Bir kaç nedeni var. Bir kısmı dışarıdan bakınca sanki pasif (durağan) gibi görünen sakin fıtrat. Özellikle hareketli atik enerjik karşı cins için itici gelir. Kendi yapısına uygun bireyleri tercih etmeli böyle insanlar. Çok girgin atik sert keskin köşeli ve net insanlar onu açmaz. Bir kısmı tam sosyalleşememiş bir bireyin ortamda konumunu durumunu ne yapıp ne edeceğini bilememesinden kaynaklanır. Fakat bu asosyalliklerin hepsi aşılabilir niteliktedir. Endişeye mahal yoktur. Sportif ve kültürel faaliyetlere ve aktivitelere biraz daha fazla zaman ayırmalıdır. insanların içine yavaş yavaş karışmalı, birden bire olmaz.
Kıskançlık konusuna gelince; o konunun bütünsel olarak özgüvenle hiç alakası yoktur. Bir insan kendisi ne derece güvenilir olursa olsun, hakeza muhatabı da öyle, yine de kıskanır, takip eder, alakadar olur ve gerekirse herşeyine karışır. Otoritesini koyar hakimiyetini kurar liderliği ele geçirir bir erkek, ipleri asla kadının eline bırakmaz.
istenmedikleri anda çirkefleşmeleri ve biraz önce iltifatlar yağdırdıkları kadına hemen saydırmaya başlamaları birinci sıradaki davranıştır.
kendine güvenen erkek istenmediğinde güler geçer.
-tutmamış bir espriyi tutacağını düşünerek tekrarlamak.
-fikirlerini söyledikten sonra durduk yere kendi fikirlerine arka çıkmak.
-sorulmadığı halde kendi ile ilgili fazlaca bilgi vermek.
-onay beklemek. sürekli etrafına "de mi ?, hı ?" gibi sorular yöneltmek.
-yapabilme potansiyeli varken işleri arkadaşlarına yaptırtmaya çalışmak.
-tartışmalarda gereksiz yere sesini yükseltmek.
ilk buluşmada kızı eve atamamak. Erkek dediğin buluşma öncesi bile kızı ikna etmiş olmalı oysa ki bir şeylere. Sırf yazdıklarıyla karşısına gösterdiği zekasıyla.
Sürekli değişim içine girmek. Kadınları etkileyeceğim diye Kimlik karmaşasında kaybolmak. Saçı sarıya boyatıp, eşofmanı beyaz çorabın içine sokup bir yandan da eline tesbih almak gibi saçma sapan davranışlar.
-tutmamış bir espriyi tutacağını düşünerek tekrarlamak.
-fikirlerini söyledikten sonra durduk yere kendi fikirlerine arka çıkmak.
-sorulmadığı halde kendi ile ilgili fazlaca bilgi vermek.
-onay beklemek. sürekli etrafına "de mi ?, hı ?" gibi sorular yöneltmek.
-yapabilme potansiyeli varken işleri arkadaşlarına yaptırtmaya çalışmak.
-tartışmalarda gereksiz yere sesini yükseltmek.
Çoğu zaman aynen derler sizin görüşlerinize katılırlar, kendilerini hiçbir koşulda beğenmezler, dünyada boş yere oksijen tüketirler genelde işsizdirler.