erkek ya da hanım, esasen 'bana ne' olduğu hakikati saklı kalmak üzere; bana 'ne' diyorum ve bir kişinin eşinin kendisinden yirmi yaş büyük olmasını kim söz konusu olursa olsun yadırgadığımı, tribal ve fazla nefsani bulduğumu da belirtmek isterim...
akp nin programlara çıkma yasağı getirebileceği kişidir kendisi; zira partisini savunmakta öylesine yetersiz kaldı ve o kadar dağıttı ki konuyu, ben bile akp sempatizanı gibi hissettim bir an için kendimi.
bunun gibilerine söylenecek güzel bi söz vardır memleketimizde (bkz: dün boktun bugün koktun)yılların televizyoncusuna prim yapmak için ayar vermeye kalkarsan alırsın böyle cevabını eyyy özlem..
genç, tecrübesiz filan ama siyaseti özümsemiş maşallah. erken havaya girmek oldu tek hatası. bir de milletvekili olduktan sonra kendisini seçenlere göstereceği tavrı okan'a* göstermesi.
hiç yoktan kendisine hitap edilme biçimini mesele yapan bir insan istediği biçimde davranılmadığını görünce çıkıp gider değil mi oradan? oysa hiç öyle bir niyeti yok türköne'nin. iki dakika önce "londra'da yüksek lisans da yapmıştım" diye lafa atlarken gözler ışıl ışıl; iki dakika sonra ağlamaklı ve bilmem ne biçim bir saygısızlığa maruz kalmış, yazık.
bu kıssa tabii. hisse, öyle kadın olsun-genç olsun-türköne kadar güzel olsun demekle olmaması bu işlerin. (okan ise yalnızca vesile.)
ukala ( smart ass ) okan bayülgen'in programına milletvekilliği görevinden önce kahvehane işleten berhan şimşek ile beraber çıkması yanlış bir tercihtir.
öncelikle karşınızda milletvekilliğine aday olmuş insanlar varsa belli bir ciddiyet ile konuşmalı, kullandığınız kelimeleri dikkatle seçmelisiniz karşınızda çağla şikel, mustafa topaloğlu ikilisi yok o saatte kimse sizi gülmek içinde izlemiyor. sanırım okan bey kime nasıl ayar versem laf soksam diye sözlükte dolaşanlar gibi program yapıyor...
berhan bey kahvehane işletmeciliğinden sonra politikaya iyice ısınmış tam da mecliste görmek istediğimiz üslupta kalitede bir insan olmuş her şeyi biliyor her konuda ahkam kesiyor dinleme ihtiyacı hissetmiyor...
bu arada "okan akıllı olsun akıllı" tarzında youtube yorumları geliyor uyarıyım. *
ketcapli (1 hour ago)
Bu saygisizlik karsiliksiz kalmayacak. Bu palyacoya haddini bildirelim. Herkes NTV ana sayfasindan tepkilerimizi dile getirelim. Bu palyaco Okana haddini bildirelim. P.z.venk Okana....
ketcapli (1 hour ago)
NTV nin telefon numarası 212 3350000 buradan gorus bildireceginizi soyleyin sizi aktaracak oraya istediginizi soyleyin haddini bildirin
ketcapli (1 hour ago)
Bır de busiziilgilendiriyor (at) ntv com tr emailinden hadlerini bildirin
adalet ve kalkınma partisini, uzlaşmacı olarak nitelerken konuyu birden cumhurbaşkanlığı seçimlerine getirmesiyle, neredeydik nerelere geldik eserini solo olarak icra etmiştir. kavram ile olay arasında nasıl bir bağlantı kurduğunu anlamakta zihinsel güçlük çektirmiştir. nasıl yani? sorusunu sordurtmuştur. olay silsilesi gözümüzün önünde cereyan etmese, hakikaten cumhurbaşkanı adayı, her kesimden görüş ve onay alınarak, toplumsal mutabakat sonucu belirlenmiştir diyebilirdik. başbakan, adayı açıkladığında; tbmm stadyumundaki maraton ve kale arkası adalet ve kalkınma partisi taraftar milletvekillerinin tezahüratları eşliğinde abdullah gül'ün şaşkın ve tereddütlü bakışlarını, bu gözler gördü. kendisi bile, kendi ismi üzerinde uzlaşıldığından bir haber gibiydi.
