özelleştirme ile peşkeş arasındaki farkı anlayamayan maldan daha az maldır. seka, sek, sümerbank,şeker fabrikaları, et balık kurumu, sigara ve alkol gibi kurumlar özelleşmesi çağdaşlık gereğidir. devlet mal üretmek zorunda değildir.
ama köprüler, milli piyango, elektrik dağıtım, karayolları gibi para basan ve rekabet ortamının asla olmadığı kurumlar neden özelleştiliyor. bu mal hiç kendine sormuşmuşmudur acaba.
sen git milyonlarca abonesi olan ve yıllarca da olacak mükemmel karlı türk telekomu yabancılara özelleştir ve karının bile altında bir fiyata yani ben devlet olarak kar etmiyim sen gel ucuza al kar et bende sana devlet olarak para ödeyeyim mantığında yapılan özelleştirmelere de karşı çıkmamak için sadece mal olmak gerekir veya alan taraftan olmak.
daha bunun gibi tüpraş ve petkim gibi önemli birçok kamu şirketide dahildir ancak mal olan destekler bu zararları.
herhangi bir zamanda çıkabilecek kargaşadan; iç savaş, dış savaş, diğer ülkelerce türkiye'ye uygulanbilecek yaptırımlardan dolayı mağdur olabileceğini düşünen ve bilen maldır. **
mevcut iktidar anayasa çıkarma ve değiştirme gücünü, senelerdir tartışılan üniversitelerdeki türban sorunu gibi sorunları çözmek için değil, özelleştirmeyi legal hale getirmek için kullanmaktadır.başarmıştır da...atam özelleştirme ile ilgili hamlelerinde elimizdeki iş gücünü, insan gücünü de satacak şekilde hareket etmemiştir...cumhuriyet tarihinde şimdiye kadar dışarıya, ithalata bu kadar muhtaç olmadıysak bu şimdiki düzen ile alakalıdır...sadece fabrikaları satmakla kalmayıp iş gücünü de satanlar yüzünden bugün kendi yiyeceğimiz etimizi, içeceğimiz sütümüzü, karnımızı doyuracağımız ekmeğimizi, giyeceğimiz ayakkabımızı bulamayacak hale geldik...çiftçinin, işçinin vesairenin elini kolunu bağlayacak şekilde hareket etmenin özelleştirmenin, satılmanın sonucu bunlardır...
ne kadar anlatmaya çalışsan da anlamamakta direnen bir geri zekalıdır.
memur, memur çocuğu veya devletten beslenmeye alışmış itlerin yancısıdır.
sermaye sahipleri açısından bakıldığında ülkeyi yıllardan beridir sömüren yabancı sermaye yerli semayeye kıyasla daha insaflı ve insancıl bir şekilde en azından çalışanlarının hakkını yemiyor. sırf kanı aynı olduğu için "beni türk siksin" diyen bir geri zekalıdır. beyni 19.-20. yüzyıllarda kalmıştır ve bir adım ileri gitmeyi düşünemez. oyak, koç, doğan alınca iyi yabancılar alınca kötü diye propaganda yaparlar. oyak kendisini satarken sesleri bile çıkmamıştır.
devletin gsm fabrikası, şeker fabrikası, alkol fabrikasını vatan toprağı sanan gerici malın önde gidenidir. Şimdi ben bir gsm operatörü kuruyorum, veya başka bir x firması kuruyorum, aynı sektörde devlet de var. Şimdi ben nasıl rekabet edebilirim dostum, ben eşşek gibi çalışcam, pazar arayacam, sonra kazancımı vergi olarak rakibe ödeyeceğim, üstelik bütün kuralları da devlet koyacak. bunun adı düpedüz adaletsizliktir, bir futbol maçında hakemin taraf olmasından farksızdır. Ben nasıl rekabet edecem kocaman devlet, zarar etse ben vergilerimle finanse edeceğim. ben zarar etsem kepengi kapatıp gitcem. özelleştirmeye bu bakımdan düşünürsek bile karşı çıkan insan harbiden de malın önde gidenidir, hayatında 2 ciklet satmamış, piyasa nedir ticaret nedir bilmeyen, devletten maaş alarak yaşamış veya ilk fırsatta devlete kapağı atmaya çalışan vizyonsuz tiptir. böylelerini çin bile kabul etmez.
amerika gibi kapitalizmin başkentinde bile böyle kapitalizm uygulanmadığını bilen maldır.sıkıyorsa abd de aç bakalım aynı ünvan aynı ortak aynı şirketle 2000. ci bim mağazasını bak bakalım kapitalizmi orda nasıl işletiyorlar.
kapitalizm ve liberalizm' i sadece türkiyede gördüğü kadarıyla değil global ekononomi tarihinden bilen tanıyan ve ülkesinde yapılan şeyin adının özelleştirme olmadığını bilen ve buna karşı çıkan kişidir. Mallığı özelleştirmeyi bilmeden savunan sözde yurdum aydınından daha fazla saygıya layıktır. ~~ tabi illa ki maldır diyene
kapitalizme karşı olma ile arasında hiç bir ilişki olmayan gerici ekonomi-politika. şayet, özelleştirmeye karşı çıkmak demek özel kapitalizme karşı devlet kapitalizmini savunmaya çalışmaktır. sosyalizm ise tüm ulusal ya da bölgesel ölçekte üretimin toplumsallaştırılması anlamına gelir.
devletin zarar eden kurumları özelleştirerek kar sağlamayı amaçladığı girişimleri yanlış değerlendiren insandır.
özelleştirmeleri ülkeyi satmak olarak değerlendirmek yanlıştır. herhangi bir kurumun özelleşmiş olması devletin tamamen ordan elini çekmesi anlamına gelmez.