öztin akgüç

entry2 galeri0
    1.
  1. 2.
  2. bugünkü muhteşem yazısından :

    Her ayrım bir ölçüde öznellik taşımakla beraber, Cumhuriyet’in doksan yılı dört ayrı döneme ayrılabilir. Yükseliş, duraklama, gerileme ve çöküş ... 1923-1938 yükseliş dönemi, 1939-1980 arası duraklama, 1980-2002 gerileyiş, 2002 de çöküşe giriş olarak nitelendirilebilir.

    ...

    2002 yılı AKP’nin iktidara gelişi ile Cumhuriyet’in çöküş sürecine girişi başlamıştır. Dış borçlar kısa sürede 130 milyar USD’den 400 milyar USD’ye yaklaşmış, Cumhuriyet’in ekonomik kazanımları, hem de söve saya elden çıkarılmış, ekonomi tümüyle dışa bağımlı hale getirilmiş, sınaileşme bir yana bırakılmış, gökdelenlerle, AVM’lerle, bazı altyapı yatırımları ile ekonomik başarı kazanılıyor izlenimi verilmeye çalışılmış; algı yönetimi kamuoyunun hafifliğinden, hiffetinden de yararlanılarak başarı ile uygulanmıştır. Türkiye OECD ülkeleri arasında, tüm ekonomik göstergelere göre uzak ara sonuncu iken, The Economist dergisi araştırmasına göre riskli ülkeler arasında uzak ara ilk sırada yer almakta iken, ekonomik başarı övgüleri yağdırılmıştır.
    Dış saygınlık, Sayın Başbakan Arap ülkelerine dahi gidemeyecek biçimde kısa sürede yitirilmiş, Türkiye AiHM’de en çok ceza alan ülkeler arasında ilk sıralara yerleşmiştir.

    Ülkede ayrılıkçı akımlar güçlenmiş, bölünme senaryoları güncelleşmiş, ülke Yıldırım Beyazıt’ın Ankara Savaşı’nı yitirdikten sonra Osmanlı’nın girdiği fetret dönemini andıran bir çözülme sürecine girmiştir. Ülkede mevcut olan Cumhuriyet karşıtı akımlar, güçlendirilmiş, ülkeyi, 76 milyonu kucaklama yaftası altında ayrımcılık yapılmış, yönetimde partizanlık zirveye ulaşmış, Cumhuriyet’i benimseyenler tasfiye edilmeye çalışılmış, başarı da kazanılmıştır. Ülkede yarı diktatör düzenli, dini motif ağırlıklı bir yönetim düzeni oluşturma heveslerini yaşama geçirme hazırlıkları hızlanmıştır. Özgürce düşünebilen, özgürce hareket eden, yaratıcı, vicdanı hür, ulusal kimliği olan genç kuşaklar yetiştirme yerine, başı bağlı, biat eden, düşünme özgürlüğü olmayan, dindar diye nitelendirilen gençlik yetiştirmeye yönelinmiş, eğitime, kurulmak istenen toplumsal düzenin bireylerini şekillendirme hedefi verilmiştir.

    http://www.cumhuriyet.com...p;ka=4&kb=5&kc=57
    7 ...
© 2025 uludağ sözlük