsettiğim dönem 2000 ler. malum o yıllarda hunharca hergün makarna yiyoruz. bir seferinde, yanyana duran tuz ve toz bulaşık deterjanını karıştırıp makarnaya bulaşık deterjanı koydum. gariptir ki pişerken değil yerken köpürdü. tarihi geçmişti heralde. sonra dört kız köpürdük bütün gün.
Evde 3 kişi kalıyoruz. Kuzenim ben ve kuzenin sınıf arkadaşı. Elektrik faturamız geldi. Cepte kuruş para yok. Naparız ne ederiz derken kuzen dedi sınıftan önümüze gelenden 1 tl 50 kuruş isteyelim kim ne topluyor fatura gününe kadar görelim. Ben kendi sınıfında kuzen ve diğer ev arkadaşı kendi sınıfında 3 gün milletten 1 tl 50 kuruş var mı diye diye faturanın parasını çıkarttık. 2-3 ay faturayı böyle ödedik.
Evde 3 kişi kalıyoruz. Kuzenim ben ve kuzenin sınıf arkadaşı. Elektrik faturamız geldi. Cepte kuruş para yok. Naparız ne ederiz derken kuzen dedi sınıftan önümüze gelenden 1 tl 50 kuruş isteyelim kim ne topluyor fatura gününe kadar görelim. Ben kendi sınıfında kuzen ve diğer ev arkadaşı kendi sınıfında 3 gün milletten 1 tl 50 kuruş var mı diye diye faturanın parasını çıkarttık. 2-3 ay faturayı böyle ödedik.
Evde 3 kişi kalıyoruz. Kuzenim ben ve kuzenin sınıf arkadaşı. Elektrik faturamız geldi. Cepte kuruş para yok. Naparız ne ederiz derken kuzen dedi sınıftan önümüze gelenden 1 tl 50 kuruş isteyelim kim ne topluyor fatura gününe kadar görelim. Ben kendi sınıfında kuzen ve diğer ev arkadaşı kendi sınıfında 3 gün milletten 1 tl 50 kuruş var mı diye diye faturanın parasını çıkarttık. 2-3 ay faturayı böyle ödedik.
bir sabah uyandık ve kahvaltı masasında kirayı toparladık, ayırdık bir kenara. ev sahibimiz problemli bir bey idi. o ana kadar pek samimi olmamıştık zaten. kim arasın diye tartışma başladı. biri, ben bugün bulaşık yıkıyorum ben aramam dedi. diğeri ben temizlik yapıcam falan.. tamam len dedim! delikanlı adamız ararız biz.
ben: selamun aleyküm cemil abi nas?
cemil abi: hah! gardaşım benim buyur!
ben: abi nasılsın? iyisin inşallah..
cemil abi: iyiyim iyiyim. sorun çıkmadan çözdüm mevzuyu.
ben: ne mevzusunu abi? (masadaki herkes gözlerini bana dikmiştir)
ara not: heriften nasıl korktuysam hala abi diyorum amk.
cemil abi: ya deep'im sorma, trafikte bi arbede yaşadık, çektim vurdum, 7 el sıktım ölmedi pezemenk... ııı.. ölmedi ölmedi sorun yok. siz naptınız dersler nasıl?
ben: iiyi abi. yani sanırım iyi. nasıl olalım çok şükür. (bembeyaz bir suratla) yardım edeceğimiz bir şey var mı cemil abi?
cemil abi: ölmek isteyen herkesten haberim olsun kardeşim, çeker vururuz!
ben: vurursun abi.. ben yine ararım seni müsait bi zamanda kira için..
cemil abi: ha kira tabi.. hallederiz sıkmayın canınızı. yaşamak güzel..
ben: tabi tabi güzel..
ve sonraki 15 ay kira gününden 10 gün önce kira parasını ayarlar anahtarlı para kasasında muhafaza ederdik. herif trafikte biri buna el hareketi yaptı diye 7 el sıkıyor ve karakola bile gitmeden sorunu hallediyor, sağ olsun adalet dağıtan hükümetimiz.
Ulan hahaha, üniversite 3. Sınıf. Finallerin son sınavı millet evde ders çalışıyor biz 2 kafadar dışarı çıktık.
Gece 1-2 o mekan senin bu mekan benim derken saat 3 de eve geldik baktım bizim evin ışıkları yanıyor iyi güzel, birde böyle hafif Club müziği geliyor nerden bilmiyorum ama hiç aklımda da kötü bir şey yok.
Bizim ev 7. Katta olduğu için asansör ile çıkıyoruz gece 3.30 4 saat. Neyse bindik, ama her kat çıkmaya ses artmaya başladı. Ben söylemiyorum tabi yarın sınav var, ayıp biz nasıl uyuyacağız diye. Yanımdaki eleman sızdı sızacak.
Neyse indik asansörden ses iyice bizden geliyor tabi anladık onu. Kapıyı bir açtım, yok böyle bir görüntü. Ulan 2 saat önce ders çalışan insanlar yarı çıplak ellerde bira vodka, kızlar geziyor, tanımadığım kızlarda var ama, ışıkların çoğu kapalı saçma bir müzik çalıyor alllaaah. Arkadaşa baktım, duruma ayak mı uyursak diye düşünürken sızıp kalmışız salona. Gece yarısı odama gitmek için kalktığımda yerdeki kızların üzerine basamak için çaba harcadığımı hatırlıyorum..
