özgürlüğün özgürlük heykeli ile olduğu sanılmayacaktır.
bir heykeldir nihayetinde istenilen anlamı olsun. taştan insan eliyle yapılmış bir sanattır. isteyen beğenir isteyen beğenmez.özgürlük heykeli güzel de neden o getirilse diye düşünülmektedir.
bizim özgürlük anlayışımız amerikan özentiliği mi? hayır.
tayyipciğim alırdı eline keskiyi, çekici çıkardı asansörle en tepesine kendi bıyıklarını yontmaya başlardı. Heykelin elindeki meşaleyi sökmek için vinci kullanırdı, sol eldeki kitap düşer yerine bütün okyanusu kaplayacak biçimde bir seçim afişi yaptırırdı, parasıyla değil mi ne de olsa, sat gemicikleri çömlekçi gibi şekil ver oldu sana seçim afişi işte. en tepedeki tacı da sökerdi yerine kocaman bir sıkmabaş gelirdi aa ama bir dakika nasıl olur tayyipciğim erkek sıkmabaş falan ne oluyor öyle, en iyisi kadın heykeli olsun. Böyle en tepeden okyanusa kadar kaydırak gibi bir türban, sonra böyle boynudur, bacaklarıdır, elleridir hiçbir tarafı görünmeyecek. Heykel bile olsa haram bunlar hiç olur mu öyle şey. Yani ben heykele bakıp tahrik olabilirim değil mi? namusum falan kirlenir, boşver boşver böyle iyi. (bkz: Neee özgürlük mü heykel mi onlar ne yahu)
Damacanaya ve vitrin mankenine de yapıldığını düşünürsek rahatlıkla söyleyebilirim ki tecavüze uğrardı. eteğinin altına bakmaya çalışanlarla arkasına geçip objektife sırıtanların facebook fotolarıyla dolardı sanal alem.
ilk bi başı örtülür sonra elindeki meşale alınır eline asa verilir islamın bekçisi olur ismi baktılar olmadı iyice sıçtılar yıkarlar bide üstüne tüy dikerler onla idare ederiz . . .
burger king, mcdonalds, sultanahmet köftecisi gibi mekanlar illa ki heykelin bir yerinde olurdu.
helikopter kiralama yöntemi ile kişi başı 20 lira* özgürlük heykeli gezisi düzenlenirdi.
heykelin bakımı için ihale açılır, en sonunda da israil'e satılırdı.