iyi - kötü yanlarınızı düşünün, dik durun, kendinize saygı duyun… Bunlar özgüven kazanmak için zaten duyduğumuz, bildiğimiz şeyler. Halbuki alışkanlıklarınızı değiştirip biraz risk alırsanız, hayır diyebilirseniz ve kendinize her gün bilinçli bir nefes terapisi yaparsanız özgüven kazanabileceğinizi biliyor muydunuz?
Alışkanlıklarınızı değiştirin, risk alın
Her sabah bir dilim kepekli ekmek ve iki beyaz peynir, her Çarşamba akşamı Zeynep’le sinema, her Cumartesi ev işleri, her Pazar ailecek Monopoly… Rutinleşmiş bazı alışkanlıklarımız aslında özgüvenimizi yitirmemize neden olabiliyor. Çünkü bu alışkanlıklar ‘hep tanıdık’ oldukları için bir nevi kişinin kendini güvende hissetmesine sebep olurlar; kişinin beklenmedik durumlarla karşılaşmasına neden olmazlar. Genelde insanlar beklenmedik durumlar karşısında ne yapacaklarını bilmedikleri için özgüvenlerini yitirmiş hissederler. Bu nedenle biraz cesaretlenip bilinmeyene, alışık olunmaya yönelmek; risk almak, tahmin edebileceğinizden daha fazla özgüven kazandırır insana. Çünkü hem başarınca özgüveni bizzat hissedersiniz; hem de daha fazla tecrübe edinmiş, dolayısıyla daha fazla konu karşısında nasıl davranmanız gerektiğini keşfetmiş olursunuz.
Bunu küçücük alışkanlıklarınızda bile uygulayın. Her sabah farklı, daha önce hiç denemediğiniz malzemelerle kahvaltılar hazırlamayı deneyin. Her Çarşamba Zeynep’le sinemaya gitmek yerine, her haftanın farklı günlerinde farklı kişilerle daha önce hiç yapmadığınız aktiviteleri yapın. Gün gelsin ne yapacağınızı hiç planlamayın; o an ne istiyorsanız onu yapın. Bu yenilikler ufacık gibi gözükse de, zamanla, yeniliğe açık olmak sizin yaşam tarzınızın bir parçasına dönüşmeye başlayacaktır. Artık her konuda daha cesur, daha özgüven sahibi olacaksınız.
Doğru nefes alıp vermeyi öğrenin
Doğru bir şekilde nefes alıp vermek güven dozunu artıran en önemli etkenlerden biridir. Neden mi? Hemen açıklayalım. Derin bir şekilde nefes alıp verdiğinizde vücudumuzdaki tüm gerilimler gevşemeye başlıyor. Meditatif boyutta etrafınızdaki her şeyi kendinizden bir süreliğine uzaklaştırıyor, kendinizle baş başa kalıp kendinize odaklanıyorsunuz. Özetlemek gerekirse; “Ne kadar doğru ve bilinçli bir şekilde nefes alıp verirseniz, o kadar hayatınızın efendisi olursunuz”. Dolayısıyla gün içinde kendinize birkaç kez nefes molası verin. Herşeyden uzaklaşın ve bilinçli nefes alıp vererek sadece kendinize odaklanın.
Doğru ve bilinçli bir nefes derken neden bahsediyoruz? ister oturur pozisyonda ister ayakta, bir elinizi sırtınıza götürün. Göğsünüzü bir balon gibi düşünün ve onu şişirerek bu pozisyonda nefes alın. Sanki sırtınızdaki elinizin içine bu nefes doluyormuş gibi. Bu esnada sadece tek şey düşünün: kendinizi… “Nasıl hissediyorsunuz?” Eğer kendiniz hakkındaki hissiyatınız olumluysa özgüveniniz her nefes alışınızda daha da artacak. Eğer olumsuz hislere sahipseniz, bunun nedenini düşünün ve bu düşünceyi değiştirmek için çözümler bulun. Terapiniz bittiğinde ise hemen uygulamaya geçin. Bir gün içerisinde 2 veya 3 defa, 3’er dakikalık bu derin nefes egzersizini uygulayın. Bu mola, hem tüm stresinizi atacak, hem özgüven kazanmanızı sağlayacak; duruşunuzu bile değiştirecektir!
