nereye gittiğimi bilmeyi isterdim. çünkü seni çok özledim. yaptığım her şey senden uzaklaştırıyor. ben senin için ağlamayı da özledim lâkin ağlamayı unutturan gözlerini görmeyi yeğlerim, sahi en son ne zaman ağladım?
Kimse kiseyi kandırmasın, özlemek yoklukta olmak demektir. Birşeyin boşluğunu dolduramayınca, eskisini ararsın. Bu gönül ilişkilerinde de alakasız başka konularda da aynıdır.
sevilen kişiyi tüm zerrelerde hissedip onu her an aramak. araya mesafeler girdiğinde o kadar garip bir hal alır ki özlemek, insanı bambaşka hissiyatlara sürükler. her şarkı onu hatırlatmaya ve yaşanan güzel şeylere götürür. temel olan şey onun yüzündeki gülümsemedir. saçlarının güneşte nasıl gözktüğüdür. gözlerinin renginin giydiği kıyafetle nasıl ön plana çıktığıdır.
bir çok zaman insanı keyiflendirir. uzaklığın verdiği bağlılık, insanın içindeki sevgiyi daha da artırmaktadır. o uzaklaştıkça aslında daha da yakına gelmeye başlar. söylemeye zaman bulunamayan şeyler gelmesi beklenerek aklın bir köşesine yazılır. onun gülümsemesinin verdiği huzur, insanı uzaktayken bambaşka hissettirir. mutluluk aslında anlarsınız ki o gülümsemede saklıymış.
araya mesafeler girse de, her güne onla başlamak özlemi tanımlar. aklında o vardır ve onla geçirilen zamanlar vardır. telefon denen araç özlemi daha da körükler onun sesi vardır ama o yanınızda değildir. aşk gerçekten varsa özlemin içinde daha fazla vardır. eğer aşıksanız özlemek dünyada yaşanılan ender duygulardan biridir. yüreğinizde aşk varsa onun gülümsemesinin beyninizdeki yansıması sizi ona daha çok bağlar.
insanoğlu'nun talihsiz kaderi. insan hep özler. Bugün bir bedeni özler, yarın bir hissi, öte gün bir ezgiyi değil o ezginin vermiş olduğu nefesi. insan özler. Özlemde ve nefrette insan pek mahirdir.
Bazen nefes aldırmaz. Koşmak istersin; ona rağmen, ona delice koşmak. Hâlâ nefes alabiliyorken, ihtimal dahi olsa şansınız varken koşun, denedim diyebilmek çok huzurlu hissettirir insana. Artık mümkün degil dediginiz noktada da emin olun geçmeyecek acı yok. Sabredin...
Göğsünüzün üzerine koca bir taşın gelip oturması, sözcüklerin boğazınızda yumru olmasıdır. Ondan kaçtıkça yine kendinizi onunla birikmiş anıların kollarında bulmak..
Geçmişin yad edilip, duygusal bir titreşim neticesinde oluşan karma bir duygudur.
Özlem, çaresizlik bile içerir. Özlemek öyle basit değildir, çok fazla duygusal minarel içerir. Özlüyorsan, değer görmüş değer vermişsin demektir. Dalında yetişen ve olgunlaşan bir meyve gibi.