uzlaşmanın teğet bile geçmediği olayla, uzlaşmacı niteliğini tanımlamak acemilik olsa gerek. başka örnek olay mı yoktu, uzlaşmacılıklarını kanıtlamak için. şimdi düşünüyorum da benimde, aklıma hiç örnek olay gelmiyor. var olsa gerektir. bulamamı, balık hafızasına sahip olmama bağlayın.
ayrıca böyle davranarak, berhan şimşek'in eline koz vermiştir. o da fırsat bu fırsat çektikçe çekti, anayasadan girdi iç tüzükten çıktı. siyasette, söylediğin sözlerin elinde patlayıp patlamayacağını önceden görmek gerektiğini böylelikle görmüş olduk.
sayın türköne'nin, atasözlerini iplemiyorum mealinde konuşması ise başka bir oturumun konusu.
ukalalıkta ve kabalıkta sınır tanımayan bir magandanın * programında -birazcık saygı bekledi diye- karşındaki kıro tarafından yarım saat boyunca rencide edilmeye çalışılan bayan...
ayar falan da yememiştir, malum denyo -amerika'da- ile başlayan cümle kurmaya hazırlanırken, -burası meksika değil- sözleriyle ayar nasıl verilir, alemi cihana göstermiştir...
ne yazık ki bu bayanın kardeşi bizim sınıfta öğrenci, kocası da hocamızdır.*
özlem türöne fazlasıyla küstah tavırlar sergilemiştir.
tabi ki nasıl milletvekili oldu? gerçekten muhtıra sonrası mı oldu? bunları iyice öğrenmek gerekiyor. sevmedim bu bayanı çok, hiçbir şey bilmeyen birinin milletvekili olma ihtimalini sevmedim, sevemedim.
sanatla ilgili bir soruya verdiği cevabı herkes gördü. 8 10 tane cümle ezberlenerek siyasetçi olunuyorsa, hep beraber bekleyelim memleketein sonunu.
yediği ayarlardan sonra içine çekilip küçülen milletvekili adayı. ''bana bu şekilde hitap etmenizi istemiyorum beyefendi'' diyerek kendini ifade etmekten aciz, kafasını öne eğen bir insanın da milletvekili olabileceğini göstermiştir...
berhan şimşek'in de sözlerini kesmesi, hiç de olgun olmayan bi şekilde millete çemkirmeye başlaması da dikkatlerimizden kaçmadı. ayrıca okan bayülgen'in sanatla ilgileniyor musunuz imasına geçiştirerek cevaplar vermiştir. demek ki vakti yok, tüm zamanını hizmete adamış birisi...bu yüzden kendisine 10 üzerinden 9 veriyoruz...ama durun...orda sayın denilmesini istemesi ezikliğinden, kompleks yapmasından ve samimiyetsizliğinden olduğu için 10 puaaannnnn!!!.....
dokunmayın garibime kişisidir. gerçekten çok hanımefendi duruyor ya da hanımefendi gibi olmak için çalışıyor. hangisiyse iyi yaptığı kesin. okan bayülgen'e söylediğinden bin kere pişman olduğu herhalinden belliydi ayrıca.
sonuna kadar destekledigim hanimefendi. okan bayulgen'in afedersiniz hiyarligi karsisinda tam gerektigi gibi davranmistir. burada bir kez daha okan bayulgen'in programinda akplileri nasil cekemedigini ve kaba davrandigini gormus olduk. chp li biri olsaydi ayni sekilde mi davranirdi acaba?