“Hayır” diyebilmeyi başarın
“Hayır” demek sadece bir şeyi inkar etmek anlamına gelmez. “Hayır” demek, aslında kendi kişisel ihtiyaçlarını ve isteklerini net olarak dile getirmeye cesaret edebilmektir! Eğer her şeye evet diyorsanız – üstelik tersine inanıyor olsanız bile – onaylanmama, beğenilmeme korkunuz var demektir. Kendi zıt fikirlerinizi öne sürmeniz, karşı çıkmanız, sizin sevilmeyeceğiniz anlamına gelmez. Tam tersine karşı çıkmak, başkalarıyla hemfikir olmadan da onların sizi sevebileceğini, bu şekilde saygı görebileceğinizi gösterir.
Peki nasıl “hayır” diyebileceğiz? Hem şahsi fikrimizi belirtmek, hem de karşımızdakini incitmemek… Bunu nasıl başaracağız? Genelde uzmanların görüşü ortak; uygulanması gereken 3 adım var. Birincisi bizden talep edilenin kendi cümlelerimizle reddedilmesi… ikinci adım; neden kabul edilmediğinin ifade edilmesi ve üçüncü adım bu davranışı yaparsanız kendinizi nasıl hissedeceğinizi, üzerinizde bırakacağı etkinin tanımlanması… Unutmayın; “hayır” demenizin nedenlerini saydıktan sonra yapamayacağınızı söylemek çok daha kolay olacaktır.
in the flex dizisinde görmüştüm simdi karakterkerin adıni hatirlamiyorum ama abi kucukken okulda özgüven sorunu yasayan kiz kardeşi icin icinde küfürler olan butun sarkilari indirip bi cd hazirlayip veriyo. bence de ise yarayabilir zira insanlar dinledikleri sarkilardan etkilenirler. dinlediğimiz tarz karakterimizi yansitir diye düşünürüz ama adlinda dinlediklerimizin de karakterimiz üzerinde etkisi büyüktür diye düşünüyorum.
Kendi fikirlerine düşüncelerine güvenip hayallerini kurduğun şeyler için harekete geçmen ve adım atman gerekir denemeden başarılı yada başarız olup olmayacağını bilemezsin her insanın söylediğine aldırış edersen fazla eleştirilirsin ve fazla eleştirilen kişilerde özgüven eksikliği ortaya çıkmakla birlikte doğruyu yanlışı ayırd edememe gibi durumlar saptanır değer verdiğin bilgisine ve zekasına güvendiğinden başka kimseyi takmayıp her yıldığın da daha güçlü bir şekilde ayağa kalkarak özgüven sorunu halledilebilir.
varsa simdiye kadar vardir bi miktar. eger yoklugu agir basiyorsa indan boyle sorular sorarak bu sikintidan kurtulmaya calisir. oldugu kadar ile idare etmeyi ve kendine guvenmemeyi ogrenir.
şunu yap bunu yap demek ile olacak bir şey değil. insandan insana değişiklik gösterir elbet. spor, ödül, kişisel gelişime gösterilen dirayet, bol seks, seyahat, sevmek sevilmek.
götünüze giren kazıklardan çıkarabildiğiniz derslerle veyahut yetiştirilmeye de bağlanabilir.
Koy verirsen, rüzgara kapılırsın. dik durursan, yön verirsin.
Her ne kadar bi zamanlar zihin gücümle özgüven kazandığımı zannetsemde meğer ego tatmininden başka bir şey değilmiş. gerçek özgüven seks ilişki ve okumakla kazanılır.
Dış görünümüne çeki düzen verip, (kilo vermek,stil sahibi olmak vs)mecnuncasına kitap,makale,köşe yazısı ele ne geçerse okumakla gayet tabi kazanılır.
Neyden kendini eksik hissedip komplekse giriliyorsa onun üzerine gidilmelidir.Örneğin utangaç bi yapıda mısınız?Durmayın,kalabalık ortamlara girin,sosyalleşin.
Milyarlarca spermin içinden birinci gelmişsiniz önemsiz ve değersiz olma ihtimaliniz var mı hiç?Sevin kendinizi.