öz güvensizliğinden kurtulmasının yolu başarılı olmaktan geçen erkektir. bu başarı ilişki, aşk meşk başarısından ziyade kariyer ve eğitim ile ilgili başarılarıdır. bir de yeteneğine göre spor, müzik, branş başarıları. kısaca başarı başarı. kendine güvenmeyen erkek, güveneceği bir başarı sağlayacak ki oradan kendi kişiliğine bunu ukala bir tavır olmadan kendine güvenen bir birey modeliyle yansıtsın. centilmenlikten bile öz güven olayına geçilir yani. yeter ki hayat ile ilgili iletişimi kopmasın.
özgüven eksikliği toplumumuzun maalesef kanayan yarası.. her şeyi etkiliyor her şeyi.. sadece sevgili olarak düşünmeyin...
oğlum bugün kendimi çok garip hissettim la.. özgüveni inişli çıkışlı olan biriyim. ama genelde kendimi özgüvensiz olarak nitelendiririm. mesela bende bazı konularda kendimi geri çekerim, bazı yerlerde kasarım. ama bugün gördüğüm o arkadaştan sonra kendimi çok özgüvenli falan hissettim. ne bileyim amk özgüvensizlik dendiğinde bazı kompleksler, hayatı kasmadan olduğu gibi yaşayamamak falan geliyor benim aklıma ama bugün o arkadaşın sen hangi sınıfta gireceksin sınava demesiyle özgüvensizliğin çok, hemde çok kötü bir şey olduğunu daha iyi anladım.. evet sen hangi sınıfta gireceksin dedi.. 13 no lu derslik de gireceğim dedim.. yapma ya dedi.. yardım edilecek bir konu varsa edebilirim dedim.. ya şimdi benim gireceğim sınıfta çok kız var, girsem mi girmesem mi bilmiyorum.. ben böyle kızlar olunca giremiyorum dedi.. içime okka gibi oturdu öyle deyince... tabi ki gireceksin o sınava, göster sınıfına beraber girelim dedim.. önce biraz soğuk durdu sonra tamam dedi.. sınıfa doğru giderken kardeşim kızlardan bu kadar çekinmene gerek yok, neyin eksikte nesinden çekiniyorsun, kasma rahat ol dedim.. sonra havalı bir şekilde sağa sola bakarak sınıfa girdim en fazla ne mi oluyor direk kızlar yüzünüze bakıyor siz de bakınca hemen önlerine dönüyorlar.. ama o çok kasıyordu, etrafına bile bakamadan oturdu hemen bir yere.. bende yanına oturdum.. sonra 10 yıllık kankam gibi 2-3 dakika sohbet muhabbet ettim.. tuvalete gideceğim diyerek çıkıp kendi sınıfıma döndüm.. aslında o lafları derken kasma, çekinme falan dediğim de aslında bende bazı konularda böyleydim ama ne bileyim böyle kızlardan utanmak, çekinmek, sırf bu özgüven eksikliğinden dolayı basit bir sınava bile girememek ne bileyim kimse haketmiyor lan böyle olmak..
salı günü dersimin olduğu gün o çocuğu bulursam gidip tekrar konuşacam... böyle insanları nasıl olsa konuşmuyor, kendi halinde deyip tek başlarına bırakmayın.. anca böyle yaparak onların daha da kendilerini değersiz hissetmelerine yol açmış oluruz biz farkına varamasak da... ve ben bazılarımızın sırf giyinişinden dolayı insanlara nasıl davrandığını da çok iyi biliyorum.. kimse kimseyi kandırmasın dikkat çekmeyen sıradan giyimli bir erkeğe davranma şeklinizle.. manken gibi giyinmiş bir erkeğe nasıl yaklaştığınızı ben çok iyi biliyorum.. burada önemli olan iç güzellik falan gibi demagoji yapıp sağda solda böyle insanları iplememek de nasıl ikiyüzlülük onu da kendi vicdanınıza bırakıyorum..
lafın kısası insanlarla konuşalım, gerekirse gidelim yanlarına boş beleş muhabbetler edelim.. toplum böyle böyle ilerleyebilir.. bugün ben o çocuğa göre özgüvenliydim, yarın da benden daha özgüvenli olan biri bana bu şekilde davransın.. böyle böyle sıyrılalım kabuğumuzdan, atalım bizi saran, boğan, zincirleyen ne varsa kurtulalım bu beladan...