oyumun 180 derece dönmesine sebep olan bayan çok mu abarttım bağımsız olsa kesin verirdim. canlı yayın esnasında saygısızca ve küstahca tavırlara maruz kalmış insan. okan bayülgen beyfendiliğin ne demek olduğunu berhan şimşekten biraz öğrenmesi gerekir. yanındaki şakşakcıları da okan'a oranı makina olmadığını hatırlatması gereken biraz da siyaset siyasi tarih öğrensin sinema filmlerinden siyaset öğrenilmez adam gibi konuşmayı öğrendiğinde gelsin boş bir vaktimde uzun uzun anlatayım.
bu sizi ilgilendiriyor programinda maruz kaldigi cemkirmeler sonucunda oy potansiyelini arttiracagini dusundugum milletvekili adayi.
sebep : bu sizi ilgilendiriyor ve makina programi seyircileri ayni degil. memleketimizde ezilmis durumda olan veya gorunen kisiler herzaman prim yapmislardir.
eski mülki amir. seçim öncesi istifasını vererek-kaymakam-ak parti 1.bölge 9.sıradan aday olmuş kişi.
basit bir meseleyi gereksizce uzatarak bir erkeğin içindeki aşırı feminen hassasiyetli kadının ortaya çıkarılabileceğinin kanlı canlı ispatı. saygının ifadeyle/lafzen kullanılmasıyla eyleme dönüşmeme bahanesi olabileceğini düşünen yüzbinlerce kişiden sadece biri. siyasetin varsa eğer bir etiği, buna riayet etmenin ismin önüne temsili sahte/yalan bir edebi/saygın ifade yerleştirilmesinden başka bir şey olmadığını, söz kesmenin naif türkçe ve nazenin bir endam ile anlama kavuşup kabul edilebilirlik seviyesine ulaşamayacağını kestirememiş acemi.
farkında olmadan, varolduğu halde farkedilmeyeni gözler önüne sermesi hadisesi de şu: her insan ne kadar aydın, entelektüel, entelijansiya olursa olsun; savunma kalkanlarının ardındaki silahlarla karakterize ettiğine yahut kendisi olduğunun bir topluluk karşısında eleştirilmesine şiddetle cevap verir. bu bir davranış problemidir. sayın kelimesine takılıp; türk milletinin örf ve ananelerine, bu coğrafyanın değişmez kanılarını kabullenmeye zorlamaya çalışmak ne kadar abesle iştigalse; bunun karşılığında bu basit tepkiyi gülümseyerek geçiştirmek sağlam karakterliliği sunmak yerine uzatarak hicivli göndermelerde bulunmaya çalışmak da o kadar dalga geçilesidir.
bakınız sayın cemaat, verin üç beş kuruş bir tabunuzu yıkayım: hazret kelimesi saygınlığı ifade eder bir tanımdır. hazret kelimesinin bu coğrafyada nerelerde kullanıldığını hepimiz biliriz. sadece bir kesime dair uzun süreli kullanımdan dolayı sadece o kesimi ifade etmekle ruhsatlandırılmıştır. bir ara mustafa kemal'e adam dediği için geçmişi yok sayılıp ötekileştirilen bir adam vardı, o adam hala aynı adam da; zorunlu saygın ifadeler beklentilileri ne derece adam budur gereksiz geçici merakım.
ntv'deki bu sizi ilgilendiriyor programında fırçayı koyarsın onun yerine işte çamur konulmuş diye bir atasözü/deyim(ya da her ne ise)kullanan milletvekili adayı.akabinde okan abimiz yok öyle bir atasözü diyerek doğrulamıştır bizi.
birilerinin birilerini ilgilendirdiği programda kendisine saygısızlık yapan okan*'a ağzının payını veren, deyim yerindeyse okanı "d.t eden" helal olsun dediğim güzel insan. akp milletvekili adayı olması değilde, okan'a ayar vermesi bizleri çok sevindirmiştir.
comez oldugu kesin olan ki$i. yoksa hakli oldugu bir noktada i$ten biraz bile anlayan biri olsa her turlu orda mat ederdi okan'i.gerci her turlu kalbimizde olan $ahis.
(bkz: ah okan ke$ke ba$ka birine desen bunu)
