Dostluklarını özler mi insan? Özlermiş...
Yanında koşulsuz güldüğüm insanlardan uzaklaştığım günlerden nefret ettim bugün.
Anladım ki elimi uzattığımda aslında ilk tutacaklar onlarmış. Herşeye ve geçen kayıp zamanlara rağmen.
Onlarla gülmeyi,sohbeti,huzursuz olmadan yanlarında olmayı özlemişim.
Tek bir cevabın ardından dakikalarca kahkaha atmayı özlemişim.
Seni çok özlemişiz dediler!!!
Hayat sen nasıl güzelmişsin. Nasıl iyi geliyorsun artık bana. Tüm sevdiklerim artık gerçekten yanımda. Ve biliyorum ki daima yanımda olacaklar.
özlem, birdenbire içinin boşalmasıdır
ne yapmış, yapabilmiş olursan ol, özlediğinin,
yanında 'bura'nda olmadığı zaman aralıklarının
ne denli boş olduğunu bilinçlendirmendir özlem
o, istediğin bilinçli ve açık birliktelik dışındaki
bütün ilişki biçimlerinde duyumsadığın boşluk...
iki tip özlem vardır. Özleyenine acı çektiren özlem, hem ilkel hem vahşi hem de insanı yavaş yavaş bitiren bir özlem. Özleyeniyle özleyenin geçmişi arasında köprü kuran iftardan önceki son beş dakika gibi özlenene karşı duyulan açlıktan haz duyuran özlem. Dış faktörler ikisinde de çok benzerdir ama içeriyi yeterince olgunlaştıramayan herkes için değişir.