özgüveni olmayan erkek maldır, "kaybetmeye mahkumdur, eziktir vs.
yaşadığınız ülke ahlakçıların bol keseden salladığı, tabuların toprağa çakılmış, içinde kırk tane ayrı kültür çorba olmuş, dinlerin lafta hüküm sürdüğü, afrika ülkelerinde olmayan kıtlıkların olduğu bir yer.
askerlik yapmayana kız verilmez, küpe takan ılıktır, sünnet olmayan erkekliğe adım atmamıştır, ekmeğini kolunun altına koyamayan adam değildir, vs. siktiriboktan görüşlerin hala zirvede ve inanıldığı bir yer burası.
kamışa su yürüyor mu, manitan var mı, kaç tane kızı bilmem ne gibi sorulara maruz kalınan bir yer burası.
karşıtı olduğun görüş senden güçlüyse linç edildiğin, kafanın ezildiği bir yer. kazayla kar topuyla birinin camını kırsanız öldürülebileceğiniz bir yer arkadaş burası. kazayla birine dokunsanız "hayırdır birader" denilerek tehtid edildiğiniz bir ülke burası. arkasına bakıp da "arkamda kaç tane beni destekleyen adam var" deyip kavgaya gidenlerin olduğu bir ülke burası. medeniyetten uzak olan yerde neyin özgüveninden bahsediyorsunuz.
güçlünün yanında olan insanda her türlü özgüven oluyor tabi, karşıt görüşlü olsanıza. sıkar biraz değil mi delikanlı.
bir kadına insan gibi açılırken bile kırk kere düşünmüyor musunuz "başıma dert alır mıyım, tacizci damgası yer miyim, yanlış anlar mı beni, abisi babası varsa sokağın ortasında beni kurşunlar mı" gibi sorular geçmiyor mu aklınızdan. tacizci damgası yiyip masum suçsuz yere öldürülen gençler var bu ülkede. yaşandı bunlar bu ülkede koçlar, hala da yaşanıyor.
baştan kaybeder.
özellikle hoşlandığı kadınla konuşurken ürkek ve tedirgin halleriyle karşı tarafı rahatsız eder.
iyi eğitimli, kültürlü ve zeki olmasına rağmen özgüvensiz halleri itici olmasına neden olur.
Günümüz Türkiye'sinde özgüvenli erkek olmak için öncelikle iyi bir işin ve paran olacak akabinde kültürel anlamda birikimin olacak.
yeni mezun olan çocuk da kültürel birikim olur amenna ama çocuk daha yeni yeni para kazanacak, daha evi Yok arabası Yok. ilk kazandığı parayla belki de hayalini kurduğu ayakkabıyı alacak ya da anneciğini yemeğe götürecek derken süreç uzuyor.
Bence erkeğin özgüveninden ziyade kadın özgüven sahibi olacak. Sorumluluğu Paylaşmayı bilecek, karşısındaki insanı rahatlatacak. O zaman erkeğin özgüven temeli daha sağlam olur. Ama devamlı negatif pekiştirme ile erkekler özgüven kaybı yaşıyor ve sonrasında ilk entryde bahsedildiği gibi yalnız kalıyor.
Sen beni beğenmezsin.
Bir gidin allah aşkınıza .sanırsınız kainat güzeliyiz.
Tamam işte öyle kalırsın bu absürd cümle ve buna benzeyen saçma sapan hareketlerle.
Güle güle şekerim.
