özlemek, sevdiceği görene kadar sanki böyle kalbine her milimetrik açıdan birer toplu iğne derinlemesine sokuluyormuşçasına bir his. görmediğin gün arttıkça iğne sayısı da artıyor haliyle. görünce tabii, bi anda o iğneler toz bulutu haline gelip uçuyorlar, yerlerini de yarin öpücükleri alıyor.
özlenmek ise insanı biraz daha hayata bağlayan bir his, güne uyanmak için insana heyecan ve arzu katan.
Kendinde olanla başkasında olanı kıyaslamaktır. Güzel olan elindekini diğeri ile paylaşabilmektir.bu özlemi en samimi bir şekilde hissettirebilmektir. Bireysel olarak kaldığı müddetçe şiddeti nispetinde iki tarafa da acı verir.
özlemek. Sevebilecek kadar insan olduğumun kanıtı olur hem, bir gün insanlığımdan şüphe duyarsam bakarım hala sevdiklerimi özlüyor muyum diye. Hem özlemenin acısı da farklıdır. ilk önce güzel olan hissi hatırlarsın özlerken. iç acıtan bir güzelliktir bu. Hem gülümser, hem iç çekersin. Bencil insanım ben, bu kadar güzel bir duyguyu başkasına veremem.